İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği (İZSİAD) Başkanı Hüseyin Cengiz, İzTV’de Nil Kahramanoğlu ile Gündem Özel programına konuk oldu. Cengiz, Türkiye ve İzmir ekonomisine dair değerlendirmelerde bulundu.

Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla başlayan sürecin olumsuz etkilerinden bahseden Cengiz, “2024 yılı ekonomik anlamda çok da iyi geçen bir yıl değildi. İş dünyasının umudu 2025’in daha iyi olacağı yönündeydi. Ancak yaşadığımız ilk 4 ay gösteriyor ki bu ilk 4 aydan daha da kötü 18 ay bizi bekliyor. Daha önce dünyada kriz olduğu zamanlarda Türkiye’de daha stabil bir hayat varken, bizler için bu krizleri aşmak daha kolaydı. Yaşanan olumsuzluklardan ve dünya genelindeki kaotik durumlardan Türkiye daha fazla etkilenmeye başladı. Amerika’nın başına, ne yaptığı belli olmayan bir başkan geldi. Bütün dünyada ekonomik sıkışmalar devam ediyor ve Türkiye’de de şimdi hem siyasi anlamda hem de ekonomik anlamda yaşanan problemler bunu tetiklemeye devam ediyor. Her şeye rağmen yılın son çeyreğinde, ekonominin tekrar toparlanmasını ümit ediyoruz. Ancak şu anda bulunduğumuz süreç içerisinde bahsettiğimiz 50 milyar dolarlık bir rakamın kullanıldığı, Merkez Bankası tarafından da kabul ediliyor. Parayı biriktirmek için çok uğraştık. Mehmet Şimşek’in sıkılaştırılmış para politikalarından kaynaklı, belki kenara konulan kötü gün parasıydı ama kötü gün bugün olmamalıydı. Bu paranın daha doğru yerlerde kullanılması gerektiğini düşünüyorum ama maalesef bu para harcandı. Şimdi ne yapılabilir? Daha demokratik bir ortamda herkesin kendini daha güvende hissettiği bir alan yaratılıp yabancı yatırımcının ürkmeden Türkiye’ye gelebileceği bir iklim yaratılabilirse eğer, bu ülke nice 50 milyar dolarlar kazanır” diye konuştu.

İstenilen sonuçlar alınamıyor

Mehmet Şimşek’in ekonomi politikasını değerlendiren Cengiz, “Program, bizim de desteklediğimiz bir yerden başlamıştı. Daha fazla kazanandan daha fazla vergi alınmasını doğru buluyoruz. Devlet kaynaklarının tasarruflu kullanılmasıyla beraber bu kaynaklar yaratılırken de emekçilerden, küçük esnaftan bunun çıkarılması gerektiğini destekliyoruz. Kayıt dışı ekonominin kayıt içine alınarak çok büyük tasarruf sağlanabileceğini defalarca ifade etmiştik, hâlâ umudu korumaya devam ediyoruz. Şu anda geldiğimiz noktada istenilen sonuçlar alınamıyor. Mehmet Bey’in uygulamaya çalıştığı sıkılaştırma politikalarının, mali politikalar ve sosyal politikalarla desteklenmesi gerekiyor. Toplumsal vergi adaletinin sağlanması, bir sosyal politikadır. Programın eksik yönü tam da bu. Kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması şart. Toplumsal adalet, az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınarak sağlanır” dedi.

İki ana sorun var

İhracatçı ve sanayicilerin iki ana sıkıntısının olduğunu dile getiren Cengiz, “İhracatçıların en büyük derdi, kur problemi. Kurun bu seviyelerde olması maalesef ihracatçıya ciddi bir darbe vurmuş durumda. Önerimiz, katma değerli üretim. Devletin bu konuda mutlaka üreticinin ve sanayicinin yanında olması gerekiyor. İkinci ana sıkıntılardan bir tanesi de finansmana erişim ve finansman maliyeti. Türkiye’de kredi faizleri yüzde 60’larda. Şu anda kredi faizleri dururken reel sektörde hiçbir firmanın imkânı yüzde 60 değilken finansman sağlayıp hayatını devam ettirebilmesi mümkün değil. Bu anlamda üretene, ihracat yapana, sanayiciye bu olanakların da sağlanması lazım. Bir yanda finansman erişim, bir yandan da daha düşük finansman maliyetleriyle üreticilerin desteklenmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

İzmir konuşulacak

İZSİAD’ın çalışmalarına da değinen Cengiz şunları söyledi: “8 Mayıs’ta Yaşar Üniversitesi ile ortak Uluslararası İşletme Kongresi yapıyoruz. Hem İzmir'in hem de ülkenin ekonomisini konuşacağız. Sanayinin sahadaki bilgisiyle, üniversitelerin akademik bilgisini buluşturmayı hedefliyoruz. 2 Haziran'da da SPK başkanıyla ve TÜRKONFED arasında finansal okur yazarlık ve halka arzla ilgili bir protokol imzalanacak.”

1954 yılından bu yana faaliyet gösteriyordu: Konkordato ilan etti 1954 yılından bu yana faaliyet gösteriyordu: Konkordato ilan etti

İzmir'in ufku açık

İzmir’in hak ettiğini alamadığını ve yüksek bir potansiyele sahip olduğunu da vurgulayan Cengiz, “Şu anda bulunduğumuz jeopolitik duruma bakınca İzmir aslında çok rahat kullanılabilecek bir liman şehri. Bir yanıyla insan kaynağı anlamında da hem yüzünü batıya dönmüş hem ufku açık; pırıl, pırıl gençlerimiz var. İnsan kaynağı sorunu yok. İzmir hak ettiği yere gelebilir. Merkezi iktidarla yerel yönetim arasında çok uzun yıllardır bir görüş ve yaklaşım ayrılığı var, bunu sağlaması lazım. Hem merkezi iktidara hem de yerel yöneticilerimize düşüyor. İş dünyası olarak her zaman hazırız” açıklamasında bulundu.

Muhabir: NİL KAHRAMANOĞLU