İZ GAZETE- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, ODA TV’ye konuştu ve kritik açıklamalarda bulundu.
‘İzmir nasılsa CHP’nin’ rahatlığını asla taşımadığını ifade eden Tunç Soyer, “Bu bize çok ağır sorumluluk yüklüyor, bunun üzerine çıkabilme sorumluluğu. Aslında bu büyük bir yük. Diyelim ki İzmir’i MHP’den alsaydık çok daha huzurlu, çok daha gevşek olabilirdik. Şimdi ise çok daha başarılı olmak mecburiyetindeyiz” dedi.
‘BU BENİM İÇİN KOLTUK MESELESİ DEĞİL’
Siyasi hedefi hakkında konuşan Tunç Soyer,“Benim için ne zirve, ne bir yol. Benim için koltuk bir hedef değil. Benim Türkiye için söylemek istediklerim var ve bu nu söylemeye devam edeceğim. Bu benim için koltuk meselesi değil, bir yolculuk ve bu yolculukta nereye gitmek gerekiyorsa oraya gitmeye devam edeceğim. Ben bu güzel coğrafyanın, vatanın çok daha güzel şeyleri hak ettiğini düşünüyorum ve bunun için elimden geleni yapmaya devam edeceğim” dedi.
‘MECLİSTEN BİRİ SEÇİLMELİ’
“Bir gün benim yerime de kayyum atanır korkunuz var mı” sorusunu Soyer şu ifadelerle cevapladı:
“Korku yok ama Türkiye’de yaşıyoruz. Türkiye’de herkesin bu ihtimale açık olması lazım, kimse muaf değil. Giderek otoriterleşen bir rejimde yaşıyorsanız bir gün sizin de kapınızın çalacağı ihtimaline açık olmalısınız. Ama kayyum meselesi Türkiye’nin en ciddi meselelerinden biri bence. Kanun çıkarabilirsiniz ama her kanun meşru değil, meşrutiyet köklerden beslenir. O köklerde cumhuriyet, demokrasi, Mustafa Kemal Atatürk’tür. Bir belediye başkanı herhangi bir şekilde görevden ayrılırsa, o koltuk bir şekilde boş kalırsa meclisten birinin seçilmesi gerekir. Bu antidemokratik uygulamanın bir an önce son bulmasını diliyorum. Bunun yayılacağına dair bir eğilim de var. Bunu doğru bulmuyorum.”
Tunç Soyer, FETÖ terör örgütü hakkında konuşarak, “Tamamen komplo üzerine kurulu, tamamen hukuk dışı üzerine kurul bir yapı. Türkiye’ye çok zararlar verdi, çok kişinin canını yaktı, Türkiye’nin kuyusunu kazdı. Ne zaman tam temizlenir bilmiyorum ama tam olarak temizlenmesini diliyorum” ifadelerini kullandı.
‘ZERRE GELİŞME OLMADI’
Geçtiğimiz aylarda 29 belediye başkanının toplanarak cumhurbaşkanı Erdoğan ile toplantı yapılmasından bu yana hiçbir şey değişmediğini ifade eden Soyer, “Hiçbir şey değişmedi maalesef, çok büyük umutlarla gitmiştik ama talep ettiklerimizin hiçbiri gerçekleşmedi. Son derece değerli bir toplantıydı ama talep ettiklerimizle, istediklerimizle ilgili zerre gelişme olmadı. Bu çok üzücü” dedi.
‘AYAKÜSTÜ SÖYLEDİĞİM BİR CÜMLEYDİ’
Zorlu Konak gökdelen projesi hakkında konuşan Soyer, “Zaten sorumluluk alanımda yetkim dahilinde olmayan bir konu. Ayaküstü söylediğim ‘yatırımcıyı küstürmemek lazım’ cümlesi seçilerek medyaya konuldu. Bana herhangi bir hukuki başvuru imkanı kalmamış, süreçleri tamamlanmış bir durummuş gibi tarif edilmişti. Hukuki sürecin başlayabileceğini ve Kadifekale’nin siluetini bozacağını öğrendikten sonra kararımızı aldık” dedi.
‘KARDEŞİMİN VAKFI DİYE BİR ŞEY YOK’
Medyada yer alan kardeşinin vakfına para aktarıyor iddialarına yönelik Soyer şöyle konuştu:
“Bu tür dedikodular ve iftiralar yorucu ve üzücü. Böyle bir şey yok, kardeşimin vakfı diye bir şey yok. Bu bir İzmir vakfı, İzmir’de pek çok kurumun içinde yer aldığı bir vakıf ve kardeşim orada gönüllülük esasıyla çalışıyordu. İzmir vakfı üzerine düşen işleri yaparken biz bu vakfı büyütelim ve büyükşehir belediyesi bu vakfa daha çok para aktarsın. Bu parayı aktarmamızın sebebi aynı zamanda o vakfın içinde bulunan kurumlar arasında paranın denetlenmesi ve kontrol edilebilmesi içindi.”
‘EMPERYALİZM TOPLA TÜFEKLE DEĞİL, TARIMLA GİRİYOR’
Tarım politikalarının önemine değinen Soyer, “Emperyalim topla tüfekle değil, tohumla giriyor artık. Siz kendi toprağınızda yaşarken onlara daha çok ihtiyaç duyuyorsunuz artık. Biz kendi kendine yetebilen yedi ülkeden biriydik, şimdiyse saman ithal eder bir hale geldik. Bu değişebilir mi, elbette. Eğer doğru tarım politikasını uygularsanız bu hikaye değişebilir. Çiftçinin toprağını terk etmesini engellemek zorundayız” dedi.
