Narlıdere Demokrasi Platformu, Balçova ve Narlıdere bölgesindeki sağlık kuruluşlarında sağlık emekçilerine çiçek dağıttı ve bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada sağlıkçılara yönelik şiddete tepki gösterilirken, "Biliyoruz ki mevcut sağlık sisteminde herkes mutsuz, ama en çok da sağlık emekçileri mutsuz. Her gün çok sayıda sağlık çalışanı sözlü ya da fiziksel olarak şiddete maruz kalıyor. Hastaneler artık sağlıkla değil şiddetle anılır hale geldi" denildi. Platform etkinliğine SES ve Eğitim Sen iş yeri temsilcileri de katıldı.

Açıklamayı Narlıdere Demokrasi Platformu Sözcüsü, Eğitim Sen İzmir 6 No'lu Şube Başkanı Bülent Karakaş yaptı.

‘HASTANELER SAĞLIKLA DEĞİL, ŞİDDETLE ANILIR HALE GELDİ’

Karakaş, “Bugün Narlıdere Demokrasi Platformu olarak sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yönelik şiddeti kınamak ve kendileriyle dayanışmak için buradayız. Biliyoruz ki mevcut sağlık sisteminde herkes mutsuz, ama en çok da sağlık emekçileri mutsuz. Her gün çok sayıda sağlık çalışanı sözlü ya da fiziksel olarak şiddete maruz kalıyor. Hastaneler artık sağlıkla değil şiddetle anılır hale geldi. Fiziki imkânlardan yoksun hastanelerde nice sağlık emekçisi şiddet sonucu yaşamını yitirdi. Yine pandemi sürecinde yüzlerce sağlık emekçisi alınmayan önlemler sonucu hayatını kaybetti” dedi.

‘BAKANLIK YETERİNCE ÖNLEM ALMIYOR’

Karakaş, “Bir yandan iş yükü diğer yandan hasta yakınlarının tekmeli saldırısına uğrayan gebe hemşire, kafasında mermer blok kırılan hekim, boğazı kesilmeye çalışılan sağlık emekçisi, her gün her dakika elinde bıçakla, tabancayla sağlık emekçilerini canlarıyla tehdit eden yeni bir hasta yakını. Saldırganlar karakolun ön kapısından girip arka kapısından çıkıyor. Şikâyetçi olan sağlık çalışanı, ‘Şikâyetçi olduğum için yeniden saldırıya uğrar mıyım?’ endişesiyle baş başa kalıyor. Hal böyleyken Sağlık Bakanlığı yeterli önlemleri maalesef almıyor. Bütün bu olan biteni akılla, vicdanla, insanlıkla izah edebilmek mümkün değildir” diye konuştu.

‘HER GÜN EN AZ 3 KADIN KATLEDİLİYOR’

Açıklamada, İstanbul’da bir Aile Sağlığı Merkezi’nde çalışan hemşire Ömür Erez’in silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetmesine de değinilirken, “Bu ülke sağlık emekçilerini korumadığı gibi kadınları da korumuyor! Kadınlar her gün tanıdığı ve hatta tanımadığı erkekler tarafından şiddete maruz kalıyor ve öldürülüyorlar. Gerekli mercilere başvurduklarında, hayatları için koruma istediklerinde bile yalnız bırakılıyor. Kadınların can güvenliğinin olmadığı bir atmosferde iktidar; kadına yönelik şiddeti önlemek ve kadın kazanımlarını geliştirmek yerine, bu şiddet politikalarının sürdürücüsü olmaya devam ediyor. Cezasızlık politikasından cesaret alan erkekler her gün en az 3 kadını katlediyor. Evet Ömür Erez yalnızca bir erkek tarafından katledilmedi. Ömür Erez İstanbul Sözleşmesi’ni feshedenler tarafından, her gün ekranlarda cinsiyet eşitsizliğini savunan siyasetçiler tarafından katledildi. Sağlıkta şiddet, genel şiddet ikliminden, siyasetçilerin şiddet üreten politikalarından da ayrı düşünülemez. Bu ülkeyi yönetenler kadınları ve sağlık emekçilerini korumuyor! Bu ülkeyi yönetenler Sağlık sistemini içinden çıkılmaz hale getirip sağlık emekçilerini toplumun önüne bir suçlu gibi atıyor! Sağlık emekçilerine yönelik şiddet cezasız kaldıkça bir hak arama eylemine dönüşüyor! Sağlıkta şiddet, genel şiddet ikliminden, siyasetçilerin şiddet üreten politikalarından da ayrı düşünülemez” denildi.

‘ÇALIŞIRKEN ÖLMEK İSTEMİYORUZ’

Karakaş basın açıklamasını, “Bizler ne kadına yönelik her türlü şiddete karşı İstanbul Sözleşmesi’nden ne de sağlıktaki şiddete karşı etkin mücadeleden asla geri adım atmayacağımızı buradan bir kez daha haykırıyoruz.  Narlıdere Demokrasi Platformu bileşenleri olarak sağlık kurumlarında şiddeti önleyecek fiziksel değişikliklerin yapılmasını, güvenli iş yerleri oluşturulmasını talep ediyoruz. Çalışırken ölmek istemiyoruz, yaşamak, yaşatmak istiyoruz diyen sağlık emekçilerinin yanındayız” diyerek sonlandırdı.

Editör: Haber Merkezi