Karşıyaka Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Cemil Tugay, İz Televizyonu’nda Gizem Taban ile Z Raporu programına konuk oldu. Karşıyaka’nın 4 yılını anlatan Başkan Tugay, parti içi meselelere dair de çarpıcı mesajlar verdi. Başkan Tugay, yeni dönem için aday olup olmayacağına dair de açıklamalarda bulundu.

Aslanlar gibi çalıştık

Görevde geride bıraktığı 4 yıllık süreci değerlendiren Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Bu dönem, CHP’li belediyeler için çok ağır bir sınav gibiydi. Ama bizler sahada aslanlar gibi çalıştık. Gün oldu, pandemide insanlar sokağa çıkamadı, kapı kapı ekmek dağıttık, maske dağıttık. Gün oldu, sosyal yardım ihtiyaçları oldu, her şeye yetiştik. Deprem oldu, biz sahip çıktık. Elimizden ne geliyorsa yaptık” dedi.

Üreten ve vizyoner belediye

“Karşıyaka Belediyesi’ni dışarıdan hizmet alan değil, kendi içinde yaptığı üretimle iş yapan bir belediyeye dönüştürdük” sözleriyle açıklamalarını sürdüren Başkan Tugay, şöyle konuştu: “Çalışmayan asfalt şantiyesini çalışır hale getirdik. Az sayıda üretim yapan kilit parke tesisini 3-4 kat kapasite artırarak çalışır hale getirdik. Kendi marangoz atölyemizde kendi kent mobilyamızı, kendi oyuncaklarımızı üretir hale geldik. Tamiri dışarıda yaptırılırken kendi araç tamir atölyemizde araçlarımızı tamir edilir hale getirdik. Bir vizyonla, şehirde eski tip konteynerleri kaldırdık, yer altı konteynerleri koyduk. Bu açıdan Türkiye’den en iyi durumdaki belediyelerden biri olduk. Güneş Enerjisi Santrali yaptık. Şu anda İzmir’de güneş enerjisinden en çok elektrik üreten belediyeyiz. Yüz bine yakın ağaç diktik, 55 tane park yaptık, 3 tane yeni anaokulu açtık, çarşımızı alt yapısıyla üst yapısıyla tamamen yeniledik. Ne kadar çok sokağı, caddeyi yenilediğimize dair net bir rakam veremiyorum ama en iyi durumda belediyelerden biri olduğumuzu biliyorum. Bir sivil toplum yerleşkesi yaptık, şu anda 80 civarında dernek orayı ofis olarak kullanıyor. Çocuklar için ağız ve diş sağlığı kliniği yaptık, Alzheimer merkezi açtık, evde sağlık destek hizmetlerimizi geliştirdik, 0-3 yaş arası çocukların evde kontrollerini hamilelikten itibaren sağlayan bir birim oluşturduk. Arşivimizi dijitalleştirdik. Kent bilgi sistemini dijital ortamda kurduk. Şu an pek çok başvuru belediyeye gelmeye gerek kalmadan internet üzerinden yapılabiliyor. Girişimcilik merkezi, üçüncü yaş üniversitesi, mutfak sanatları merkezini hayata geçirdik. Daha aklıma gelmeyen pek çok çalışmaya imza attık. Türkiye’de ilk defa bir belediye, iki üniversite ile beraber teknoloji geliştirme merkezi kurdu, bunların ikisi de Karşıyaka’da… İkisi de bizim dönemimizde kuruldu. Her şeyden önce vizyoner bir belediyeyiz. Çatı Bostanlı diye bir alan yaptık. İçinde; İzmir’in en güzel sergi salonlarından biri var, bir toplantı salonu var, bir seramik atölyesi yapılıyor, ses kayıt stüdyosu yapılacak. Halkımıza uygun fiyata kaliteli hizmet sunan birçok kafemiz var. Bir sürü çocuk parkını yeniledik, Semra Aksu Atletizm Parkı’nı açtık. Bu dönemde atletizm pisti açan tek belediye olduk. Yüzme havuzu yapmak istiyoruz, Bakanlık’tan bir onay bekliyoruz, onay gelince onu yapacağız.”

