DİSK Genel-İş İzmir 6 Nolu Şubeye bağlı Buca Belediyesi emekçileri, kişi başı 150 bin TL’yi bulan alacakları ve 3 aydır maaş ödenmemesi gerekçesiyle iş bıraktı. Emekçiler, dün (9 Eylül Salı) belediye binasını işgal ederek, en az 2 aylık maaş ödemelerinin tek seferde ödenmesini ve toplu alacaklarının ödenmesi için bir takvim çizilmesini talep etti. Bugün de belediye içerisinde eylemlerini devam ettiren işçiler, İz Gazete’ye yaşadıkları mağduriyeti anlattı.

"Maaş ödenmediği için istifa ettim"

18 yıldır Buca Belediyesi’nde çalıştığını ve maaş ödenmediği gerekçesiyle 1 aydır istifa ettiğini söyleyen İbrahim Erturunç, “Buca Belediyesi personeliydim. 1 ay önce istifa ettim. Ben bu belediyeden maaşlarımızı düzenli alamadığımız için istifa ettim. Burada stabil bir ortam yok ve ben 18 yıllık temizlik işleri personeliydim. Şu an içeride 2 maaşım kaldı. Arkadaşlarımızın durumları ortada. Onların ne yaşadıklarını görüyoruz. Bize yapılan iyi bir şey değil. Bu işçilere yapılan bazı şeyleri kamuoyuna farklı yansıtıyorlar. İşçinin parasını ver, senin bir şey yapmana gerek kalmaz. Öyle kamuoyunu yanıltmayla bu iş ne kadar gidebilir?” diye konuştu.

"Her ay söz veriyoruz, her ay yalancı çıkıyoruz"

Maaşlarının ödenmediği dönemde tüm çevresine borçlandığını ve belediye yönetimi her ay ödeme sözü verdiği için kendisinin de çevresine ödeme sözü verdiğini ancak her ay yalancı çıktığını söyleyen Erturunç, “Biz icralık mı olmadık, kartlarımız mı patlamadı? Yani yaşamadığımız hiçbir sıkıntı kalmadı. Ben yönetimin bu işi çözmek için çaba gösterdiğine inanmıyorum. Her ne olursa olsun buraya para geliyor. O kadar yerler satıldı. Bunlar gerçek, söylenti değil. Ama hiçbir şekilde buralardan gelen para işçiye yansımıyor. Bayram geliyor, ‘para yok’, okul açılıyor, ‘para yok’. Bütün özel günlerimiz hep böyle fedakarlıklarla geçti. Ya 18 yıllık bir personel istifa eder mi? Ben sırf bu yüzden işi bıraktım. Biz her ay insanlara söz veriyoruz, her ay yalancı çıkıyoruz. Başkan belki iyi niyetlidir ama böyle olmaması gerekiyordu” dedi.

"150 bin TL alacağımız var"

Başka bir Buca Belediyesi emekçisi Evrim Altun ise kişi başı 150 bin TL’yi bulan alacakları olduğunu kaydettiği açıklamasında, “Buca-Mar bünyesinde çalışıyorum. Şu an yaşamakta olduğumuz süreç 1 seneyi buldu. Ancak son 3-4 ayda verilen vaatlerin tutulmaması sonucunda bugün itibariyle 2 tam maaş, 1 geriye dönük 50 bin TL, toplamda 150 bin TL alacağımız var. Yeni maaşla birlikte bu 200 bin TL olacak. Tüm bunlardan sonra Buca Belediyesi giriş katında bekliyoruz. Biz alacaklarımızı istiyoruz” diye konuştu.

"Arkadaşlarımızın tefecilere borçlandığını gördük"

Altun açıklamasının devamında, Buca Belediyesi işçisi arkadaşlarının tefecilere bile borçlandığını söyleyerek, “İyi niyet konusunda şunu söyleyebilirim, biz artık somut bir adım görmek istiyoruz. Bizim bir şeyleri umut edecek bir halimiz kalmadı. Banka hesaplarımızın hali ortada. Arkadaşlarımızın çoğu, ben de dahil olmak üzere defalarca kez bankalara borçlandık. Bununla birlikte pek çok çalışanımızın tefecilere ve arkadaşlarına borçlandığına tanık olduk. Arkadaşlarımızın canlarının yandığına da şahit olduk. Ev kiralarımızı ödeyemedik, arkadaşlarımızın evlerinden çıkarıldığını gördük” ifadelerini kullandı.

