19-25 Mayıs tarihleri arasında Buca Belediyesi tarafından Hasanağa Parkı’nda düzenlenen 1. Buca Kitap Günleri kapsamında onlarca yazar, okurları ve sevenleriyle buluştmaya devam ediyor. Bugünkü önemli konuklar arasında ‘Sırlarım İpte Asılı Kaldı Balım’ isimli kitabın editörü Kübra Yeter oldu. Editör Yeter, söyleşide kendisini dinlemeye gelenlerin sorularını cevapladı. Yeter, gelen soruları üzerine 68 kuşağının bu dönemlere nasıl bir etki ettiğine değindi. O dönemin gençlerinin bu derecede derin duyguları bilip konuşamamanın nasıl bir etki yarattığının farkında olduklarını bildiğine değinen Kübra Yeter, “Aslında o dönemlere baktığımızda bu duyguları biliyorlar. Konuşamamanın ne demek olduğunu, bir aşk yaşadığında baskılı bir karakter varsa karşısında kendin olma mücadelesinin nasıl olduğunu biliyorlar. Bu yüzden de erkeklerin daha çok kitap okuması gerektiğini düşünüyorum, birazcık içselleştirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Hem bugünkü kadın mücadelesini anlamak için hem de kadını anlamak için de okumalarını istiyorum. En ufak bir şeyin neden bu kadar zor olduğunu düşünmelerini bilmelerini istiyorum” dedi.

Yola çıkacaklar dikkat: Bayraklı Tüneli’nde trafik kazası
Yola çıkacaklar dikkat: Bayraklı Tüneli’nde trafik kazası
İçeriği Görüntüle

Deniz Gezmiş’in köşkü doktordan alınıyor

Kübra Yeter, Deniz Gezmiş’e ait köşkün bugünkü Oyuncak Müzesi olduğuna değindi. Bu köşk bir doktordan Sunay Akınlar tarafından satın alındığına değinen Yeter, “Kitapta olmayan ve arkadaşlarının da teyit ettiği, kimsenin bilmediği bir kişinin bildiği anılar, sırlar ve tarihi mekanlar da var. Aygün Hanım’ın (Kevrina) teyzesinin yaşadığı bir köşk var. Cavit Bey, röportajlar sırasında Deniz Gezmiş’in gittiği köşkü görmek istediğini söylüyor. İstanbul’da kentsel dönüşüm almış başını gittiği için, onu da görmek istiyor ve köşkü soruyor. Aygün Hanım ise, ‘duruyor’ hatta şu anda oyuncak müzesi olarak kullanılıyor’ diyor. Biz ise o müzeye gidip Sunay Akın ile görüşüyoruz. O da okudu kitabı ve kitapta yer alan köşke ait tüm detaylar ise doğrulanıyor. Kitapta da göreceksiniz. Köşkte yaşayan doktordan bahsediliyor. O zamanki köşkün sahibi o doktordu. Sunay Akınlar’ın da köşkü aldıkları dönemde o doktor vardı. Köşkü doktordan alıyorlar” ifadelerini ekledi.

Kitaptaki o fotoğraf

Yeter, kitapta Deniz Gezmiş’in ismini gizlediği aşkı Aygün Kevrina ve arkadaşlarıyla olan bir fotoğrafı göstererek “Şöyle de bir şey var. Bunu biz bilmiyoruz, bunu devlet biliyor. Deniz Gezmiş biliyor, Aygün Kevrina biliyor, anne ve teyze biliyor. Ama sonrasında ise çıkan yazılarda ise yurt dışında ismini vermek istemeyen Deniz Gezmiş’in de bir yoldaşı, ‘Aygün’ü tanıyorduk, biliyoruz’ dediği de oldu. Hamdi Gezmiş’in de bir söyleşisinde ‘Abimin ismini bilmediğimiz bir kız arkadaşı vardı’ dediği de oldu. Bunun gibi örtüşen şeyler var. Aygün Kevrina ve arkadaşlarının birlikte çekildiği fotoğrafı var. Bu fotoğraf Kayseri Pınarbaşı’nda çekildi. Fotoğraftakiler Bahattin Yücel, Vedat Gültekin, Mehmet Çalıkoğlu, Rasime Havva, Aygün Kevrina diye gidiyor. Bahattin Yücel’i bilirsiniz, eski Kültür Bakanıydı sanırım. Deniz Gezmiş ile arkadaş olduğunu ama Aygün Kevrina’yı hatırlamadığını söylemişti. Fakat Aygün Kevrina ile aslında ile dostuymuş. Bence hatırlıyor. Bu konuda birçok doğrulama var” dedi.

Gezmiş’in ismini gizlediği sevgilisi

“Şöyle bir anıyı da anlatayım. Bu kitapta yok” diyen kitabın editörü Kübra Yeter, Deniz Gezmiş’in ismini gizlediği sevgilisini anlattı. Gezmiş’le aynı koğuşta yatan arkadaşının bu ismi bildiğini ama Deniz Gezmiş’in bu ismi gizleyip sık sık bir şarkı sözünü söylediğine değinerek “Deniz Gemiş’le ilgili yazılmışlara bakarken belki başka şeyler karşıma çıkar diye düşündüm. Orada Deniz Gezmiş ile aynı cezaevinde kalan bir arkadaşı diyor ki, ‘Deniz Gezmiş’in bir kız arkadaşı vardı, onun ismini ise farklı söylüyordu, gizliyordu. Ve Gezmiş, şu şarkıyı söylüyordu ‘Ben seni unutmak için sevmedim’ diye. Cezaevinde sürekli bu şarkıyı söylüyordu. O da benim aklımda kaldı. Aygün hanımı ziyarete gittiğimizde, kitapta birbirlerine Türkü söyledikleri anekdotlar var. Dedim ki ‘sizin birbirinize söylediğiniz şarkı neydi?’ diye sordum. O da hemen ‘Ben seni unutmak için sevmediğim’i söyleyince o benim için çok etkileyici bir andı. Demek ki Aygün Kevrina’ymış gibi birçok benzeşmeler oldu” ifadesini ekledi.

Muhabir: TURGAY KILIÇ