Gizem TABAN/İZGAZETE- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadın Kolları MYK Üyesi ve İzmir 2. Bölge Milletvekili Aday Adayı Ayten Gülsever, İz Televizyonu’nda Gizem Taban ile Z Raporu programına konuk oldu. Memleketi Tire’de aday adaylığı açıklaması yapan CHP’li Gülsever, hedeflerini anlattı.
Emeğim ve tecrübemle…
Milletvekilliğine talip olma sürecini aktaran CHP Kadın Kolları MYK Üyesi ve İzmir 2. Bölge Milletvekili Aday Adayı Ayten Gülsever, aday adaylığı kararını örgüte danışarak verdiğini belirterek şöyle konuştu: “Bu tarihi bir süreç… Genel Başkanımız, 13. Cumhurbaşkanlığı ile ilgili süreçte inanılmaz bir siyasi rol model oldu. Genel Başkanımızla yol yürümekten ve bu süreci yaşamaktan onur duyuyorum. Cumhuriyetin ikinci yüzyılına girerken hem emeğimle hem tecrübemle bu süreçte yer almak istedim. Yol arkadaşlarımdan, örgütümüzden aldığım destekle bu yola müracaat ettim. Bölgemin sorunlarını biliyorum ve bölgemin gerçekten sahiplenilmeye ihtiyacı var. Artık bu bölgeden bir kadın vekil olması gerektiğini düşünüyorum.”
Nasıl bir profil çizecek?
Milletvekili olursa nasıl bir profil çizeceğini anlatan CHP’li Gülsever, “Sahada olunması gerektiğini düşünenlerdenim. İzmir 2. Bölge’nin sorunlarını ve bu sorunların devlet işleyişinde nasıl çözüleceğini biliyorum. Halkın ve örgütün sesi olmak zorundasınız. Şimdiye kadarki vekillerimiz tabi ki bunu yapıyordu ancak 25 yıldır devletteki tecrübemden kaynaklı sorunların çözümünde daha pratik olabileceğimi düşünüyorum. Kadınlar bazında da bu yolda çok uzun süredir gerek alanlarda gerek STK’larda, kadınlarla ilgili her türlü platformda emek harcayan biriyim. Parlamenter sisteme ilk geçişte; kadınlarla ilgili öngördüğümüz yaptırımları acil olarak çıkartmamız gerekiyor. Bunlar; 8 Mart’ın resmi tatil ilan edilmesi, kadına şiddetle ilgili 6284 Sayılı Yasa’nın uygulanması, İstanbul Sözleşmesi’nin getirilmesi, şiddet mağduru kadının hem ekonomik hem sosyal hem de iş güvencesi olarak korunması, sığınma evlerine gerek kalmadan kadınların bu ülkede özgürce yaşayabilmesi… Ben kadın cinayetlerinin politik olduğunu düşünenlerdenim, maalesef 20 yıllık bu ceberrut sistem; kadının kendini ifade edemediği, ekonomik özgürlüklerinin olmadığı, eşit işte eşit temsiliyet hakkının olmadığı bir süreci getirdi. Kadın-kadın dostu olarak Meclis’te olup hem sorunları çözerken hem de şiddetin önlenmesi ve kadınlarla ilgili yapılacak çalışmalarda yer almak istiyorum” açıklamalarında bulundu.
İnsanlar CHP’yi istiyor
CHP Kadın Kolları Doğu Anadolu Sorumlusu da olan CHP’li Gülsever, sahadaki nabzın, CHP’ye yönelim konusunda ne durumda olduğuna dair, “Bingöl’de Karlıova’ya gitmiştik, burası yüzde 80 AKP’nin çıktığı bir ilçe… Ben ilk kez şunu gördüm; daha önce AKP’de siyaset yapmış olan 2 genç esnaf kardeşimiz geldi ve ‘Lütfen bizi kurtarın’ dedi. Dolayısıyla artık bitmesi gerekiyor, yandaşı değil tüm halkı sahiplenen bir yapının gelmesi gerekiyor. İnsanların talepleri bu yönde…Doğu’da, İç Anadolu’da da artık insanlar CHP’nin iktidara gelmesi gerektiğini söylüyor. Halkın sesi olmak, sorunlarına çözüm üretmek için üzerimize düşeni yapacağız” ifadelerini kullandı.
