Cengiz Aldemir/ANKARA - Türkiye’de ucuz emeğe dayalı sermaye birikim rejiminin, ekonomik kriz, artan işsizlik, yoksulluk ve derinleşen gelir uçurumuna dikkat çeken HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, savaş ve çatışmadan kaynaklı, zorunlu göç gibi etkenlerle çocuk emeğindeki sömürünün artışına dikkat çekti. Fiziksel, zihinsel, eğitsel, sosyal, duygusal ve kültürel gelişimleri açısında zarar gören çocukların, iş cinayetlerinde yaşamlarını yitirdiklerini belirten Kemalbay, Türkiyeli, göçmen, sığınmacı, mülteci tüm çocukların çocuk işçiliğini ortadan kaldıracak politikaların üretilmesinin önemine değindi.

5 ÇOCUKTAN BİRİ İŞÇİ

Risk altındaki tüm çocukların yaşam haklarının korunmasını, sağlık, barınma, eğitim haklarına kavuşturularak, sosyal koruma mekanizmalarının güçlenmesi gerektiğini söyleyen Kemalbay, İz gazeteye konuştu. Kemalbay, “Türkiye nüfusunun yüzde 28’ini oluşturan çocukların, 2018’de işgücüne katılım oranının yüzde 21’e yükseldiği, Türkiye İstatistik Kurumu’nda (TÜİK) sadece 15-17 yaş grubu çocuklara dair işgücü istatistikleri yer almasına rağmen, çocukların çalışma yaşının 6 ya kadar düştüğü görülmektedir. “Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı” ilan edilen 2018 yılında çocuk işçi sayısı 7 bin artarken, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) verilerinde; 2013-2019 yılları arasında en az 386 çocuk işçinin yaşam hakkının ihlal edildiği, iş cinayetlerinde yaşamını yitiren 319 çocuk arasında 100’ünün çalışması yasak olan 14 yaş ve altında olduğu tespit edilmiştir. 2018-2019 yılları arasında 134 çocuk işçinin çalışırken iş cinayetinde yaşamını yitirmesi ile son 2 yıl Türkiye için en çok çocuk iş cinayetinin yaşandığı yıllar olmuştur. Her beş çocuktan birinin işçi olarak çalıştığı ülkemizde, iş cinayetine kurban giden yirmi işçiden birinin çocuk işçi olması son derece ciddi bir soruna işaret etmektedir. Çalışması “yasal” olan 15 yaşın üstündeki çocukların çoğu ise kimya, metal gibi yasak olan ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılmaktadır” dedi.

ÇOCUK SÖMÜRÜSÜ

Türkiye’de yaklaşık 5 milyon göçmen nüfusun yarısının çocuk olduğunu belirten Kemalbay, sığınmacı çocukların, kötü koşullarda, düşük ücretlerle çalıştığını ve ayrımcılığa uğradığını kaydetti. Temel işçi haklarını aramayan ve her türlü çalışma koşulunu kabul eden mülteci çocuklarının karın tokluğuna çalıştırıldığını vurgulayan HDP’li Kemalbay, Türkiye’de çocuk işçiliğin yaygınlaşmasının temelinde sermaye birikim rejimi yatmakta; ekonomik kriz, artan işsizlik, yoksulluk ve derinleşen gelir uçurumu, savaş ve çatışmadan kaynaklı zorunlu göç gibi etkenlerle çocuk emeği sömürüsü yaygınlaşmaktadır” uyarısında bulundu. En fazla çocuk iş cinayetlerinin yaşandığı illerin Şanlıurfa, İstanbul, Gaziantep, Antalya ve Adana olduğunu belirten Kemalbay, bu illerdeki mülteci nüfusunun yüksekliğine dikkat çekti. 2017 yılından beri yürürlükte olan “İstihdama Teşvik Programları” aracılığı ile iş yerlerinde stajyer öğrencilerin “mesleki eğitim”, “çıraklık” yasal kılıfı altında işçi olarak çalıştırıldığını ileri süren Kemalbay, kuralsız, denetimsiz bırakılan stajyerlik eğitiminin, ucuz iş gücü ve sömürü aracı haline getirildiği eleştirisinde bulundu.

CEZASIZLIK POLİTİKASI

Kemalbay, sermayenin ucuz ve vasıfsız işgücü ihtiyacını, sayısı 1,5 milyona yaklaşan stajyer-kursiyer-çırak görünümlü çocuğun sosyal güvenlik korumasından yoksun bir şekilde sömürüldüğünün altını çizdi. Yasal boşluk, denetimsizlik ve cezasızlık politikalarını işaret eden Kemalbay, şöyle konuştu: “ Çocuk emeği sistematik olarak istismar edilmekte, sosyal adalet, sosyal hekimlik, sosyal politika, sosyal güvenlik, sosyal barıştan söz etmek mümkün olmamaktadır. Bu bağlamda; Türkiyeli, göçmen, sığınmacı, mülteci tüm çocukların çocuk işçiliğini ortadan kaldıracak politikaları belirlenmelidir. Çocuk işçiliği ile etkin mücadelenin üzerine gidilmesini taLp ediyoruz. Bu konuda bir de arştırma önergesi verdim. Konunun takipçisi olacağımızı da belirtmek isterim” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi