Cengiz Aldemir/ANKARA - Yaşanmakta olan Covid-19’un da etkili olduğu kronik boyutlara ulaşan işsizlik, yoksulluk ve güvencesizliğin yanı sıra, üretim ve paylaşımdaki eşitsizliklerden doğan sorunlara dikkat çeken HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, yerel ve ulusal düzeyde dönüştürücü çözüm önerileri oluşturmak amacıyla konunun meclis tarafından araştırılmasını istedi.

POZİTİF ALGI OYUNU

TÜİK’in verilerinde Mart dönemi işsizlik oranın 13,2 olarak gerçekleştiğini hatırlatan Kemalbay, geçen yılın aynı dönemine göre işsiz sayısının 573 bin kişi azalarak 3 milyon 971 bin kişi olarak açıklanmasına tepki göstererek, “ İşsizliğin azalmış gözükmesinin en önemli sebebi “işsiz veya istihdamda bulunmayanlardan oluşan iş gücüne dahil olmayan nüfustaki büyük artış’ olmaktadır. Yani işsizlik verileri pozitif algı yaratmak için sunulmuştur. Ümitsizlik sebebiyle iş aramayanların da içinde bulunduğu 'iş gücüne dahil olmayan nüfusun” Mart döneminde 975 bin kişi artarak 32 milyon 112 bine çıktığı göz ardı edilmektedir” dedi.

EN KÖTÜ 10 ÜLKE ARASINDA

Türkiye’nin OECD ülkeleri arasında yüzde 43.1 istihdam oranı ile 3. sırada yer aldığını belirten Kemalbay, Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun yayınladığı, “Küresel Haklar Endeksi 2020 Raporuna dikkat çekerek, “ Türkiye’de işçi haklarının güvence altında olmadığı raporlanmış, Aliağa Belediyesi’nde sendikalı işçilerin işten atılması, DİSK Genel Başkanı ve KESK üyelerine açılan davalar, DİSK İletişim Dairesi Müdürü Umar Karatepe’nin göz altına alınması gibi sendikalara yönelik baskılar raporda yer almış ve 144 ülkenin incelendiği endekste Türkiye’nin dünyada işçi hakları açısından en kötü 10 ülke arasında olduğu belirtilmiştir” hatırlatmasında bulundu.

HER 5 KİŞİDEN BİRİ İŞSİZ

Pandemi dönemi mevcut işsizliğin ikiye katlandığını kaydeden Kemalbay, TÜİK’in bu süreç içinde işten atılanlar ve kısmi çalışma ödeneği ya da nakdi ödeme alan işsizlerin yer almadığını kaydetti. Gerçek verilerin vahim boyutlara ulaştığı yönünde pek çok bulgunun mevcut olduğunu belirten HDP’li Kemalbay, TÜİK verilerinin sorgulanması gerektiğini söyledi. DİSK-AR’ın ILO metodolojisinden yararlanarak yapmış olduğu hesaplamaya dikkat çeken Kemalbay, Covid-19 nedeniyle meydana gelen eş değer iş kaybının 5.5 milyon olarak gerçekleştiğini, mart 2019’a göre geniş tanımlı işsiz sayısının 6 milyon artarak 13 milyon 385 bine yükseldiği belirtiliyor. 33 Milyon 966 olarak dikkate aldıkları geniş iş gücüne göre revize edilmiş geniş tanımlı işsizlik (İstihdam kaybı dahil) oranı ise yüzde 39 olarak hesaplanmaktadır. Alanında uzman ekonomistlerin ortaya koyduğu en iyimser senaryoda bile, işsizlik oranının yüzde 20’ye dayandığı öngörülmektedir. Bu da en az çalışabilir durumdaki her beş kişiden birinin, işsiz kalmakta olduğunu göstermektedir” dedi.

Neoliberal politikalar yüzünden üretim ve paylaşımda yaşanan eşitsizliklerin sadece işsizlik, yoksulluk olarak değil, toplumsal bir sorun olarak da ele alınması gerektiğine dikkat çeken Kemalbay, çözüm yollarının bulunması için de konunun araştırılmasını istedi.

Editör: Haber Merkezi