İZ GAZETE-  1994 Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı Eylem Programı'nda herkesin yeterli standartlarda yaşama hakkı içinde su ve sağlığın korunmasının yer aldığını anımsatan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'un  28 Haziran 2010 tarihli kararı ile temiz içme suyu ve sanitasyonun insan hakkı olarak tanındığını belirtti.

ÖLÜME NEDEN OLAN SU KİRLİLİĞİ ZEHİRLENMESİ

Geçmiş yıllarda Uşak Eşme ve Ordu’da yaşanan içme suyundan zehirlenmelerin bir örneğinin Bolu ili Çaydurt Yuva Köyü’nde yaşandığını belirten HDP'li Kemalbay, "Zehirlenmelerin ilk olarak 16 Temmuz tarihinde görüldüğü Yuva Köyü’nde Bolu Valiliği’nin yaptığı açıklamaya göre çoğu çocuk olmak üzere içme suyundan zehirlenen ve hastaneye kaldırılan 141 kişiden 53'ünün tedavisinin sürdüğü bildirilirken sudan etkilenme şikayetiyle hastaneye başvuran Eyüp Ertem yaşamını yitirmiştir" bilgisini paylaştı.

ZEHİRLENME VE SONUÇLARI 

Etkilerinin ilk çocuklarda görüldüğü zehirlenmenin, kısa sürede tüm köye yayıldığı, hastane tetkiklerinde; suyun içinde bakteri bulunduğu, karın ağrısı, mide bulantısı ve kanlı ishal görüldüğü tespit edildiğini kaydeden Kemalbay, "Çocuklarda bağırsak enfeksiyonu, bazı hastalarda kanlı ishalle ortaya çıkan, anemi ve akut böbrek yetmezliği ile seyreden Hemolitik Üremik Sendrom tanısına ulaşıldığı bilgileri basında yer almıştır. Öte yandan, hastalığın çevreye bırakılan hayvansal atıkların yağışlardan sonra su kaynaklarına karışması nedeniyle ortaya çıktığı da düşünülürken aynı zamanda Yuva Köyü’nde bulunan çimento fabrikası atıklarının da su kaynağına karıştığı iddialar arasında yer almaktadır" dedi. 

SU KİRLİLİĞİ İNCELENMEMİŞ

Konuyla ilgili Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı'nın verdiği bilgileri de aktaran Kemalbay, suyun köye yakın bir orman kaynağından alındığını, kaynakla ilgili inceleme ve kontrollerin yapılmadığını, şebeke borularının eski ve paslı olmasının yanı sıra, kaynağın çevresinin de kirlenmeye karşı  korunmadığını dile getirdiğini, zehirlenme vakalarının ortaya çıkmadan sorunun tespit edilip çözülene kadar gerekli önlemlerin alınmasıyla ilgili açıklamasına dikkat çekti.

MELEN ÇAYI UYARISI 

Çevre odasının, Bolu ve Kırıkkale su yönetimlerinin halk sağlığını umursamadığı, kaynakların kirlenmesine kayıtsız kaldığını, sorunun yakın gelecekte diğer yerleşimleri de tehdit edeceği uyarılarını paylaşan Kemalbay, İstanbul'u işaret ederek, "Günde 400 ton katı atık üreten Düzce’nin, çöp süzüntü sularının Melen çayı kenarında olduğunu, Melen’den İstanbul’a günlük 700 bin ile 1 buçuk milyon metreküp su geldiği ve  çöpün zehirli sularının  İstanbul sularına karışabileceğini, Bolu'daki olayın aynısının, hatta daha vahiminin pek çok yerleşim yeri, il için benzer sorunlar, tehlikelerin bulunduğunu belirtmiştir" ifadelerini kullandı.

SU KİRLİLİĞİ ÖLÜMLERİ KABUL EDİLEMEZ

Mevzuata göre temiz ve güvenli suyu sağlama, atık su sorununu çözme işlerini Bolu İl Özel İdaresi Su ve Kanal Hizmetleri Müdürlüğünün hizmet alanında olduğunu belirten HDP'li Kemalbay, Covid-19 pandemisi ile temiz suya erişimin önemine değindi. Kemalbay, su kaynaklı kirleticiler yüzünden insanların hastalanması, zehirlenmesi ve hayatını kaybetmesinin kabul edilemez olduğunu vurguladı. 

