Önümüzdeki günlerde gerçekleştirilecek ilçe kongresine dair konuşan CHP’li Kaya, “Örgütümüzün büyük bir teveccühü var. İkinci bir aday var ama 419 delegeden 400’e yakınının tekrardan aday olmam konusunda ciddi bir talebi var. Bizde aday olunmaz, aday yapılır. Yargı sopasının gölgesinde kimin başkan olduğunun önemi yoktur. Bizim için önemli olan tek şey CHP’nin iktidar olmasıdır” dedi.
CHP Buca İlçe Başkanı Çağdaş Kaya, İz Televizyonu’na konuştu. Türkiye ve İzmir gündemine dair değerlendirmelerde bulunan Kaya, kongre süreçlerine ve partisine yönelik operasyonlara yönelik, “Ne kayyumlarla ne de yargı sopalarıyla bizi yıldıramazlar. CHP’nin iktidar yürüyüşü büyük adımlarla devam ediyor” dedi.
İstanbul İl Kongresi’nin iptali ve yönetimin tedbiren görevden alınıp kayyum atanması konusunda değerlendirmelerde bulunan Kaya, şunları söyledi:
“CHP siyasi bir abluka altında. Seçim sonuçları açıklandıktan sonra gücünü, rantını kaybedeceğini anlayan iktidar, CHP’nin içini karıştırarak baskın bir seçinle yeniden iktidar olmak istiyor aslında. İstanbul İl Kongresi’nin iptali tamamen siyasi bir operasyondur. İktidar, CHP’nin bu yükselişine dur demek için adımlar atıyor. 15 Eylül’de Kurultay Davası var, 19 Eylül’de Kooperatif davası var. İnanılmaz bir abluka altındayız. Belediyelerimiz hem yargı sopası hem de ekonomik darbeyle karşı karşıya. CHP, 100 yıllık bir çınardır. Bu çınar elbet yine ayağa kalkacaktır. Halkın bu çığlığına ses verecektir. Yine yılmayacaktır. Bu sürece omuz omuza devam ettireceğiz. Gürsel Tekin, evet partiye emek vermiştir ama bizim partinin geleneklerinde kongre olur, kurultay olur. Burada delegelerimiz yarışan arkadaşlardan birine oy verir. Biri kazanır, biri kaybeder. Parti içi yarışın sadece bir bayrak yarışı olduğunu herkes bilir. Kim kazanmışsa, bu bayrağı kim devralmışsa oy versin ya da vermesin önemli değil, başkan olanın arkasında kenetlenir. O yüzdendir ki kayyumlara karşıyız. O yüzdendir ki AKP’nin yargısının belirlediği bir kayyumla atanmaya karşıyız. Onun için bizim İstanbul İl Başkanımız Özgür Çelik’tir. Bizi vurmaya çalışan AKP yargısına alet olununca içimiz kan ağlıyor. Genel Başkanımızın dediği gibi bu kararı kabul etmiyoruz. CHP’nin örgütleri, yol arkadaşlarıyla asla böyle bir ayrıma girmemeli, bunu kabul etmemeli. ‘Ben kabul etmezsem AKP’nin yargısı birini atayacak’ diyorlar. Bırakın atasınlar. Biz de hep birlikte omuz omuza direnişimizi gösterelim. AKP’nin yargısıyla bizi dizayn etmeye çalışanlara inat birbirimize omuz verelim.”
"Bizi yıldıramazlar"
Kayyum siyasetinin normalleştirilmesinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Kaya, “Tüm kongre ve kurultayları YSK yapıyor. İşin özüne gelecek olursak, seçimsizliğe, seçimlerin meşruiyetinin ortadan kaldırılmasına doğru gidiyor. Halk nezdinde, ‘Seçim yapılsa da bir şey değişmiyor’ ruhunu işletmek istiyorlar. Bunun temeli de, CHP’nin yüzde 35’e dayanmış anket sonuçlarıdır. Bu yüzden de bu konuda Türkiye’de tek engel var. Parti içi kayyumlarla, darbelerle CHP’nin başarısını geri planda bırakıp, engeli ortadan kaldırmak istiyorlar. Seçilmişlerin güvencesi Türk milletidir. İnanıyorum ki bu halkın feraseti, vicdanı bunu kabul etmeyecektir. Halk da biliyor ki CHP iktidara yürüyor. Seçimden hemen sonra partimizi yargı sopasıyla dizayn etmeye çalıştılar. Biz bu konuda hazırlıyız. Örgütümüz dirençlidir, mücadeleyi sever. Halkı için bu davaya sahip çıkar. Ne kayyumlarla ne de yargı sopalarıyla bizi yıldıramazlar. CHP’nin iktidar yürüyüşü büyük adımlarla devam ediyor” diye konuştu.
"Teslim etmeyeceğiz "
15 Eylül’deki Kurultay Davası’na parti olarak hazır olduklarını dile getiren Kaya, “Eylül ayı bizim için çok kıymetli bir ay. Partimizin kuruluş ayı. 9 Eylül’de partimizin kuruluşunu kutlayacağız. 15 Eylül’de de çıkacak herhangi bir sonuca da hazırlıklıyız. CHP’yi teslim alamazlar. CHP’li yol arkadaşlarımızla, tüm üyelerimizle Genel Merkezi’mizde olacağız. CHP’yi, son kaleyi asla teslim etmeyeceğiz” dedi.
"Yanında olacağız"
19 Eylül’de İzmir’deki Kooperatif Davası’na da örgüt olarak en güçlü desteği vereceklerini ifade eden Kaya, “İl Başkanımız 1 Temmuz’da gözaltına alındığı günden bu yana il başkan vekilimizle iletişim halindeyiz. ‘İl Başkanımız dışarıda olsaydı ne yapardı? Hangi eylemleri ortaya koyardı?’ diye sorup ona göre çalışıyoruz. Başkanlık koltuğunda oturuyormuş gibi çalışıyoruz, yoldaşlık ediyoruz. İl başkanımızın masum olduğunu biliyoruz. Daha önce yargılayıp suçsuz olduğu kanıtlanmış birinin tutuklu yargılanması kadar kötü bir şey yok. İl başkanımızın 19 Eylül için çağrısına hazırlık yapıyoruz. Buca İlçe Örgütü olarak, en kapsamlı, katılımcı, dirençli örgüt olarak il başkanımızın yanında olacağız” diye konuştu.
"Çok zor bir süreç"
“Aslanoğlu’na yeteri kadar sahip çıkıldı mı?” sorusuna da yanıt veren Kaya, “Tabii ki. Yargılanma süreci başladığından beri Genel Başkanımız 3 kez cezaevinde ziyaret etti. İl başkanlarımız geliyor. Adliyede, yargılanma sürecinde birçok yöneticimiz, başkanımız geldi. Basın açıklamaları da yapıldı. İnanılmaz bir süreçten geçiyoruz. Silivri’de başkanlarımız var, Afyon’da, İzmir’de başkanlarımız tutsak. Genel Başkanımız il il mitingler yapıyor. Aslında çok zor bir süreç. Büyük bir mücadele veriliyor. Bu sürecin sonunda da inanıyorum ki 19 Eylül’de arkadaşlarımızın tutsaklıkları son bulacak. Yargılanacaksalar bile dışarıda yargılanmalarını istiyoruz. İnanıyoruz ki ilk mahkemede tüm tutuklularımız dışarı çıkacaktır. Biz de 19 Eylül’deki mahkemeye, il başkanımızın içeriden yaptığı çağrıya en güçlü karşılığı vereceğiz. Her günümüz içerideki arkadaşlarımızı düşünerek, hissederek geçiyor. Belki birbirimizi görmüyoruz ama biz büyük bir ailenin, davanın yol arkadaşlarıyız. Tüm örgütlerimizle 19 Eylül’de mahkeme salonunun önünde olacağız” açıklamasında bulundu.
"Örgüt teveccüh ediyor"
‘Buca’daki kongre sürecine dair açıklamalarda bulunan Kaya, şöyle konuştu:
“Takvim açıklanır açıklanmaz çalışmalarımıza başlamıştık. Örgütten sağduyu ve bu kötü süreci birlikte atlatmamız gerektiğine yönünde telkinler aldık. Biz de aynı minvalde yaptığımız açıklamalarla barış ve dostluk havasında bir kongre geçiriyoruz. Tarihine bir anekdot olarak kalacaktı. 47 mahallemizin 26’sında tek liste, 21’inde de çift liste yarıştı. İnanın bu 21’in neredeyse 15’i tek listeymiş gibiydi. Diğerleri de seçim sonuçlarını açıklandığında beraber fotoğraf çekip başarıyı kutladı. Sağ olsun Buca örgütü bize teveccühte de bulunuyor. Süreci beraber yönetmemiz gerektiği söylüyorlar. İnsanlar kapısının önüne faşizmin geldiğini görüyorlar. O yüzden yol arkadaşlarımız birlik ve beraberlik içinde kenetlenmiş olarak kongre sürecini yürütüyor. 13 Eylül Cumartesi günü 12.00’de de İzmir’e ve Türkiye’ye örnek bir ilçe kongresi yapacağız. Örgütten gelen talep de bu. Başka bir arkadaşımız da adaylık yarışında. İletişim halinde bir süreç yürütüyoruz. Yarının ne olacağını bilmediğimiz bir ortamdayız. Bize düşen görev ayrışmak değil, birbirimize yoldaşlık etmektir. Birbirimizin eksiklerini görmek değil, onları tamamlamaktır. Bugün her CHP’liye ihtiyacımız var. CHP’nin yerel seçimlerdeki birinci olma halini ilk genel seçimde iktidarıyla taçlandırmalıdır.”