İklim krizinin farkında olmalıyız

İklim değişikliğinin öneminden ve bu konuda yaptıkları çalışmalardan söz eden Belediye Başkanı Tugay, “Gözümüzü kapatmamamız gereken, bu tehlikenin varlığının farkında olmamız ve mutlaka bir şey yapmamız gereken sorun iklim krizi… İklim krizini insanlar halen sanki çok uzun bir tarihte sorun yaratacak bir problem gibi görüyorlar, sanki bizi etkilemiyor gibi görüyorlar. Ancak özellikle son süreçte yaşadıklarımıza bakınca, biz süratle tarım problemi ve kuraklık yaşayan bir ülkeye dönüştük. İnsanlar artık kör olmayı, sağır olmayı bırakıp bu gerçeğin, bu tehlikenin farkına varmalı. Çünkü bir felakete doğru gidiyoruz, bunun bölgesi yok, tüm dünyayı tehdit ediyor. Yaşadığımız orman yangınlarının, anormal sıcakların sebebi; arabalarımızda kullandığımız yakıt, kömür ve petrol ürünü yaktığımız her türlü faaliyet… Burada sanayi suçlu, elektrik üretirken kullanılan fosil yakıtlara dayalı her türlü termik santral suçlu… Eğer bunların farkında olmazsak çözemeyiz. Biz Karşıyaka Belediyesi olarak kendi tesislerimizde enerji ve su verimliliğimizle ilgili çok yoğun çalışıyor. Bizi örnek alan pek çok belediye var. Su, toprak, enerji, gıda krizlerine karşı yerel eylem planlarımız olması gerekiyor. Biz bunlara kafa yoruyoruz. Bir kent ormanı projemiz oldu, bu alanda sadece ağaç dikmedik, oradaki toprağın organik içeriğini geliştirmeye de çalışıyoruz. Toprağın daha fazla su tutması ve yeraltı sularını beslemesi için projeler yapıyoruz. Oradaki ekosistemi değiştiriyoruz. Karşıyaka’nın tamamında neler yapacağımıza dair planlar yaptık. Türkiye’nin ve belki dünyanın en vizyoner işlerini yapan belediyelerden biriyiz. Karşıyaka halkı bunun farkında olsun” diye konuştu.

Enflasyonu belediye mi yarattı?

Karşıyaka Belediyesi’nin mali durumu hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Tugay, ülkedeki ekonomik buhrana dikkat çekti. Temel hizmetleri ve çalışanların ödemelerini aksatmamaya özen gösterdiklerini söyleyen Başkan Tugay, şunları söyledi: “Memurların sosyal denge tazminatı ile ilgili yüksek talepleri, işçilerin ödemeleri, satış konusu, SGK ve vergi borçlarına karşılık mallarımıza konulan tedbirler… Bütün bunların arkasında ne olduğunu göremiyorlar mu insanlar? Bu ülkenin ekonomisinin ne kadar büyük bir felaket yaşadığını, bu ülkenin ne kadar ağır bir enflasyon baskısı altında olduğunu insanlar göremiyorlar mu? Bu sıkıntıları sadece Karşıyaka Belediyesi değil tüm belediyeler yaşıyor. Menemen Belediyesi, 1 milyar liradan daha fazla ederi olan arsalarını sattı, ‘O parayla işçilerimizin alacaklarını ödedik, vergi borçlarımızı ödedik, yatırım yapıyoruz’ diyor. Biz de o kadar satış yapsak onları yaparız. Ama bizi tamamen kilitlemiş durumdalar. Farkımız ne? Menemen Belediyesi, hükümet tarafından destekleniyor, biz desteklenmiyoruz. Bir karar verilmesi lazım. Yaşadığımız sorunlar, bizlerin belediyeyi kötü yönetmesinden mi kaynaklanıyor, yoksa aslında ülkenin içinde bulunduğu ekonomik felaket nedeniyle mi yaşanıyor? Enflasyonu belediye mi yarattı? Belediyenin üzerindeki personel yükü ve her türlü gider katlandı. Buna karşılık bizim gelirimiz artmadı. Bize İller Bankası’nda gönderilen hak ediş bu kadar arttı mı? Hayır. Bunu halkımız, çalışanlarımız doğru anlamalı. Ben bize ekonomik ambargo uygulanacağını daha önceden anladığım için azami tasarrufla temel hizmetlerimizden ödün vermeden, çalışanlarımızın haklarını ödeme konusunda hassasiyet göstererek belediyeyi bugüne kadar getirdim. İnşallah bundan sonra da götüreceğiz. Fakat nedendir bilmem, Karşıyaka Belediyesi simge bir belediye olduğu için, ben de bazı arkadaşların hesap kitaplarına uyum sağlamadığım için biraz daha fazla hedef oldum. Ama alnım açık, başım dik bir şekilde, hiçbir israfa girmeden, temel hizmetlerimizi yerine getirecek şekilde çalışmaya devam edeceğim.”

İki yerden destek bekliyorum

“İki yerden çok net bir destek talebim var” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Tugay, “Bir tanesi çalışan arkadaşlarımız, belediyenin içindeler, ne olduğunu gayet iyi biliyorlar. İkincisi de partililerimiz. Partililerimizin, onun bunun yalanlarına hemen inanma hakkı yok, hele böyle bir zamanda… CHP üzerinde bu kadar haksız eleştiriler varken ve sanki bu ülkedeki her sorunun arkasında biz varmışız gibi saçma sapan bir algı çalışması yürütülürken bu partiye sahip çıkmak zorundalar” dedi.

Tedbir kararına dava açtık

SGK ve vergi borçları nedeniyle belediye mallarına tedbir konulması hususunu yargıya taşıdıklarını dile getiren Başkan Tugay, “Tedbir hala duruyor.  Dava açtık, sonuçlanmasını bekliyoruz. Normalde, alacağının 2 katı kadar değerde tedbir koyma hakları varken, hesapsızca belki 10 katı, 50 katı değerde sahip olduğumuz her şeye tedbir konuldu. Bu da hukuki değil” ifadelerini kullandı.

Özeleştiri yapmak zorundayız

Partinin sürekli ‘değişim tartışmaları’ ile gündeme gelmesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başkan Tugay, “Şunu bütün CHP’liler, CHP’ye gönül veren tüm seçmenler bilmeli, bir kardeşleri, bir yoldaşları, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, Atatürk’ün çizgisinde bir insan olarak söylüyorum; CHP’nin genel iradesi, Türkiye ile ilgili sorunlara nasıl çözüm getirebiliriz yönünde çalışıyor. Zannedildiği gibi herkes kendi koltuğunun derdinde değil. Hepimiz son genel seçimi kazanamamaktan dolayı çok üzgünüz. Asla bu sonuçtan mutlu değiliz. Gerçek CHP’liler böyle bir şeyden asla mutlu olamaz. Sonuç neden beklediğimiz şekilde olmadı, bunun nedenleri neler diye bir özeleştiri yapmak durumundayız. Bunu genel başkanımız da yapmalı, partimizin tüm kademeleri de üyeler de yapmalı” diye konuştu.

Kim ne kadar mücadele etti?