ZEHİRLENENLERİN DURUMU NEDİR?

Konuyu Meclis gündemine taşıyan Kemalbay, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya şu soruları yöneltti: 

Zehirlenme sebebiyle hastanede tedavi gören hastaların sağlık durumu hakkında bilginiz bulunmakta mıdır? Bulunmakta ise kaç hasta yoğun bakımda tedavi görmektedir? Kaçı yaşamını yitirmiştir? 

Bolu ili Çaydurt Yuva Köyü’nde yaşanan su zehirlenmesi olarak tarif edilen sağlık sorununun bilimsel, tıbbi açıklaması nedir? Zehirlenmeye etken olan madde, maddeler nereden gelmiştir, kaynağı nedir? Nasıl bertaraf edilecektir? 

Yuva Köyü’nde bulunan çimento fabrikasının atıklarının da su kaynağına karıştığı iddiaları araştırılmış mıdır? Araştırıldı ise sonucu nedir?  

Bolu ili Çaydurt Yuva Köyü su depoları en son hangi tarihte denetlenmiştir?

Şebekede çatlak veya sızıntı olup olmadığı araştırılmış mıdır? Araştırıldı ise sonucu ne olmuştur?  

Bolu ili Çaydurt Yuva Köyü su depoları denetlendiğinde; su deposunun koruma alanının yeterli olup olmadığına, su ile temas eden yüzeyin uygunluğuna, sabit merdivene, depo içinin temizliğine, havalandırma bacasının varlığına, haşere ve kemirgen girişini engelleme durumuna, kapı-pencere güvenliğinin yeterliliğine, klorlama cihazının uygun çalışıp çalışmadığına bakıldığına dair düzenlenmiş bir rapor bulunmakta mıdır? Bulunmakta ise bu raporun kamuoyu ile paylaşılması düşünülmekte midir?

Köye yakın bir orman alandaki kaynaktan alınan suyun kaynağının denetlenmediği ve zaman içinde kirlendiği, ayrıca kaynaktan köydeki evlere suyu dağıtan boruların çok eski ve paslı olduğu, kaynağın çevresinin de kirlenmeye karşı korunmadığı iddiaları doğru mudur? 

Bolu’daki tespit edilen vakaların İl Sağlık Müdürlüğü’ne bildirimi anında yapılmış mıdır?

Bolu İl Sağlık Müdürlüğü ilk vakanın tespitinden kaç gün sonra köye gitmiştir?

İlk vakanın tespitinden kaç gün sonra su deposu ve şebeke suyu ile gıdalardan numuneler alınmıştır? Alınan numunelerin zehirlenme olayının üzerinden bir haftayı aşkın bir süre geçmesine rağmen halen sonuçlarının alınamamasının nedeni nedir? 

Su deposundaki bakiye klor ölçümü ilk vakadan kaç gün sonra yapılmıştır? Sonuç ne olmuştur?

Yuva Köyü Çevresinde bulunan sularda da analiz yapılmış mıdır? 

Bilim insanları tarafından içme suyu kaynaklarının mikro kirleticilerin sağlık etkilerinden korunmasına yönelik üretilen çözüm yollarından neden yararlanılmamaktadır? 

Su ve gıdadan alınan numune tahlil sonuçlarının kamuoyu ile paylaşılması düşünülmekte midir? 

Bolu Belediyesi belde halkının esenlik ve sağlığı için gereken önlemleri neden almamıştır? 

Halk sağlığını yaşam ve hastalıkla tehdit eden benzer durumların   tekrar yaşanmaması için   bölgede ne gibi önlemler alınması düşünülmektedir?

Bolu Belediyesi’nin anayasayı çiğneyerek bir insan hakkı olan su hakkını ihlal etmesi, ayrımcı, ırkçı karar ile mültecilere fahiş su tarifesi uygulamasına geçmesine dair bir çalışmanız var mıdır? Türkiye’de yaşayan her bireyin eşit bir şekilde sağlıklı suya erişim hakkı sağlanacak mıdır? 

Editör: Haber Merkezi