TBMM Çevre Komisyonu ilk toplantısını gerçekleştirdi. Komisyon Başkanı AKP Trabzon Milletvekili Muhammet Baltacı başkanlığında yapılan toplantıda konuşan Çevre Komisyonu Sözcüsü CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan İzmir’in çevre sorunlarını anlattı, komisyonu İzmir’e davet etti. CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, alt komisyonlar kurulmasını önerdi. Komisyon Başkanı Muhammet Balta ise, komisyon üyelerinin seçim bölgelerine ziyaret gezileri düzenleyerek sorunları yerinde göreceklerini ifade etti.
KOMİSYON ÜYELERİNE İZMİR DAVETİ
İzmir’in çevre sorunlarına dikkatleri çeken CHP’li Murat Bakan, geçtiğimiz hafta Menemen’in Alaniçi ve Göktepe köylerine yakın ormanlık alanda 85 bin 990 metrekarelik alana kurulacak olan kalker olacağı ve kırma eleme tesisi proje bölgesine yaptıkları ziyaretlerini anlattı. Komisyonu İzmir’e davet eden Bakan, “Bizim Gediz deltamız var; Küçük Menderes ve Bakırçay havzaları var ve burası yüzyıllardır dünyaya tarım ürünleri ihraç eden, pamuğuyla, tütünüyle geçmişte – şimdi tütün kalmadı da, pamuk da zorda – inciriyle, üzümüyle yani Tanrı’nın tüm güzelliklerini, doğanın her şeyini bahşettiği alanlar. Bu alanlarda taş ocakları yapılıyor. O tarım arazileri, o mümbit, verimli, senede 3 defa, 4 defa verim aldığınız tarım arazileri tozun toprağın içinde. Dinamit patlamalarıyla, tektonik sarsıntılarla su kaynaklarının yolları değişiyor. En son bizim geçen hafta sonu gittiğimiz yerde kalker ocağına ÇED izni verilmemiş, dava açılmış, iptal edilmiş. Alanı küçültmüşler, ÇED’e gerekli değildir raporu almışlar ve ağaç kesimine başlamışlar. Bakın, yüz elli yıllık, iki yüzyıllık çam ağaçları, binlerce çam ağacı kesilmiş yürütmeyi durdurma talepli mahkeme devam ederken! Yüreğimiz acıdı. Yani insan olanın, bu vatanı seven bir insanın yüreğinin acımaması, sızlamaması mümkün değil. İzmir’in akciğeri olan bir bölge, bizim su kaynaklarımızın geldiği bölge. Partiler üstü bir olay. Bu soruna sahip çıkmak üzere ben Komisyon üyelerini bir resmî görevlendirmeyle, burada az önce kararını da aldığımız görevlendirmeyle İzmir’e davet ediyorum. Gidelim, yerinde inceleyelim. Eğer bu kalker ocağı oradaki çam ağaçlarından, oradaki 20 çeşit meyveden, tarım ürünlerinden daha kıymetliyse, o ağaçlardan kıymetliyse devam etsin bu ülke için, ama değilse hep beraber bunu durduralım, bunun mücadelesini verelim” diye konuştu.
İzmir’deki hacizli gemiler sorununa da değinen Bakan, asbest ile akaryakıt sızıntısı vurgusu yaparak çözüm istedi. WWF Doğal Yaşamı Koruma Vakfı gibi sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliğinin önemine de dikkat çekti.
‘ALT KOMİSYONLAR KURMALIYIZ!’
Sistemli çalışmalar yürütülebilmesi için alt komisyonlar kurulmasını öneren Çevre Komisyonu Üyesi CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat ise şu şekilde konuştu: “Çevre sorunlarını tek başına çevre sorunu olarak algılamak doğru değil. Çevre çok girift bir sorun yumağı hâline gelmiş durumda. Bir yanda enerji -işte, RES’lerle, JES’lerle, HES’lerle- bir yandan maden, mermer, altın, taş ocaklarıyla, diğer yandan tarım arazilerinin imara açılması, atık yönetimi konusunda yeterli altyapımızın olmaması hepimizin bölgelerinden getirdiği sorunlar. Bu sorunları çözebilmek için bizim sistemli bir çalışma yürütmemiz gerekiyor. Yani bu çalışma içerisinde, başta bize yansıyan sorunları gözleyecek, sınıflandıracak bir alt komisyon kurmamız gerektiğini düşünüyorum. Menemen’le ilgili, Karagöl’le ilgili hepimizin vicdanını kanatacağını biliyorum İnsan olan herkes oraya geldiğinde o ağaçların ağladığını görecektir. Gecikmeden o yaraya el atmamız gerekiyor, komisyon kurulması gerekiyor. Bizim birtakım alt komisyonlarla birlikte, izleme gibi ya da bölgesel denetleme gibi, yerinde görme gibi komisyonları hayata geçirmemizin gecikmeden olması gerekir. Bu Çevre Komisyonunun da gün geçtikçe saygınlığını, Türkiye’de ses getiren, çözüm üreten bir komisyon hâline dönmesini sağlayacaktır.”
‘ÇEVRE SORUNLARINI GİDİP YERİNDE GÖRECEĞİZ!’
Komisyon Başkanı Muhammet Balta, komisyon üyelerinin seçim bölgelerine ziyaret gezileri düzenleyerek sorunları yerinde görme ve çözüm üretme konusunda tüm partilerin birlikte hareket edeceğini belirterek sözlerini şu şekilde tamamladı: “Sivil toplum kuruluşları ile paydaşlarımızla, yine bu konuda başarılı olan belediyelerimizle de bir araya gelip ondan sonra da bu sizin söylediğiniz, milletvekillerimizin özellikle istediği, kendi bölgelerindeki çevresel sıkıntılarla alakalı peyderpey arkadaşlarımızla, burada Komisyon üyelerimizle illerine gidip onları da yerinde göreceğiz. Hiçbir zaman ön yargımız yok, biz sizleri seviyoruz, milletvekili olmuş bütün arkadaşlarımızın görüşleri bizim için son derece önemlidir. Bundan sonra da her zaman ucu açık böyle toplantılarımız olacaktır. Sizin de bir kardeşiniz olarak söylüyorum; Komisyon Başkanlık odası benim değildir, hepimizindir.”