Başkan Tugay, ‘Sizce partide değişime ihtiyaç var mı? Eğer varsa, nasıl bir değişim gerekli?’ sorularını da şöyle yanıtladı: “Kim hata yaptıysa, o, hatasını düzeltsin ve tekrar aynı hatayı yapmasın. Değişim budur. Değişim lafı edenler, genel başkanın değişiminden, partinin üst yönetiminin değişiminden bahsediyorlar. Ama gerçekten bütün hata, genel başkanın ya da partinin üst yönetiminin mi? Bu konuda samimi olarak aynayı kendimize tutarak bakabilir miyiz lütfen! Bütün üyelerimiz acaba yapmaları gereken çalışmayı yaptı mı? Herkes sahada mıydı? Ulaşılması gereken herkese ulaştılar mı? Bugün bütün halk kitlelerine erişebiliyor muyuz? Bir de şunu belirtmek isterim; bizler adil bir ortamda seçim yapmadık ki… Adil bir ortamda seçim yapıldığını bir Allah’ın kulu söyleyebilir mi? Karşımızda kocaman bir devlet mekanizmasını tüm imkanlarıyla kullanan bir rakip vardı. Sosyal medyayı, medyayı ne kadar adaletsizce kullandıkları görülmüyor mu? Bununla, kim ne kadar mücadele etti? Bu özeleştiriyi yapmayanlar, sadece ‘Genel başkanı değiştirelim’ MYK’yı değiştirelim, bu işler düzelir’ demesinler. Ben burada adaletsiz bir ortamda seçim yaşandığını ve buna rağmen yüzde 48’lik oranda bir başarıya ulaşıldığını kimsenin unutmaması gerektiğini düşünüyorum.”

Kelle istemek zorunda mısınız?

Başkan Tugay, konuyla ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Şu da bilinmeli; Türkiye şu anda çok mu güzel bir tablo yaşıyor? Şu anda yaşanan enflasyon, dövizdeki yükseliş, yaşadığımız binlerce soruna rağmen devletin aciz ve yetersiz kalması… Bunlarda CHP mi suçlu? Bu kadar kolay bir şekilde algı çalışmalarının kurbanı olmak zorunda mısınız? Bu kadar faktörü unutup yeniçerilerin kelle istemesi gibi kelle istemek zorunda mısınız? Bizim kongrelerimiz, kurultayımızın değerlendirmelerin yapılacağı yerdir. O yüzden kimse çıkıp da televizyonlarda, sosyal medyada anlaşılmaz laflar etmemeli. Hepimizin genel başkanımızla, genel merkezle ilgili eleştireceğimiz şeyler olabilir, ki yüz yüze de konuşabiliyoruz. Ben bunu yaptım, genel başkanımızın yüz yüze görüştüğümde eleştirilerimi söyledim ve bana düşman gibi bakmadı, dinledi. Genel başkanımızdan en sondaki üyeye kadar herkes kendi hatasını, eksiğini sorgulamak zorunda…  Hiçbirimiz ‘Sadece bir insan ya da bir grup insan suçlu, bizim günahımız yok’ diyemeyiz.”

Koltuk hırsı olduğuna inanmıyorum

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na görevde kalmasıyla ilgili yönelen eleştiri okları hakkında da konuşan Başkan Tugay, “Genel başkanımız zaten, ‘İlelebet bu partinin başında kalacağım’ demiyor ki, ‘Ben partiyi güvenli bir limana getirene kadar başında kalacağım’ diyor. Bunu, partinin bölünmemesi, parçalanmaması için söylüyor. Partinin bölünmemesi adına mücadele ettiğine inanıyorum ve haklı buluyorum. Ne kadar büyük bir sorumluluk aldığının farkında olmalı ve kendisini takdir etmeliyiz. Asla koltuk hırsı olduğuna inanmıyorum. Zamanı geldiğinde doğru şekilde doğru ellere partinin yönetimin devredilmesi için üzerine düşeni yapacağına adım gibi eminim. Ama şu dönemde suçun sadece genel başkanda olduğunu ima ederek, ‘değişim, dönüşüm’ demek, hele hele saçma sapan şekilde koltuk fırlatma gibi hareketlere yönlenmek adil değil. Ahlaki de bulmuyorum” ifadelerini kullandı.

Kurultay sonraya bırakılmalı

Parti içi konuların yerel seçimi olumsuz etkilememesi gerektiğini söyleyen Başkan Tugay, “Şu an mahalle delege seçimlerini yapıyoruz, daha sonra ilçe kongrelerini, ardından il kongrelerini yapacağız ve kurultay yapabilir aşamasına geleceğiz. O aşamaya geldiğimizde de yerel seçimlere çok kısa bir süre kalmış olacak. Ve bu durumda biz kamuoyunun karşısına, parti içi konuları tartışan bir parti olarak çıkacağız. Bir tarafta ülke inanılmaz ağır problemlerle karşı karşıyayken herkesin sahada deli gibi çalışması lazım. Biz bu halka sahip çıkmak zorundayız.  İnsanların bize ihtiyacı var, bizden görmeleri gereken şey birlik, beraberlik ve çalışma… Kurultayı yerel seçimden sonra yapsak ne olur yani? Bir tarafta problemler içinde boğulmuş bir ülke var, diğer taraftan ‘parti içi iktidar mücadelesi yapan bir parti var’ gibi bir görüntü ortaya çıkabilir. İhtiyacımız olan şey birlik ve beraberlik… CHP olmazsa asıl o zaman bu ülke felaketi yaşar” dedi.

Soyer'in bildirisi için ne dedi?

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in değişim bildirisiyle ilgili görüşlerinin sorulması üzerine Başkan Tugay, “Tunç başkan ideolojik bir tanım yaptı; partimizin solda, sosyal demokrat değerlere sahip çıkarak siyaset yapması gerektiğini savundu. Tabi ki saygı duyuyorum ve bende tam olarak o görüşteyim. Ama açıkçası ülkemizin içinde bulunduğu sosyolojik faktörleri göz ardı edemeyiz. Ben şuna inanıyorum; Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşlarının, çok hassas olduğu bazı değerler var ve içinde yaşadığı sorunlar var. Bu hassas olduğu değerlerle ilgili herhangi bir tartışma içine girildiğinde bu değerler her şeyden daha çok ön plana çıkıyor. Bunlara saygı göstermemiz gerekiyor. Ama diğer taraftan insanlarımıza yaşatılan ağır problemler var, bu ağır problemlerin çözümü için de gerçek bir sosyal devlete, sosyal demokrasiye ihtiyacımız olduğu bir gerçek…Aslında ikisi birbirini tamamlayan şeyler… Sadece, bireysel hak ve özgürlüklerin asla kaybedilmemesi, adaletin ve hukuk devletinin korunması her şeyin zemini… Bunu unutmadan, insanlara bunu anlatarak ilerlememiz lazım” açıklamalarında bulundu.

Asla baskı yapmıyorum

Başkan Tugay, parti içi yarışın ilk ayağı olan mahalle delege seçimlerine müdahil olup olmadığına yönelik ise şunları söyledi: “Önce ‘müdahil’ kelimesinin içeriğini konuşmamız lazım. Fikir belirtiyor muyum? Evet, belirtiyorum. Önerilerde bulunuyor muyum? Bana sorulduğunda bazı önerilerde bulunduğum da doğrudur. Ama asla ve asla kimsenin üzerinde, belediyenin imkanlarını kullanarak ne bir baskı ne bir avantaj sağlamıyorum. Böyle bir şeye yeltenmeden bir partili olarak görüşümü belirten ve bazen önerilerde bulunan bir pozisyonda duruyorum. Katı bir tutumum yok. Şunu da söyleyeyim; demokratik bir anlayış çerçevesinde çok sesliliği sağlıklı buluyorum.”

İftira atanları kınıyorum

“Rahatsız olduğum ve kınadığım şey” diyerek açıklamalarına devam eden Başkan Tugay, “Bazı insanlar oturdukları yerden telefonlar açarak ya da birebir sohbetlerde yalan söylüyorlar, iftira ediyorlar. Bazen beni ve bana yakın arkadaşlarımızı buna konu ediyorlar. Yalan ve iftirayı, yani iktidarın yaptığı taktiği; şu an CHP içinde yapanlar var. O yüzden, partililerimize söylüyorum, lütfen kendilerine söylenen her yalana inanmasınlar. Neticede, kongremizde birlik ve beraberlik yaşayacağımıza inanıyorum. Bu dönem zaten hepimizin birlik ve beraberlik içerisinde olması gereken bir dönem… Ayrışmalar doğru değil. Fikir ayrılıkları normal ama iftira atanlar hain ve kınanması gereken kişiler. Başka bir delege listesinde olup da ‘Sen oradan buraya geç, bunun karşılığında ben sana şunu vaat ediyorum’ dediğim bir tane insan bulamazsınız!” dedi.

Şu an aklımda olan bir isim yok

İlçe başkanlığı için aday olarak destekleyeceği bir isim olup olmayacağı sorusu üzerine Başkan Tugay, şu ifadeleri kullandı: “İlçe başkanlığı için şu an aklımda olan hiçbir isim yok. Arkadaşlarımıza da delege seçimleri tamamlanmadan hiçbirimiz ilçe başkanı adayı telaffuz etmeyelim diyorum. Ama kongre aşaması geldiğinde, kimlerin aday olmak istediği, aday olduğu konuşulacaktır. Burada benim kendi adıma daha doğru bulduğum biri olursa onu tabi ki destekleyeceğim. Ancak, aynı mahalle seçimlerinde olduğu gibi gayri ahlaki tavır içine girmeden, sadece bir parti üyesi olarak bunu yapacağım. Baskın olarak ben bu ismi öneriyorum demeyi düşünmüyorum. Sadece şunu sağlamamız lazım; parti örgütünün arkasında birlik, beraberlik içerisinde duracağı bir ilçe başkanı seçmeliyiz.”

Sandık sorusuna yanıt

Başkan Tugay, ‘Kongre öncesinde ilçe başkan adaylığı için sandık konulabilir mi?’ sorusuna ise, “Bu benim aklımdan geçen önerilerden biri ama bunu dile getirmek için henüz erken… Önce mahalle delege seçimlerini tamamlamamız lazım. Ama doğru adayı bulmamız bu yöntemle olacaksa bunu gerçekten deneyebiliriz” yanıtını verdi.  

Ali Engin cevaplasın

Narlıdere Belediye Başkanı CHP’li Ali Engin ve ekibinin Karşıyaka’daki delege seçimlerine müdahil olduğu yönündeki iddiaların sorulması üzerine Başkan Tugay, “Bu soruyu Sayın Ali Engin cevaplasın. Ben susma hakkımı kullanıyorum” dedi.

İkinci dönem için aday olacak mı?

Yeni dönem aday olup olmayacağı hakkında da açıklamalarda bulunan Başkan Tugay, “Açık söyleyeyim, bilmiyorum. Aday olup olmayacağıma dair de bir cümle kurmak istemiyorum. Şu anda benim odaklandığım şey Türkiye’de CHP’nin başarısı… Parti eğer takdir eder ve beni yeniden aday gösterirse onur duyarım ve görevimi yerine getiririm. Bu soruyu düşünmek ve cevabını vermek dahi istemiyorum. Ama şunu da söyleyeyim; belediye başkanı onurdur. Belediye başkanı deneyimini sağladıktan sonra bir şeyler başarma şansınız daha fazladır. Ben şu anda Karşıyaka’nın sorunlarına daha fazla hakim insanlardan biriyim ve önümüzdeki günler, aylar, yıllarla ilgili aklımda olan pek çok proje vardır. Kadromuzu tanıyorum. Dolayısıyla, başarıyla yapabileceğimi biliyorum ama bunu partinin takdirine bırakacağım. Nasıl uygun görüyorlarsa onu kabul edeceğim. Benim için esas olan ülkemiz, İzmir’imiz, ülkemiz, insanlarımız… Kendimi bu ülkeye gönülden bağlı bir insan olarak tanımlıyorum, o noktada bana ne zaman hangi görev verilirse yapmaya hazırım” diye konuştu.

Gizem TABAN

Muhabir/Politika haberleri/izgazete.net

Editör: Özlem Çimen Durmaz