Soyer’in adaylığı sadece CHP içerisinde tartışılmadı, AKP ve MHP’nin de hedefi haline geldi.  12 Eylül döneminde askerî savcı olan babası Nurettin Soyer üzerinden adaylığı eleştirildi. Soyer tartışmalarla ilgili “Bu halka saygısızlık ve haksızlıktır. Seçmeni gerçek gündemden uzaklaştırmak demektir. Bırakın bu konuları hukukçular, tarihçiler tartışsın. Bunlar İzmirliyi ilgilendirmiyor. İzmirli 31 Mart’ta neye oy vereceğini biliyor; o 12 Eylül’de kim ne yaptı diyerek tercihte bulunmayacak, seçimlerde vizyonları yarıştıracak” dedi. 

Türkiye’deki rejim değişikliğine de dikkati çeken Soyer yerel seçimlerin önemini "Rejim değişti, artık nefes alınacak tek yer belediyeler" sözleriyle vurguluyor. Soyer’e göre demokrasinin yolu devletlerden değil yerel yönetimlerden geçiyor. 

"İZMİR TÜRKİYE'YE ÖNCÜLÜK EDECEK"

Seferihisar’daki belediyecilik anlayışının ana ilkelerini İzmir’de de uygulayacağını belirten Soyer,”Cittaslow” (sakin şehir) konseptini örnek veriyor: Kentin doğasına sahip çıkmak;kentin geleneklerini, tarihini, yaşam tarzını, lezzetini savunmak; bütün bunları sanatla ve bilimle teknolojiyle buluşturmak.  Soyer “sakin şehir” konseptine kadınların, gençlerin, çocukların öncülük edebileceğine inanıyor. Bu hedeflere ulaşılması durumunda İzmir’in hem Türkiye’ye öncülük yapacağını, hem de Akdeniz kentlerini kendi çevresinde birleştireceğini inanıyor.

Editör: Haber Merkezi