"Önce ilçe kongresi"
İl başkanlığına aday olacağına dair iddiaları da yanıtlayan Kaya, “CHP’nin gençlik kollarında, partinin okulunda büyümüz biriyim. Örgütlü olmayı öğrendim, ne kadar büyük bir ailenin ferdi olduğumu öğrendim. En genç ilçe başkanlarından biriydim. Bu parti, örgüt bana güvendi. İzmir’in en büyük ilçesinde, ilçe başkanlığı gibi onurlu bir görevi bana verdi. Ben de örgütümün yüzünü hiç yere düşürmeden bu bayrağı taşımaya devam ettim. Hiçbir zaman yılmadım, kenara çekilmedim, küsmedim. Mücadelenin hep bir tarafı oldum. Bugün il başkanımız tutsak. Böyle bir süreçte il başkanlığı seçimini konuşmak bize yakışmaz. Önümüzde önce ilçe kongresi var. Örgütümüzün büyük bir teveccühü var. İkinci bir aday var ama 400’e yakın delegenin tekrardan aday olmam konusunda ciddi bir talebi var. Bizde aday olunmaz, aday yapılır. Örgütümüz verdiği görev neyse o yapılır. İlçe başkanlığıysa ilçe başkanlığı yapılır. Teslim et derslerse teslim eder sokak sokak çalışırız. Yargı sopasının gölgesinde kimin başkan olduğunun önemi yoktur. Bizim için önemli olan tek şey CHP’nin iktidar olmasıdır” açıklamasında bulundu.
"Halka inmekten başka çare yok"
CHP’nin yaptığı mitinglerin sıradanlaştığı eleştirisine katılmadığını söyleyen Kaya, “Genel Başkanım mitingler noktasında doğru işler yapıyor. Her miting daha da kalabalık ve görünür oluyor. Bizim sokaktan başka çaremiz yok. Halka inmekten başka çaremiz yok. Onların yüzlerce kanalı, trol orduları olabilir ama CHP’ye inanmış insanların bu mitinglere ihtiyacı var. Biz de yapmaya devam edeceğiz. Enerji katlanarak, çoğalarak devam ediyor. Halkın yanında olmanın doğru olduğunu düşünüyorum. Öte yandan farklı eylemler de koyulacaktır. En son yapılan MYK’da da bu konuşuldu. Bu ablukaları püskürtmek için tabii farklı eylemlerimiz olacaktır” ifadelerini kullandı.
"Sıkıntıları atlatacağız"
Buca Belediyesi’nde yaşanan ekonomik sıkıntıların çözümü için hep birlikte çalıştıklarını vurgulayan Kaya, “Belediye başkanımız bu konuda çalışmalar yürütüyor. İşçi arkadaşlarımız, bizim yol arkadaşlarımızdır. Buca’ya beraber hizmet etmek için söz verdiğimiz insanlardır.
Evet, ekonomik bir sıkıntı yaşıyoruz. Ancak bahane üretecek makamlar değiliz. Bunun da farkındayız. Kimsenin şüphesi olmasın. Başkanımızla istişare ederek, birlikte çalışarak bu sıkıntıları atlatacağız. Çok yakın bir zamanda da bu sıkıntıları çözmüş olacağız. Partimizin içinden gelmiş, emek vermiş bir arkadaşımız belediye başkanı olmuştur. Örgüt olarak yanındayız, bu sorunları beraber aşacağız. İşçi arkadaşlarımızın sorunlarını da asla göz ardı etmiyoruz” şeklinde konuştu.
"Söz konusu bile deği"
Buca Belediye Başkanı Görkem Duman’ın başka partiye geçeceğine yönelik iddiaları kesin bir dille yalanlayan Kaya, “Söz konusu bile değil. Belediye başkanımıza atfedilmesinden, kendisine bunu sorulmasından hicap duyarım. CHP’ye emek vermiş, her kademesinde çalışmış bir arkadaşımıza bunun söylenmesi son derece üzücüdür. CHP’ye gönülden bağlı olduğunu her yerde söylüyor. Hiçbir yol arkadaşımızın bu işlere böyle bakmadığını biliyorum. Böyle sorularla karşı karşıya kaldıklarında nasıl üzüldüklerini de biliyorum. Onlar CHP’nin evlatları, dava arkadaşlarıdır. Bunlar bu işin yaftalarıdır, bunları da atlatacağız. Biz çalışmalarımızdan ve iktidar yürüyüşümüzden vazgeçmeyeceğiz” dedi.
“Eski ilçe başkanımız Bektaş Gül’ün oğluyla ilgili bir sıkıntı yaşanmıştı. Daha sonra bu sorun tali edildi, tekrar işe başladı. Bu işten çıkarmanın eleştirilmesinin nedeni ulaş kardeşimizin işsiz kalmasından ziyade vicdani bir rahatsızlık yaratmasıydı. İşten çıkarmalar elbette olabilir. Çalışmayanlarla ilgili bir tasarruf düşünülebilir. Ancak son işten çıkarmalar, özellik Ulaş Lokumcu ve İkrar Sarısülük’ün işten çıkarılmasıyla ilgili bilgim yok. Bu konuda Belediye Başkanımızla konuşup sonra bir açıklama yapmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum.”
