İZMİR HABERLERİ

Defalarca dava açıldı: TOKİ’nin İzmir projesinde yeni gelişme

İzmir’de tartışmalı konular arasında yer alan Karabağlar Uzundere TOKİ Konutları projesiyle ilgili yeni bir gelişme yaşandı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin defalarca karşı çıktığı ve mahkemelik olan projeye Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ÇED süreci başlattı.

Abone Ol

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Karabağlar Belediyesi’nin karşı çıktığı, kamusal kullanım için ayrılması gerektiği gerekçesiyle dava açtığı TOKİ’nin Karabağlar Uzundere Mahallesi’ndeki projesiyle ilgili flaş bir karar çıktı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başlattı. Projenin maliyetinin 2 milyar 182 milyon 660 bin TL olduğu belirtildi.

İki etaplı proje

Projenin tanıtım raporunda şu ifadeler kullanıldı:
“İzmir İli Karabağlar İlçesi Uzundere Mahallesi 786 Adet Konut (+6 Kd), 2 Adet Ticaret Merkezi (10 Adet Dükkan) İnşaatı ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi”, Uzundere Mahallesi sınırları içerisinde yer almakta olup, 1. etap 2 poligondan oluşmaktadır. Bu kapsamda; Poligon: Uzundere Mahallesi sınırları içerisinde toplamda 122.114,96 m² ÇED (ihale) alanı, Poligon: Uzundere Mahallesi sınırları içerisinde toplamda 20.736,46 m² ÇED (ihale) alanı olarak belirlenmiştir.

“Dış kurumlara görüş sorulmaması ve ivedilikle tamamlansın”

Bakanlık tarafından alınan karar doğrultusunda, projenin ivedilikle tamamlanması adına dış kurumlara görüş sorulmadan nihai kararın verildiği, proje için hazırlanan raporda yer aldı. Konuyla ilgili şu ifadeler kullanıldı:
“Proje alanının mücavir alan sınırları içerisinde ve imarlı alanlarda olması durumunda, süreçlerde herhangi bir aksatmaya mahal vermeyecek şekilde Yönetmeliğin 16/3-a maddesinde yer alan;
(3) Formata uygun hazırlandığı tespit edilen ve ÇED inceleme ve değerlendirme süreci başlatılan projelerde;

a) Kurum/kuruluş görüşü alınmasına ve toplantı düzenlenmesine gerek duyulmaması, hazırlanan dosyanın yeterli bulunması ve benzeri durumlarda, Bakanlık tarafından 15 iş günü içinde ÇED inceleme ve değerlendirme süreci tamamlanarak karar aşamasına geçilir. hükmü çerçevesinde, dış kurumlara görüş sorulmaması ve ÇED süreçlerinin ivedilikle tamamlanarak nihai kararın alınması hususu belirtilmiştir.”

Bakanlık plan yaptı, yerel yönetimler defalarca dava açtı

Mahkemenin planlarına yürütmeyi durdurma kararı verdiği 90 hektarlık alanın yaklaşık 80 hektarlık kısmı İzmir Demokrasi Üniversitesi’ne tahsisliydi. Ancak bir süre sonra, üniversite kampüsü olarak gözüken 80 hektarın 42 hektarlık kısmına TOKİ tarafından toplu konut yapılması gündeme geldi. Üniversite kampüsü için sadece 38 hektar ayrıldı. Bunun üzerine Karabağlar Belediyesi tarafından süreç mahkemeye taşınmıştı. İzmir 1. İdare Mahkemesi, üniversite dışındaki konut ve diğer kullanım alanlarıyla ilgili yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bunun üzerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı defalarca alan için plan yapmış; yerel yönetimlerin itirazları sonrası mahkeme tarafından planlar iptal edilmişti.

Yeniden ihaleye çıkıldı

AKP İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, geçtiğimiz dönemde ihaleye çıkan fakat Karabağlar Belediyesi’nin itirazıyla iptal edilen ihalenin yeniden açıldığını açıkladı. Kaya, ihaleye Karabağlar Belediye Başkanı Helil İnan Kınay’ın itiraz ettiğini fakat itirazın reddedildiğini ifade etti.

İzmir Büyükşehir Belediyesi karşı çıktı

Raporda, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin proje ile ilgili görüşleri de yer aldı. Raporda şu ifadeler dikkat çekti:
“İzmir 1/25.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı kararlarında; Merkez Kent içinde kalan yerleşmelerin 2011 yılında yapılan genel nüfus sayımı sonuçlarına göre toplam nüfus büyüklüğü 2.766.931 kişi olup, 2030 hedef yılı için ise 3.531.640 kişi olacağı öngörülmüştür. Bu nedenle, 1/100.000 ölçekli ve 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı kararlarına aykırı olarak yoğunluk artışı getirecek plan değişikliği tekliflerinin, yürürlükte bulunan üst ölçekli plan kararları ve imar mevzuatına uygun olmadığı; bu doğrultuda, yürürlükteki 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarında belirlenen “Belediye Hizmet Alanı” ve “Mezarlık Alanı” kullanım kararlarının korunması, dışında kalan diğer alanların ise kamusal kullanımlara ayrılması gerektiği değerlendirilmektedir.”