İZ GAZETE - İz Gazete Genel Yayın Yönetmeni Ümit Kartal, gazeteci Nedim Şener'in Cumhuriyet Halk Partili İsmail Uygur'u sosyal medyada hedef göstermesi üzerine yorumlarda bulundu. Kartal, ayrıca kendisinin de Şener tarafından ağır ithamlara maruz kaldığını belirterek, "İsmail Uygur ile bir tanışıklığımız yok. Tetikçilik ifadesi birlerinden beslenerek onlar adına mücadele etmeyi ifade ediyor. Ben tetikçiliğin troller tarafında yapılabileceğini düşünüyorum. Ancak bizim gazetemizde böyle şeyler söz konusu değil." diye konuştu.
Kartal, İz WEB TV'de yaptığı konuşmada, "Torbalı'da Belediye Başkanlığı'nı kazanan Cumhuriyet Halk Partili İsmail Uygur hakkında gazeteci Nedim Şener tarafından bir linç kampanyası başlatıldı.Nedim Şener, çeşitli yerlerden aldığı fotoğraflar ile İsmail Uygur'un mazbatasını almadan belediye çalışanları ile görüşerek şehir merkezinde bulunan 15 Temmuz'da yaşamını yitiren Ömer Halisdemir'in fotoğraflarını söktürüp kendi fotoğraflarını astırdığına yönelik bir linç kampanyası başlatıldı. Bununla ilgili İsmail Uygur, Nedim Şener'e de mazbatamı dahi almadım demesine rağmen linç kampanyası devam ettirildi." ifadelerini kullandı.
'GAZETECİ BÜYÜĞÜMÜZ DER GEÇERDİK'
Torbalı İlçe Seçim Kurulu ile görüştüklerini ve mazbatanın henüz Uygur'a verilmediğini söyleyen Kartal, Nedim Şener'in aynı zamanda kendisini hedef aldığını aktardı. Kartal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şener, benim tetikçi olduğumu ifade etti. Buradan söylemiş olayım. İsmail Uygur ile bir tanışıklığımız yok. Tetikçilik ifadesi birlerinden beslenerek onlar adına mücadele etmeyi ifade ediyor. Ben tetikçiliğin troller tarafında yapılabileceğini düşünüyorum. Ancak bizim gazetemizde böyle şeyler söz konusu değil. Biz Nedim Şener'i yazdığını bildiğimiz, sevdiğimiz tek kitaptan tanırız: 'İmam'ın ordusu' Sonrasında Nedim Şener'i ne tanırız ne de biliriz. Keşke İmam'ın Ordusu'ndaki gibi ciddi şeyler uğraşsaydı. Kendisi şu anda İstanbul'da. İstanbul'da yaşanan haksızlıklar ile ilgili tweet atsaydı. Seçilmiş bir başkanı linç ettirmeye yönelik işlerin içine girmeseydi. Siyasi görüşlerimiz farklı olsa da gazeteci büyüğümüz der geçerdik."