Doğru planlama gerekli
Uzun yıllar BOTAŞ’da üst düzey görevlerde bulunan Gülsever, enerji alanında yaşanan krize ilişkin de şu değerlendirmeleri yaptı: “Eskiden Bakü-Ceyhan hattımız açıktı, Avrupa’ya giden bu hat üzerinden kira alırdık ama o hattı kapattılar. Neye dayanarak kapatıldığını kimse bilmiyor. Madencilik ile doğru kararları vermek zorundasınız. Tire’de kızılçam ormanlarının olduğu yere maden işletme ruhsatı vermeyeceksiniz. Bizim bölgede jeotermallerin olması inanılmaz kötü bir durum. Çünkü siz oradaki tüm tarım ürünlerini öldürüyorsunuz. Jeotermal tabi ki yapılmalı ama fizibilite çalışmaları yapılarak uygun yerlerin seçilmesi gerekiyor. Kendinizin oluşturduğu bir enerji politikası olması gerekiyor. Yeşil enerjiyle enerji sermayesini değiştirmeniz gerekiyor. Doğru planlamalar yapılması gerekiyor. Güneş enerjisinden faydalanan kısımların doğru ruhsatlandırılması gerekiyor. Yandaşa bir sürü güneş enerjisi ruhsatı verilmiş. Rüzgar enerji santrallerini ekolojik dengeyi bozacak yerlere koydular. Enerji politikası aslında bir yaşam politikasıdır, bunu doğru yönlendirmekle başlayacağız.”
Devrimi kadınlar yapacak
Gülsever son olarak şunları söyledi: “Cumhur İttifakı’nı kadınlar gönderecek. Kendisi için çocukları için de göndermeleri gerekiyor. Ülkesini seven her vatandaşın bunu yapması gerekiyor. Cumhuriyetin bir kadın devrimi olduğunu düşünürüm, bu devrimi de kadınlar yapacak. Birlikte kazanacağız.”
Söz veriyorum
CHP İzmir Milletvekili Aday Adayı Gülsever, memleketi Tire’de yaptığı basın açıklamasında ise şu ifadeleri kullandı: “Burada doğmuş büyümüş gurbetçi çiftçi bir ailenin kızı olarak, vatanına bağlı Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkan bir Cumhuriyet kadını olarak, doktor bir kızım ve mühendis bir oğlum var. Kendi çocuklarım için ne istiyorsam İzmir’in ve ülkemin çocukları için de aynısını istiyorum. Hiçbir gencimizin umutlarını kaybetmeden hak ettiği geleceği yaşaması için çalışacağıma söz veriyorum. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun da dediği gibi hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi için gece gündüz çalışacağımıza söz veriyorum. Hepimizin bildiği gibi ülkemiz yıllardır tek adamın karanlığına mahkûm edildi ülkemiz yangın yeri toplumun birbirine olan güveni adalete olan inancı belki de Cumhuriyet tarihinin en kötü dönemini yaşamakta hak hukuk ve adaleti getireceğimize söz veriyorum. Basın özgürlüğünde dünyada kara listedeyiz özgür basın, özgür düşünce ve özgür bir toplum için korku imparatorluğuna son vereceğimize söz veriyorum. Kadın erkek eşitliğinde maalesef sınıfta kaldık. Kadın cinayetleri durmak bilmiyor bir gecede iptal ettikleri İstanbul Sözleşmesini iktidarımızın ilk 24 saatinde yürürlüğe geri koyacağımıza söz veriyoruz. Tarımda ve hayvancılık da yaşadığınız sorunları biliyorum ve bunların çözümü için sesiniz olacağıma söz veriyorum. Her gün başka bir zam haberi ile güne uyanıyoruz. Dünyanın en pahalı yakıtını kullanıp geçmediğimiz köprülerin parasını ödüyoruz. Ekonomide sosyal adaletin sağlanması için mücadele edeceğime söz veriyorum. Emeklinin ve emekçinin hak mücadelesine sahip çıkacağıma söz veriyorum. Ekolojik denge ve doğayı koruyacağıma bugüne kadar yaratılan tahribata dur diyeceğime söz veriyorum. Emeğimiz yüreğimiz ve tecrübemizle çıktığımız bu yolda Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu 13. Cumhurbaşkanı yapacak ve bu ülkeye baharı tekrar getireceğiz.”