Buca Belediyesi’nde maaş krizi: İşçiler belediye binasını işgal etti!
Buca Belediyesi’nde maaş krizi: İşçiler belediye binasını işgal etti!
İçeriği Görüntüle

"Görkem başkanın 18 ayında çekmediğimiz eziyet kalmadı"

Mahmut Tan ise 18 aylık Görkem Duman döneminde çekmedikleri eziyet kalmadığını söylediği açıklamasında, “12 yıldır Buca Belediyesi’nde çalışıyorum. 12 yıldır bu belediyenin görmediği eylemleri gördük. Görkem Başkanın 18 aylık başkanlığı döneminde bizim hayatımızda çektiğimiz eziyetlerin haddi hesabı yok. Artık çevremize, ailemize, çocuğumuza söyleyecek yalanımız kalmadı. Biz artık buralarda direnecek gücü bile zor buluyoruz. Biz başkanımızdan bu konuda iyi niyet de görmüyoruz. Çünkü kaç aydan beri para beklerken 3 aydır maaş alamaz olduk. Alacaklarımız yığıldı ve öyle bir duruma geldik ki çaresiz kaldık. Ben 3 aydır maaş alamadım” şeklinde konuştu.

"Artık birilerimiz ölsün mü?"

Tan, bu işin nerede biteceğini bilmediğini kaydederek, “Artık birilerimiz ölsün mü?” ifadelerine yer verdiği açıklamasında, “Bizim bir gururumuz, vicdanımız var ama çoluk çocuğumuzun yüzüne bakacak yüzümüz kalmadı. ‘Bugün yarın’ diyerek bizi atlatıyor. Bu da bizi bitirdi. İyi niyet olsa maaşımızı öderdi. Biz 18 aydır parça parça, aktarmalı maaş aldık. Önümüze bir dahaki TİS geldi biz daha öncekinin alacaklarını alamadık. Artık son noktadayız. Biz ne yapalım? Artık birilerimiz ölsün mü? Bize diyorlar ki ‘bugün yatacak’, biz gidiyoruz söz veriyoruz insanlara, sonra yatmıyor yalancı oluyoruz. Artık kimseden para isteyecek yüzümüz yok” dedi.

"Tek istediğimiz emeğimizin karşılığını almak"

Jale Özdemir ise tek dertlerinin emeklerinin karşılığını almak olduğunu söyleyerek, “6 yıldır Buca Belediyesi’nde aşçı olarak çalışıyorum. Ben yıllarca belediyenin içinde siyasetle de uğraştım, oy kazandırmak için kapı kapı da dolaştım. Bizim derdimiz başkanımızla değil, bizim derdimiz ekmeğimizle. Benim evimde çalışan tek kişi benim ve eşim hasta. Çocuğumu yurtdışına göndermek için buradan bordro aldım ama çocuğum gidemedi çünkü Mayıs’tan bu yana benim hesabıma para girmemiş. Bunu nasıl anlatalım? Eşinden boşananı, kirasını ödeyemeyeni nasıl anlatalım? Biz burada çalışıyoruz, hepimiz çalışıyoruz. Tek isteğimiz emeğimizin karşılığını almak” dedi.

"Başkanın ilk zamanki tavrıyla şimdiki tavrı bir değil"

Özdemir, Başkan Duman’ın işçiye ilk aylardaki yaklaşımıyla şu anki yaklaşımı arasında fark olduğunu belirterek, “Bizi oyaladılar. Başkanın bize ilk zamanki tavrıyla şimdiki tavrı bir değil. Beraber sahada da çalıştık, yollar yürüdük ama o zaman söylenenle bu zaman söylenen arasında dünya kadar fark var. Ben başkanı yanındaki siyasetçilerin etkilediğini düşünüyorum. Ben şu an kiramı ödeyemiyorum. Oğlum şehir dışında okuyor onun da kirasını ödeyemiyorum” ifadelerini kullandı.

