Barajlardaki su seviyelerinin azalmasıyla gözler ‘Çamlı Barajı’ projesine çevrildi. Yaklaşık 300 bin kişinin su ihtiyacını karşılamak için planlanan ve çevrecilerin yeniden gündeme getirdiği Çamlı Barajı, gündemin tozlu raflarında bekliyor. Dönemin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Ekim 2009’da TMMOB’un düzenlediği bir programda altın madeninin Tahtalı Baraj Havzası ile Çamlı Baraj Havzası’nın birleştiği noktada bulunduğunu belirtip, Çamlı Barajı’nın kentin ve bölgenin su ihtiyacını karşılaması için önemli olduğuna dikkati çekmişti.

Başkan Eşki’den ‘rayiç bedel’ çıkışı: Siz İsviçre’de mi yaşıyorsunuz?
Başkan Eşki’den ‘rayiç bedel’ çıkışı: Siz İsviçre’de mi yaşıyorsunuz?
İçeriği Görüntüle

Bakanlık red verdi

1984 yılında Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından hazırlanan ve dönem dönem gündeme gelen 'Bademler Projesi Çamlı Barajı Planlama Raporu’ için olumlu bir adım atılamadı. 2004 yılında çıkan ‘Büyükşehir Belediyesi Kanunu’ ile bölgenin içme suyunu sağlama sorumluluğu İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne (İzBB) geçti. İzBB, 2007 yılında baraj için ‘ÇED’ sürecini başlattı. Aynı yıl Gördes ve Çağlayan Barajlarının İzmir’e verilmesiyle ise Çamlı Barajı'nın İzmir için içme suyu sistemi içinde ‘önceliği ve aciliyeti bulunmadığı ve yapımına bu aşamada gerek olmadığı’ görüşü gerekçe gösterilerek Tarım ve Orman Bakanlığı, ÇED dosyasını iade etti.

Dosya iadesini yargıya taşıyan İZSU, 2011 yılında Bakanlığın ÇED olumsuz kararını iptal ettirdi. İZSU tekrardan ÇED süreci başlatsa da bürokratik engellerle karşılaştı. Çamlı Barajı'nın koruma alanı içerisinde bulunan Efemçukuru TÜPRAG Altın Madeni'nin hayata geçmesiyle birlikte Bakanlık, görüş değiştirdi ve planlama sürecinden madeni çıkardı. DSİ, altın madenin ruhsat süresinin dolacağı 2040 yılına kadar baraj projesinin askıya alındığını duyurdu.

Çamlı Barajı'na ihtiyaç var

Ege Çevre ve Kültür Platformu Eş Sözcüsü Av. Arif Ali Cangı, kentin su ihtiyacının karşılanması için Çamlı Barajının bir an öne faaliyete geçmesi gerektiğine işaret etti. Cangı, “Çamlı Barajına toplanacak suların dere mutlak alanı içinde Efemçukuru Altın Madeni olduğu için baraja izin verilmiyor. Maden tüm itirazlarımıza rağmen 1 Haziran 2011 tarihinden bu yana çalışmaya devam ediyor. Maden işletmesine karşı yürütülen davalarda maden işletmesi lehine düzenlenen raporlarda dahi bu maden yapılırsa, Çamlı Barajı'nı kirleteceğinin bilimsel tespiti yapıldı. Bu tespitle ‘Çamlı Barajının yatırım programından çıkartıldığı’ belirtildi” dedi.

Altın madeni ve Çamlı Barajının iki yaman çelişki olduğunu söyleyen Cangı, “Birisi varsa diğerine izin verilemez. Nitekim e-ÇED raporunda 4 Nisan 2024 tarihli ‘Çamlı Barajı Projesi’nin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Raporu’nun nihai kabul edildiği’ duyurulmuştu. Bu durumda 15 Nisan 2024 günü itibariyle itirazlar alındı. Bu aşamadan sonra Bakanlık tarafından ya ÇED olumlu ya da ÇED olumsuz kararı verilmesi gerekiyordu. Hiçbir karar verilemedi. Zira Çamlı barajına İzmir'in ihtiyacı var o yüzden olumsuz karar verilemiyor. Altın madeni işlediği sürece baraja izin verilemeyeceğinden olumlu karar da verilemiyor” diye konuştu.

Tepkiler yetersiz

İzmir’de yerel yönetimin, hükümetin madencilik politikalarına yeterli önemi göstermediğini öne süren Cangı, İzmirlilerin de gereken tepkiyi göstermediğini belirtti. Cangı, “Efemçukuru Altın Madeni, Bergama Ovacık Altın Madeninden sonra su havzalarında bile altın madenciliğine izin verilebileceğine dair çok kötü bir örnek. Geriye doğru 25-30 yıllık kötü politikaların sonucu. Doğal varlıkların metaya dönüştürülmesi ve sermayenin sömürüsüne açılma sürecinin bir parçası” ifadesini kullandı.

Almadıkları suyun parasını ödüyorlar

İZSU ile yaptıkları görüşmede, Çamlı Barajının yaklaşık 300 bin kişinin içme suyu ihtiyacını karşılayacak, ekonomik bir baraj olacağı bilgisini aldıklarını söyleyen Cangı, “Çamlı barajı yerine Gördes barajından su getirilmeye çalışılıyor. Dibi delik barajdan İzmirliler, almadıkları suyun parasını ödüyor” dedi.

Araba yıkamak yasak, altın madeni serbest

İzmir Tabip Odası Çevre Komisyonu Üyesi Dr. Oya Otyıldız da Çamlı Barajı projesiyle yaklaşık 300 bin kişinin su ihtiyacının karşılanabileceğini, Efemçukuru yüksekte olduğundan, bölgenin de su ihtiyacının kendince sağlanabileceğini aktardı. Otyıldız, “Gördes’ten su getirmek için masrafa girmek yerine bu barajdan faydalanmak daha yararlı olurdu” dedi.
Sağlıklı su olmadan sağlıklı yaşam olmayacağını vurgulayan Otyıldız, “Efemçukuru’nun çok güzel üzümleri var. Oraları satmak için 20 yıl önce sundurma yapmışlardı. Sundurmaya İZSU, 2 bin lira para cezası yazmıştı. Çünkü orada çivi bile çakmak yasaktı. Efemçukuru’ndaki altın madeninin daha fazla zarar vermeden derhal kapatılması lazım. Susuz kalan bir kentte araba yıkamak yasak, bu doğru. Ama altın madeni serbest. İşte bu yanlış. Altın madeninin varlığı da çok fazla su tüketir. Bu projenin sonlanması lazım. Çamlı barajının ise faaliyete girmesi gerek” diye konuştu.

Muhabir: TURGAY KILIÇ