İzmir’de su krizi derinleşiyor. Kentin içme suyu ihtiyacını karşılayan Tahtalı ve Gördes barajları dibi gördü. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin (İzBB) yeni su arayışları da yetersiz kaldı.
Şehir susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya kalırken, İzmir Doğal Yaşam Parkı’na gelen yaklaşık 9 milyon TL’lik su faturası ise dikkat çekti. İzBB tarafından sürekli su tasarrufu çağrıları yapılması ve İZSU’nun tasarruf tedbirleri kapsamında ağustos ayında kentte su kesintileri başlayacağını duyurmasına rağmen Sasalı’da tonlarca su tüketimi yapılması soru işareti yarattı.
İzmir'de su hoyratça kullanılıyor
Konuyla ilgili İz Gazete’ye açıklamalarda bulunan Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, İzmir’de suyun bilinçsizce ve hoyratça kullanıldığını ifade etti. Kuraklıkla ilgili 2020 yılında dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e mektup yazdığını söyleyen Yaşar, “Su konusunda B ve C planlarının yapılması gerektiğini ifade ettim. İzmir’de su çok yanlış kullanılıyor. Çünkü suyu planlayanlar jeoloji mühendisleri ve hidrojeologlar değil. Suyun nasıl kullanılacağına bu meslek gruplarının karar vermesi gerekir. Bunlar olmadığı için su çok bilinçsizce ve hoyratça kullanılıyor” dedi.
Yalnızca seyrettik
Bütün dünyada kuraklıkla ilgili tedbirler alındığını ancak İzmir’de herhangi bir önlem alınmadığını öne süren Yaşar, “Suyun yüzde 25-30’unu Manisa’nın yeraltından çekiyoruz. Her gün ortalama 200-220 bin metreküp gibi bir su çekiyoruz. İzmir’in yeraltından da 100-120 bin metreküp su çekiyoruz. Tahtalı barajı 2010-2020 arası yüzde 80-85 oranında doluydu. Tahtalı Barajı doluyken suyu Tahtalı’dan çekmemiz gerekiyordu. O kadar uyardık; kuyuları rahat bırakın dedik. Bütün dünyada kuraklıkla ilgili tedbirler alınmaya başlandı; çim dikmek, çim sulamak, havuz doldurmak yasak. Çok su isteyen bitkilerin yetiştirilmesi yasak. Bunun gibi bir sürü önlem aldılar. Ama biz hiçbir şey yapmadık, yalnızca seyrettik. Çünkü İZSU’nun yönetiminde suyun nasıl kullanılacağını bilen hiç kimse yok. Hepsi sudan çok uzak” yorumunu yaptı.
Yağmurlar gelse de barajlar dolmaz
Prof. Dr. Doğan Yaşar, Gördes Barajı’ndaki suyun tamamen çekildiğini hatırlatarak, “Zaten yanlış yapılan bir barajdı. Çok büyük bir baraj ama su tutamıyor. Dolayısıyla bir işe yaramıyor” dedi. Belediye yöneticilerinin yeraltı sularına çok güvendiğini ifade eden Yaşar, “Ama yeraltı suları da sonsuz değil. Şu yaşadığımız olayların hiçbirinin iklim kriziyle bir ilgisi yok. Birinci etmen nüfus artışı. 4 buçuk milyonluk bir kentten söz ediyoruz. Eylül sonunda Tahtalı Barajı’nın sıfırlanacağını öngörüyoruz. Yağmurlar gelse de barajlar dolmaz. Barajların dolması o kadar kolay değil, uzun yıllar ister. Hem Türkiye’de hem İzmir’de bilimsel bir kuraklık var” görüşüne yer verdi.