Cengiz Aldemir/ANKARA- Kolluk güçlerinin yasal sınırları ihlal ederek, alanlarda haber takibi yapan ve muhalif kadın gazetecileri hedef alarak uygulamış oldukları şiddet, işkence ve hak ihlallerini meclis gündemine taşıyan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, şiddetin artarak devam ettiğini belirtti.
GENELGE ŞİDDETİ MEŞRULAŞTIRDI
Polisin ses, görüntü kayıtlarının alınmasını engelleyen ve polis şiddetini meşrulaştıran genelge ile şiddetin sistematik bir durum halini aldığını kaydeden Kemalbay, kadın gazetecilere karşı hukuksuz bir şekilde şiddet uygulayan kolluk görevlilerine yönelik uygulanmakta olan cezasızlık politikasına karşı yaptırıcı tedbirler alınarak şiddetin sonlandırılması ve uygulayanların cezalandırılması için meclis araştırma komisyonu açılmasını istedi.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ GÖREMİYORUZ
Türkiye'nin de taraf olduğu, "herkesin her türlü haber ve görüşü araştırma, alma ve verme" halkının düzenlendiği Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi ve Haklar ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmelerini anımsatan Kemalbay, "Türkiye’nin bu bağlayıcı sözleşmelerde yer verilen haklara saygı gösterme, bu hakları koruma ve teşvik etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Ancak Türkiye’de demokrasinin olmazsa olmazı olan, halkın bilgi alma hakkı olan basın özgürlüğünü görmek mümkün olmamaktadır" eleştirisinde bulundu.
KOLLUĞUN SUÇ DOSYASI KABARIK
Kolluk kuvvetlerinin muhalif kadın gazetecilere karşı orantısız güç kullanmaktan, darp etmeye, onur kırıcı muamele ve vücut dokunulmazlığını ihlal ederek cinsel taciz eyleminde bulunmaya kadar pek çok suç işlediğini vurgulayan Kemalbay, "İstanbul Üniversitesi’nin önünde gerçekleşen öğrenci eylemlerini takip ederken polisin fiziksel şiddetine maruz kaldığını anlatan bir kadın gazetecinin basında yer aldığı üzere, polis amirinin daha sonra yanına gelerek “Seni ana akım medyadan değil de alternatif basından zannettik. Özür dileriz” dediği muhalif kadın gazetecilere yönelik polis şiddetine verilecek örneklerden sadece bir tanesidir" dedi.
KONU ARAŞTIRILSIN
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ)’ın 2021’in başından bugüne kadar Türkiye’de en az 44 kadın basın emekçisinin polis şiddetine maruz kaldığı, 13 kadın basın emekçisinin sahada haber takibi yaparken gözaltına alındığını, birçok gazetecinin sahada polisin sözlü şiddetine maruz kaldığı ile ilgili açıklamalarını paylaşan Kemalbay, Boğaziçi Üniversitesi ve İstanbul Sözleşmesi protestolarında yaşanan kolluk saldırılarını anımsatarak, "Kitlesel hareketleri takip eden 14 kadın gazeteci polis şiddetine maruz kalarak gözaltına alınmışlardır. Yine, Suruç Katliamında yaşamını yitirenler için 20 Temmuz 2021 tarihinde ülkenin birçok yerinde yapılan anma etkinliklerinden Kadıköy’de gerçekleştirilen anma etkinliğini takip eden gazetecilere yönelik polis müdahalesinde Dokuz Sekiz ’den Fatoş Erdoğan, Cumhuriyet Gazetesi’nden Kübra Köklü ve serbest gazetecilerden Zeynep Kuray, polis tarafından kalkan ve plastik mermilerle yaralanmaları ise yaşanan en son örnektir. Tüm bu müdahalelere yönelik CFWIJ olarak yargı, devlet ve polis eliyle yalnızlaştırılmaya çalışılan kadın gazetecilerin yanında olmak, kadın gazetecilerin alanda özgürce ve güvende olmasını talep ederken #GüvendeDeğiliz# etiketi ile kadın gazetecileri desteklemek ve toplumsal farkındalık yaratmak için bir imza kampanyası başlatmışlardır... Tüm bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için mecliste bir Araştırma Komisyonu kurulması elzemdir."
