İZ GAZETE - İz Web TV'de yayınlanan 'Özgür Coşkun ile Sektör' ün İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, soruları cevapladı.
Tuncay Sayılkan, ülkedeki krizin sektörü etkilemesine ve süregelen sorunlara yönelik konuşarak, "Uzun zamandır yapay bir kriz yaşanıyor, siz şu zaman zam yapacağız derseniz üretenler üretimi yavaşlatıyor. Son altı yıldır böyle bir kriz yaşıyoruz. Milyonlarca insanlara bu sıkıntıyı yaşatmak yerine kısa kısa, yavaş yavaş zamlar yaparsanız insanlar üretimi yavaşlatmaz. Aksi takdirde bu faturayı en ağır şekilde vatandaş ödüyor. Başka bir sorun da, biz ilaç bulamıyoruz dediğimizde Ankara'dan böyle bir şey yok diye açıklama yapıyor. Bir meslek grubunu karalamak bu kadar kolay olmamalı. Benim meslektaşlarım bir tane ilacı bulmamak için günlerce uğraşıyor, telefonlar ediyor, arayıp soruyorlar. Ben bilirim, benim yaptığım doğrudur anlayışı bizi bu noktaya getiriyor" diye konuştu.
'BU İLAÇ BİZDE YOK DEMEK ZOR BİR DURUM'
İthal ilaç sorunlarına yönelik konuşan Sayılkan, "Bu ülkenin vatandaşı ve sağlıkçısı olarak ilacın bulunmamasına çok önemsiyorum. Bir vatandaşın ailesi ya da kendisi için o ilacın reçetesini uzattığında bu ilaç bizde yok demek çok kötü bir durum. Kur konusunda bir anlaşmaya varılmalı, zaten herkes bu konuda üzerine düşeni yapacaktır. Müthiş otobanlar, alt geçişler, üst geçitler yapmak güzel ama oradan biraz arttırıp ilaca yatırım yapmak çok önemli. Yoksa onun dışındaki hizmetler çok da anlam kazanmıyor" dedi.
'VATANDAŞTAN MUAYENE ÜCRETİ ALINMAMALI'
Sayılkan, "Bugün baktığınızda Türkiye'de sağlık hizmeti alan bir vatandaş sağlık hizmetinin önemli bir bölümünü cebinden ödüyor. Bize zaten öfkeli gelip, bir de ilaç için bilgisayar da o rakamları görünce daha çok öfkeleniyor. Bence muayene ücretlerinin bu kadar yüksek olması ülkenin gerçekleriyle uyuşmuyor. Asgari ücretin, açlık sınırının kaç para olduğunu bildiğimiz yerde, muayene ücretleri yüksek fiyatlar ödeniyorsa vatandaş o parayı cebinden çıkaramıyor, mahçup oluyor, ilaç alamıyorlar. Bana sorarsanız muayene parası hiç alınmamalı, muayene ücretleri adı altında alınan para zaten enteresan bir para. Eğer ki bir sosyal devletten bahsediyorsak, muayene ücreti diye bir paranın hiç alınmaması lazım" dedi.
'TİCARETİ BU İŞİN DIŞINDA TUTMAK LAZIM'
Meslekte belli başlı sorunlara değinen Tuncay Sayılkan, "İlk soruna değinirsek artık eczacılık fakültesi olarak 53. fakülte açılmış. Trajikomik olan kısmı bazı fakültelerin laboratuvarı yok, akademisyen yok, sonra buraya çocukları alıp, yıllarca okutuyorlar. Beş yılın sonunda çocuklar çalışacak iş bulamıyor çünkü bu kadar mezunu karşılayacak istidham şansımız yok.
Diğer önemli sorunlardan biri ilaçların bir kısmına ilaç değilmiş gibi Tarım Bakanlığı'ndan ruhsat verilip sağda solda satılması. Bitkisel ilaç altında satılan birtakım ilaçlar insanların hayatını tehlikeye atar. Hatırlarsanız, zamanında zayıflama çayı yüzünden insanlar hayatını kaybetmişti. İnternet ortamında yemek, kıyafet ya da herhangi bir şeyin siparişini verebilirsiniz ama ilaç sektörü onlardan biri değil. Kulağa hoş gelen sloganlarla bu toplumun insanlarının sağlığını bozmamalısınız. Alacağınız para insan hayatıyla karşılaştırılamaz çünkü. Ticareti bu işin dışında tutmak lazım" dedi.
