TUGAY CAN / İZ GAZETE - Sağanak yağışa rağmen yoğun katılımın gerçekleştiği basın açıklamasında yaşanan ekonomik krizin faturasının emekçilere kesildiği, halkın alım gücü düşerken, işyerlerinin de kapandığı ve ekonomik krizin her geçen gün insanların hayatını etkilediğine dikkat çekildi.

Basın açıklamasını okuyan TMMOB MYK üyesi Ayşegül Akıncı Yüksel, basın açıklaması öncesinde üç yıl önce Diyarbakır’ın Sur ilçesinde uğradığı silahlı saldırı sonrasında hayatını kaybeden Tahir Elçi’yi de andı.

TÜİK verilerinden örnekler veren Yüksel, Bakanlar Kurulu tarafından başlatılan ‘Enflasyon İle Topyekün Mücadele’ kampanyasının başarısız olduğunu ve enflasyonun geride kalan 15 yılını en yüksek düzeyinde olduğunu söyledi. Yüksel, ayrıca TÜİK tarafından açıklanan verilere göre ülke ekonomisinin hızla durgunluğa sürüklendiğinin altını çizdi.

Yüksel, “Yanlış ekonomi politikalarıyla ülkeyi bu duruma sürükleyen yöneticilerin kriz karşısındaki tutumu, krizin toplumsal sonuçlarını daha da derinleştirmektedir. Uzun süre varlığı inkar edilen bu kriz karşısında siyasal iktidarın çözüm önerisi, ekonominin küçültülerek krizin bedelini emeğiyle geçinen yoksul kesimlere ödetmek olmuştur. Temel ihtiyaç maddelerinin fiyatları, vergiler ve kredi maliyetleri artarken, yoksul kesimlere sağlanan sosyal yardımlar, burslar ve sağlık yardımları giderek azaltılmaktadır. Kriz gerekçesiyle insanlar işsiz bırakılmakta, ücretler baskı altına alınmaktadır. Ülkemiz, sadece parası olanın para kazanabildiği bir rant ekonomisine mahkum edilmektedir.” ifadelerini kullandı.

‘ÜLKEYİ YÖNETENLER LÜKS İÇERİSİNDE YAŞARKEN…’

İktidarın ‘savurganlık’ ve ‘yolsuzluk’ içerisinde yaşadığının altını çizen Yüksel, “AKP’li Belediyelere kadar uzanan bu savurganlık ve yolsuzluklar, Sayıştay Raporlarında açık biçimde tespit edilmiştir. Halkı tasarrufa çağıran yöneticiler, büyük bir şatafat içerisinde yaşamaya devam etmektedir. Ülkeyi yönetenler lüks içerisinde yaşarken, halkın yoksulluğa mahkum edilmesini kabul etmiyoruz. Krizin bedelinin emekçilere ve yoksullara ödetilmesine hayır diyoruz!” diye konuştu.

Yaşanan ekonomik krizden en fazla etkilenen kesimler arasında Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları da yer aldığını söyleyen Yüksel, “Gerek kamuda, gerek özel sektörde her türlü mühendislik, mimarlık ve şehir planlama hizmetlerini, planlama, projelendirme, uygulama ve denetleme işlerini yürüten tüm meslektaşlarımız krizden olumsuz biçimde etkilenmektedir.” dedi. Yüksel, “Meslektaşlarımız, ülkemizdeki kriz ortamının yarattığı pahalılık, geçim sıkıntısı ve borçlanma gibi ortak sorunlardan etkilendiği gibi, mesleğimize özgü sorunlarla da boğuşmak zorunda kalmaktadır.” diye konuştu.

Yüksel sözlerini şöyle sürdürdü;

“Kamuda çalışan arkadaşlarımız siyasi baskı ve sürgün tehdidi altında, düşük ücret, kadro sorunu, özlük haklarının ihlal edilmesi, düşük ek göstergeler gibi birçok sorun ile yüz yüzedir. Güvencesiz-sözleşmeli istihdam modellerine yönelme, atamalarda liyakatin ortadan kalkması ve nihayet hukuksuz-keyfi ihraçlar gibi nedenlerle kamudaki teknik personelin iş yükü artarken, iş riski de giderek büyümektedir. Özel sektörde çalışan meslektaşlarımızın tamamına yakını yatırımların durması, projelerin iptal edilmesi, reel sektörün tıkanması gibi sorunlardan etkilenmiştir. İşsizlik, esnek çalışma, güvencesizlik, sağlıksız çalışma koşulları ve reel ücret kaybı gibi sorunlar özel sektörde çalışan tüm meslektaşlarımızı tehdit etmektedir.”

‘ANAYASA’NIN VERDİĞİ SORUMLULUK BİLİNCİYLE KRİZ KARŞISINDA EMEĞİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ’

TMMOB’un mühendis, mimar ve şehir plancılarının mesleki-demokratik kitle örgütü olduğuna vurgu yapan Yüksel; TMMOB’un kuruluş amaçları arasında, mesleki etkinliklerini kolaylaştırmak ve mesleki çıkarları ülke çıkarları doğrultusunda koruyup geliştirmek bulunduğunu söyledi. Yüksel sözlerini şöyle tamamladı;

“TMMOB örgütlülüğü olarak bizler, Anayasa’nın bizlere verdiği özel sorumluluk ve yetkilerin bilinciyle, kriz karşısında emeğimize, mesleğimize ve haklarımıza sahip çıkacağız. Meslektaşlarımızın ekonomik kriz altında ezilmesine izin vermeyeceğiz.”

Editör: Haber Merkezi