CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, Mesleki Eğitim Merkezleri'nin (MESEM) İzmir'de hızla yaygınlaştırılmasına tepki gösterdi. Mesleki eğitimin önemini vurgulayan Kılıç, bu uygulamanın çocuk emeğini ucuz iş gücü olarak sermayeye sunmanın aracı haline geldiğini belirtti. Kılıç, "Bu, eğitim değil; çocuk emeğinin kurumsallaşmasıdır" dedi.
"Zorunlu eğitim kırılıyor, çocuklar sistem dışına itiliyor"
CHP'li Kılıç, son günlerde iktidar çevresinde tartışmaya açılan "2 yıl zorunlu + 2 yıl isteğe bağlı lise modeli"nin, çocuk işçiliğini meşrulaştırma adımı olduğunu savundu. Aynı anda MESEM'lerin yaygınlaştırılmasının tesadüf olmadığını ifade eden Kılıç, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu modelle, özellikle yoksul ailelerin çocukları eğitim sisteminin dışına itilecek ve kayıtlı ama korumasız işçilere dönüşecektir. Zorunlu eğitimin tartışıldığı bir ortamda MESEM'lerin artırılması açıkça istihdam mühendisliğidir."
"İzmir'e özel dönüşüm dayatması var"
Kılıç, İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün 8 yeni MESEM daha açarak sayılarını 25'e çıkarmayı planladığını, Konak'taki Mersinli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin MESEM'e dönüştürüldüğünü hatırlattı. Bu adımları "bilinçli bir dönüşüm planı" olarak niteleyen Kılıç şöyle konuştu:
"Geçtiğimiz yıl ÇEDES projesi kapsamında pilot il seçilen İzmir, şimdi de MESEM modeliyle ideolojik ve ekonomik dönüşüme zorlanıyor. Bilimsel, laik ve çağdaş eğitimin kalesi olan bu şehir, sistemli bir şekilde dönüştürülüyor."
"Çocuklar korumasız, eğitim hakları tehlikede"
MESEM'lerde çocukların ağır koşullarda, iş güvencesi olmaksızın çalıştırıldığını vurgulayan Kılıç, geçmişte iş cinayetlerinde yaşamını yitiren çocukları hatırlattı:
"Mehmet Dallı, Necip Fazıl Çırak, Arda Silahlı, Utku Okan Saylan, Turhan Karabulut, Abdurrahman Özkul gibi birçok çocuğumuz, denetimsizlik nedeniyle hayatını kaybetti. Bu çocuklara ne gerçek bir meslek kazandırılıyor ne de güvenli bir ortam sağlanıyor. Bu doğrudan emeğin sömürüsüdür."
Kılıç, çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
1. Gerçek mesleki eğitim, devlet güvencesi altında ve çocuk haklarına uygun şekilde düzenlenmelidir.
2. MESEM'ler, çocukların fiziksel ve psikolojik gelişimini gözeten bağımsız denetim mekanizmalarına tabi olmalıdır.
3. Stajyer çocuklar, asla ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılamaz. Koruyucu ekipman ve iş güvenliği zorunlu olmalıdır.
4. Çocukların eğitime devamı garanti altına alınmalı; işten ayrılan öğrenci eğitim hakkını kaybetmemelidir.
5. Tüm bu uygulamalar, Anayasa'nın laik ve bilimsel eğitim ilkesine uygun olarak planlanmalıdır.