Cengiz Aldemir/ANKARA- Meclis genel kurulunda kabul edilen kooperatifçilik yasası ve ekonomiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, kooperatifçiliğin, dayanışma, paylaşma, güç birliğiyle ortak iş yapmayı ifade ettiğini söyledi.

SARAYDA ALINAN EKONOMİ KARARLARI

Kooperatifçiliğin, dünya tarihinde de ilk olarak, ekonomik kriz, yoksulluk ve pahalılık sebebiyle ortaya çıkan çözümlerden doğduğunu anımsatan Kemalbay, "Bugün de görülüyor ki Türkiye'de aslında sarayda alınan ekonomik kararlar, tercihler nedeniyle Türkiye'de de böyle bir şeye ihtiyaç var, halk perişan durumda. Aslında bizlerin acilen ekonomik kriz, pandemi ve Türk lirasının durdurulamaz değer kaybının karşısında halkın ayakta kalmasını destekleyecek demokratik ekonomik modeller üzerinde burada konuşuyor olmamız gerekirdi" ifadelerini kullandı.

İKTİDAR KURUMLARI SÖMÜRÜYOR

Kemalbay, yapılması gereken şeyin ekonomiyi demokratikleştirmek, toplumu ekonomi üzerinde söz, yetki, karar sahibi yapmak, sömürüye dayanan, ranta, kâra dayanan ekonomi yerine, yandaşı desteklemeyen halkı kapsayan, dayanışmacı, paylaşımcı ekonomileri birlikte yaratmak olduğunu vurgulayarak, " Fakat nerede, kime söylüyoruz! Kooperatifler bugün amaçları dışında kullanılıyor ve Türkiye bugün, örneğin, gri listede anılıyor, böyle bir durumda. Böyle bir iktidardan bunları bekleyemeyiz. Her kurumun içini boşaltıp dejenere ettiğiniz gibi kooperatiflerin de içini boşalttınız. Bütün kurumları yolsuzluk, fırsatçılıkla sömürüyorsunuz. Kooperatiflere, vakıflara, sendikalara çöküyorsunuz

"sözleriyle iktidarı eleştirdi.

SÖMÜRÜ ÖRNEKLERİ

Çiftçi yem alamazken, mazot alamazken Tarım Kredi Kooperatifleri ve bir çok kurumun iktidar tarafından sömürüldüğü örneğini veren Kemalbay, " Gerçekten utanç verici ama sizlerin utanma duygunuz kalmamış ne yazık ki.

Şimdi, biz, iş ve aş buluşmaları için Mersin'e gittiğimizde bir balıkçı kooperatifini ziyaret ettik, Karaduvar Mahallesi Su Ürünleri Kooperatifi. Balıkçıların hâlini orada gördük; tam bir sefalet içindeydiler, avurtları çökmüş, üst baş perişan, âdeta Potemkin zırhlısından çıkmış gibiydiler. Kendi teknelerinde kendi işlerini yapan, boğaz tokluğuna çalışan emekçilerdiler. Neden, biliyor musunuz? Öyle borçlandırılmışlar ki balıkçılar, bütün iradelerini o borcu verenler teslim almış ve getirdikleri balıkları yok pahasına satın alıyorlar ve balıkçılar gerçekten bir ekmek parasına orada kendi işlerini yapmak durumunda kalıyorlar. Bir balıkçı şunu söyledi, dedi ki: "12 kilo sardalyayı 14 liradan ben veriyorum, çarşıya gidiyorum 2 kilosu 14 lira." Yani bu kadar korkunç bir sömürü var. Soğuk hava deposu açamamış o kooperatif, neden diye soruyorum, kooperatifleri var ama bir barınakları, güneşten, rüzgardan korunacakları bir yerleri bile yok.Bu nasıl kooperatiftir ki üreticiyi koruyamıyor? 40-50 bin lira borç vererek bir emekçinin rızkına bu şekilde çökülebiliyor ve bu soruna çözüm bulunamıyor, acaba yasadan mı yoksa zihniyetten mi? diye sorarak, sömürü örneğini paylaştı.

HALK: AFGANİSTAN'I GEÇECEK DURUMA GELDİK

Emek sömürüsüne, Ağrı ili ziyaretlerinden ve mevsimlik tarım işçilerinden de örnekler veren Kemalbay, " Ağrı'da da aynı şekilde esnaf kan ağlıyor. "Maliyetler çok yüksek bu nedenle zarar ediyoruz. İş yok, gençlerimiz göç ediyor, Afganistan'ı geçecek duruma geldik." diyor Ağrılılar. Hayvanlara bir torba yem yerine yarım torba yem veriyorlar. Toprağına ekini ekemiyor, tohumu atamıyor, bu kadar zor durumda. Bu Kooperatif Yasanız Ağrılı üreticilerin hangi işine yarayacak acaba?

Yine, bakın, mevsimlik tarım işçileri ki kanayan bir yaradır. Asfaltlarda her yıl onlarca mevsimlik tarım işçisi yaşamını yitirir. Mersin'de karşılaştık, sabah 4'te toplanıp minibüslere biniyorlar, tarlalara gidiyorlar, biz de yanlarına gittik; bakın "16+1"lik minibüslere yani 17 kişinin binebileceği minibüse 60 kişi biniyor. Koltukları çıkarmışlar, yanlarında o gün yiyecekleri yemekleri koydukları plastik kovaların üzerine oturarak yolculuk yapıyorlar. Mevsimlik tarım işçileri 17 kişilik minibüse 60 kişi biniyor, kovaların üzerinde seyahat ediyorlar. Pandemi koşullarından bahsediyorum ve pandemiyi hatırlattığımızda diyorlar ki "Keşke ölsek de kurtulsak." Peki, bu kooperatifler acaba bu ulaşım sorununu, mevsimlik tarım işçilerinin bu kadim ulaşım sorununu çözemiyor mu? Her gün 1.500 işçi tarlalara buradan gidiyor Mersin'de. Yani bu yasanız bu sorunu çözecek mi, çözmeyecek, ne yazık ki biz bunu görüyoruz" diye konuştu.

ÇÖZÜM TOPLUMA YETKİDEN GEÇİYOR

Toplumun söz, yetki ve karar sahibi yapıldığında, ekonomi başta olmak üzere diğer sorunların da çözüleceğini, kooperatiflerin gerçek işlevlerini kazanacağının altını çizen HDP'li Kemalbay, " Bunu da ancak biz bu düzeni değiştirdiğimiz ve yeni bir yaşamı ve yaşam ekonomisini kurduğumuz zaman sağlayabiliriz."

Editör: Haber Merkezi