"Biz 'bugün gidin yarın gelin' diye bir şey kabul etmiyoruz"

Buca Belediyesi işçilerinin örgütlü olduğu DİSK Genel-İş İzmir 6 No’lu Şube Başkanı Değer Yıldız ise belediye önünde gerçekleştirdiği açıklamada, “Belediye başkanıyla görüşme yaparken kendisine de söyledik. Bizim artık bugün gidin, yarın gelin, yarın gidin gibi bir şeyi kabul etmiyoruz” ifadelerine yer verdi. Eylemin haklarını alana kadar devam edeceğini söyleyen Yıldız, zorunlu hizmetler dışında kentte tüm belediye hizmetlerinin durduğunu söyledi.

"İçler acısı bir manzara var"

“Buca Belediyesi’ne geldiğimizde gördüğümüz manzara, içler acısı bir manzara” diyen Yıldız, “İnsanların gerçekten modern köle yerine konduğu, kimsenin kimseye takmadığı, her türlü zulmün yaşandığı, her türlü haksızın yaşandığı bir iş yeriyle karşı karşıyayız. 3 aydır maaşların yatmadığı, yaklaşık yıl önce biten toplu iş sözleşmenin 6 aylık geri dönüklerinin de yatmadığını biliyoruz. Aynı zamanda geri dönük yaklaşık 7 bin lira erzak fişi ve 6 bin liralık son ayın erzak fişinin yatmadığını biliyoruz” açıklamasını yaptı.

Yıldız'dan 'Kemal Sunal' göndermesi: Salı sallanır...

Son 3 aydır İller Bankası'ndan gelen paraya, toplanan vergilere, belediyenin bütün gelirlerine rağmen Buca Belediyesi'nde çalışan yaklaşık bin 600 tane işçinin hiçbir alacağının ödenmediğinin altını çizen Yıldız, “3 aydır da bu arkadaşlar kâh halkın önüne atılmışlar, kâh işten atılmakla tehdit edilmişler, kâh oturma eylemi yapmışlar ve görmesinden gelmişler, kâh bugün gidin, yarın gelin ne diyorlar hikayeleriyle kandırılmışlar. Maalesef süreç buraya kadar gelmiş. Belediye başkanından randevu talep ettik. Görüşme yapmamız için gereken cevap geldi. Dün görüşmemizi gerçekleştirdik ve belediye başkanıyla görüşme yaparken kendisine de söyledik. Bizim artık bugün gidin, yarın gelin, yarın gidin gibi bir şeyi kabul etmiyoruz. Kemal Sunal'ın film hikayesindeki gibi; pazartesi bu, salı sallanır, çarşamba çarşafa dolanır, perşembe perişanlık, cuma günü mübarek gün, cumartesi pazar resmî tatil… Şimdi böyle bir dünya yok. Yani sürekli aynı taktikle, aynı şeyle oyalanmanın artık bize hakaret olduğunu, işçiye hakaret olduğunu, gözümüzün içine baka baka emekçiden yana olduğunu iddia eden bir yöneticinin böyle yapmaması gerektiğini kendisine anlattık” şeklinde konuştu.

"3-4 gün önce verdiği taahhütü bugün yine verdi"

Başkan Duman ile görüşmesinin detaylarını anlatan Yıldız, “İki maaş istediğimizi ve bu maaşın tam olarak bütün yanlarıyla beraber yatması gerektiğini kendisine ifade ettik. Kendisi de bize şu an için bunun mümkün olamayacağını ama perşembe ve cuma günü gelecek paralarla beraber işçilerin alacaklarının bir kısmını ödeyeceğini taahhüt etti. Bu taahhüttün aynısını 3-4 gün önce zaten pazar vermiş, temsilcilere bildirmiş. Bunun anonsunu, duyurusunu yapmıştı. Ama ne pazar günü ne pazartesi günü ne salı günü ne de hala bugün işin hesabına yatan bir kuruş para yok. Burada işçi bu halkıyla karşı karşıya getirmek, işçiyi halkın önüne atmak işçi, çalışmıyor demek, doğru bir şey değil” dedi.

"Hizmetler durdu"

Son olarak kentte zorunlu hizmetler dışında tüm hizmetlerin durduğunu Temizlik işleri, park bahçeler kapalı hizmet vermiyoruz. İtfaiye, veterinerlik, sağlık ve cenaze yani zorunlu hizmetlerin tamamı dışında hepsini durdurmuş durumdayız. Hizmetler fiilen durdu. Ne zaman iş başı yapacağımız belli değil. Eylemin bir süresi yok. Bu eylem süresiz bir eylem” dedi.

Muhabir: BATUHAN KAYA