CENGİZ ALDEMİR / İZ GAZETE- Adalet Bakanlığı tarafından, ’ Yargı Reformu Strateji Belgesi’ kapsamında hazırlanan ilk paket bütün partilere gönderildi. 15 kanunda değişiklik öngören 38 maddelik pakette uzun tutukluluk sürelerinin kısaltılması, yargılamanın daha da hızlandırılması, istinaf mahkemesi kararlarına Yargıtay denetimi, hukuk alanında mesleklere giriş sınavı, avukatlara yeşil pasaport ve KHK ile ihraç edilmiş ama hakkında soruşturma olmayıp beraat edenlere İçişleri Bakanlığı onayı ile pasaportlarının iadesi gibi düzenlemeler yer alıyor. Taslak metin parti gruplarının değerlendirmesinin ardından, bu hafta TBMM Başkanlığı’na sunulacak. AKP hazırlanan teklifi, Perşembe günü Adalet Komisyonu’nda görüşülmesini ve hemen ardından Genel Kurul’a getirerek hızla yasalaşmasını planlıyor.
‘AF İSTEĞİ YİNE YOK’
MHP’nin daha önce meclise sunduğu ve 5 yıl şartlı ceza indirimini öngören teklifine yine yer verilmedi. AKP yetkilileri toplumda büyük beklentiye yol açan bu konunun mutabakatla ele alınması gerektiğini, bir sonraki yargı paketinde bu yönde bir düzenleme yapılabileceğini açıkladı.
Meclisin yeni yasama dönemine başlamasının ardından AKP döneminde hukuk dışı uygulamaların devam ettiğini kaydeden CHP’li Murat Bakan, "Aylardır beklenen Yargı Reformu Paketi meclise sunuldu. Ancak üzülerek söylemeliyim ki siyasallaşan yargının hukuk dışı uygulamaları fiilen devam ederken gerekçesinde büyük lafların edildiği bu ‘Yargı Reformu’ndan hak, hukuk, adalet ve özgürlük çıkacağına inanmıyorum“ dedi.
Yargının bağımsız olması için yasal düzenlemelerin öncelikleri olduğunu belirten Bakan,bunun için de yargıdaki tarikat, cemaat örgütlenmelerinin ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.
‘REFORM PAKETİ YOK’
Hakim, savcı atamalarında tarikat ve cemaat kadrolaşmasına dikkat çeken Bakan, “Bizler bugün, tayin ve terfilerde, atamalarda liyakatten değil ‘bu hakim şu tarikatten’, ‘bu savcı öteki gruptanmış’ diye konuşuyorsak, burada hukuktan, adaletten, reformdan konuşamayız. Adalet Bakanı ile Pelikancılar arasındaki savaşı görüyoruz, izliyoruz. Adına ‘Yargı Reformu’ dediler ama içinde bir ‘reform’ maalesef yok. Örneğin, uzun tutukluluk sürelerini ‘bir cezalandırma yöntemi’ olmaktan çıkaracaklarını belirtiyorlar. Ancak zaten tutuklama ‘istisnai’ ve ‘en son başvurulacak bir tedbir’dir. Bunu bir reform olarak sunmak hangi aklın ürünüdür anlamak zor. AKP kendi hukuksuzluğunu hukuk edinmese, yargı üzerindeki sopasını çekse, kanunlarımızı ve teamüllerimizi uygulasa, zaten ‘reform’ dedikleri konulara dair ortada bir problem kalmayacak. “ diye konuştu. Paketteki en kritik ‘değişiklikler’ birisinin TMK 7’deki değişiklik olduğunu kaydeden Bakan şöyle konuştu: “TMK’nın 7. fıkrası propaganda suçlarını düzenleyen bir madde. Bu maddeye ‘Haber verme sınırlarını aşmayan veya eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları’ suç sayılmayacak. Ancak bir açıklamanın haber verme sınırlarında olup olmadığını veya eleştiri amacıyla olup olmadığını yargı içinde yapılaşan hangi ‘grup’ belirleyecek? Sormak gerekiyor…Öte yandan bu paketin bir başlangıç olduğu ve devamında ikinci ve belki üçüncü yargı paketlerinin geleceği de konuşuluyor. Biliyorsunuz AKP ile ittifak halinde olan MHP’nin bu pakete yönelik ciddi eleştirileri var. MHP’nin gönlünün ikinci paketle alınacağı konuşuluyor.Paket ile ilgili daha detaylı değerlendirmelerimizi hem komisyonda, hem Genel Kurul’da paylaşacağız. Ancak şunu unutmamak gerekiyor; iyi kanunlar kötü uygulayıcılar elinde kötü kanun, kötü kanunlar iyi uygulayıcılar elinde iyi kanunlar olur. Önce zihniyetin değişmesi gerekiyor, yoksa onun adı ‘reform’ olmaz."
