Cengiz Aldemir/ANKARA- Savaş ve çatışmaların yoksulluk, açlık ve ölüm getirdiğini vurgulayan CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, Rusya-Ukrayna çatışmasının Türkiye'yi çok yakından ilgilendiren buğday, doğalgaz, akaryakıt, turizm gibi stratejik alanlarda dengelerin değişebileceği uyarısında bulundu.

SURİYE'Yİ UNUTMAYIN

İz Gazete’ye konuşan CHP'li Serter, savaşın açlık, yıkım ve ölüm demek olduğunu, milyonlarca insanın öldüğü, mülteci olduğu ve acıların devam ettiği Suriye savaşını anımsattı. Suriye'de yaşananlardan ders çıkartmak gerektiğini vurgulayan Serter, dış politika konusunda AKP iktidarını tutarsız politikalar sürdürmekle eleştirerek, "AKP Suriye'de askeri ve siyasi operasyonlarla sürdürdüğü savaş çizgisini günübirlik ve emperyalist bir anlayış denkleminde kuruyor. Bu iktidar demokratik, barışçı çözümleri yok sayıyor. Suriye savaşında bir ABD, bir Rusya ikilemiyle ülkeye sosyo-ekonomik yönden çok zarar veren saray rejimi, Bugün Rusya'ya demokrasi vurgusu yapan sözleri hiç mi hiç inandırıcı değil.

AKP TÜRKİYE'Yİ DIŞA TAM BAĞIMLI YAPTI

Saray rejimi Atatürk'ün çizgisini reddettiği için bugün ülkeyi dışa tam bağımlı hale getirmiştir. Türkiye’nin Ukrayna ile Rusya arasında olduğu sanılan krizde izlediği yol, zaten Moskova-Ankara ilişkileri çok rayında gitmiyor. Hem ikili ilişkiler bazında hem de üçüncü ülkelerdeki ilişki ve rekabet bakımından sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. İktidarı her konuda ülkenin çıkarlarını koruyacak dengeli ve tutarlı politikalar oluşturmaya davet ediyorum" çağrısında bulundu.

SAVAŞLAR YOKSULLUĞU DAHA DA DERİNLEŞTİRDİ

Dünyadaki gelişmeler, sürdürülen yanlış ekonomi politikaları ve Rusya-Ukrayna çatışması Türkiye’deki derin yoksulluğu daha da derinleştireceği uyarısında bulunan CHP'li Serter, Dünya Bankası'nın Türkiye Ekonomik izleme raporun paylaşarak, "Türkiye 2018'de 6 milyon 939 bin olan mutlak yoksul sayısı 2020'de 10 milyon 171 bin kişiye yükseldi. Yanlış ekonomi politikaları ve savaşların da neden olduğu açlık ve yoksulluk ciddi bir sosyo-ekonomik sorun haline gelmiştir. İnsanlık tarihi boyunca var olan yoksulluk, dünyada ve Türkiye'de giderek derinleşmektedir.

MUTLAK YOKSUL SAYISI KATLANARAK ARTIYOR

Rusya-Ukrayna çatışması bu derin yoksulluğu kalıcı hale getirebilir. Yaşanan ekonomik krizler, gelir adaletsizliği, pandemi süreci ve savaşlarla endişe verici boyutlara ulaşmıştır. Yine Dünya Bankasının Türkiye İzleme Raporuna göre, 2018'de nüfusa oranla yüzde 8.5 olan mutlak yoksulluk oranının 2020'de yüzde 12.2'ye yükseldiği ve bu rakamın da 2012'deki orana çok yakın bir oran olduğu ifade edilmiştir. Mutlak yoksul sayısı, aynı rapora göre, ülkemizde iki yılda 3 milyon 232 bin kişi artmıştır. Son bir yıldır artan dolar kuru göz önüne alınması gerektiği bir gerçektir. Nitekim, raporunda, 2018'deki kur krizine de atıfta bulunmuş ve o tarihten bu yana Türkiye'de orta sınıfın 3.1 milyon kişi azaldığı tahminini de yapmıştır" bilgisini paylaştı.

DERİN YOKSULLUK İNSAN SAĞLIĞI SORUNUDUR

Türkiye'de 16 milyon kişi açlık, 50 milyon kişinin de yoksulluk içinde yaşadığını belirten Serter, artan yoksulluğun pek çok ailenin birçok temel ihtiyaçtan vazgeçmesine neden olduğu raporlarla ve saha gözlemleriyle ortaya konulduğuna dikkat çekti. Serter, "Dolayısıyla, derinleşen yoksulluk ciddi bir insan sağlığı problemi halini de almaya başlamıştır. Türkiye'de giderek kalıcı hale gelen ve derinleşen yoksulluğun önüne geçilmesi, gereken acil önlemlerin alınması ve yoksulluğun tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik ivedi adımların atılması için bir de Meclis Araştırma Komisyonu kurulması gerekmektedir. Bu konuda verdiğim araştırma önergesini de buradan tekrar hatırlatmak isterim. Bu yaşananlar gösteriyor ki, Mustafa Kemal Atatürk'ün yurtta ve dünyada barış politikasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Savaşlar yoksulluk, açlık ve ölüm getirir diyor, iktidarı ülke ve bölge çıkarlarını gözeterek hareket etmesi gerektiğini bir kez daha söylemek istiyorum." dedi.

Editör: Haber Merkezi