HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, TBMM'de bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Ülkede işsizlikten ve yoksulluktan kaynaklanan intiharlardan bahseden Kemalbay, hükümetin bu olayları kendi üzerine alınmamasını kınarken, "Halkın vergilerinden oluşan bütçenin;  sermayedarlar için, silah baronları için değil, halk için kullanılmalıdır" diye konuştu. 

'HÜKÜMET ÜÇ MAYMUNU OYNUYOR'

HDP'li Kemalbay, hükümetin yoksulluktan kaynaklı intiharlara karşı üç maymunu oynadığını ifade ederek, "Ekonomik Krizlerin sosyoekonomik etkilerinde gözardı edilemeyecek kadar büyüme görülmektedir. İnsanların kendilerini güvencesiz ve geleceklerini de belirsiz görmeleri yaşamdan topluca vazgeçmeye kadar götürmektedir. İstanbul Fatih'te 4 kardeşin yaşamına son vermesi toplumda şok etkisi yaratmışken 2 gün sonra Antalya’da 2 si çocuk bir ailenin işsizlik ve ekonomik krizin etkileri ne deniyle yok olduğuna tanık olduk. Aslında yıllardır yoksulluk temelli intiharlar hiç durmadan devam etmesine rağmen hükümet üç maymunu oynuyor. Çocuğuna okul pantolonu alamadığı için bir baba yaşamına son verdiğinde, yakacak odun parası alamadığı için 2 çocuğunu ısıtamayan Emine Akçay  saç kurutma makinasını çalıştırıp çocukların eline tutuşturup intihar ettiğinde, geçinemeyen işçiler, emekliler meclis önünde, Güven Park’ta kendini ateşe verdiğinde,atanamayan öğretmenler, KHK’lılar, mülteciler intihar ettiğinde hükümet üstüne alınmamış, en ufak bir hayat belirtisi göstermemiştir. En son  Saadet öğretmen “Her gün pamuk ipliğine bağlısınız sözünden bıktım usandım' diyerek emek gücünden başka satacak bir şeyi olmayan insanın yakıcı sorununu özetlemiş, ne yazık ki hayatına son vermiştir. Hükümetin yine Saadet hocanın intiharıyla yarattıkları güvencesizliğin, ekonomik ve sosyal çöküntünün bağını kurmaktan imtina etmektedir. Buradan hükümet yetkililerine seslenmek istiyorum, beyler kral çıplak! " ifadelerini kullandı.

'HALKIN VERGİLERİ SİLAH BARONLARI İÇİN DEĞİL, HALK İÇİN KULLANILMALI'

HDP İzmir Milletvekili Kemalbay, "Halkın vergilerinden oluşan bütçenin;  sermayedarlar için, silah baronları için değil, halk için kullanılmalıdır. Demokrasi ve barış politikalarının halkın refahına ayırılan payı da büyüteceği  gerçeğinden hareket edilmelidir.  2020 Bütçesi 141 milyar savunma sanayiye, 130milyar TL sermayeye teşvik, istisna, ayrıcalık, muafiyet öngörmektedir. Oysa mermiye değil soğana bütçe ayırmalıyız. Tüm teşvik ve destek sistemi, güvenceli bir  yaşam ekonomisi için sağlanmalı bir avuç sermayeye değil milyonlara refahı taşıyabilmeliyiz" dedi.

'İŞÇİLERDEN VERGİ KAYNAĞI KESİLİRKEN KOCA HOLDİNGLER BİR KURUŞ VERGİ VERMEMEKTE'

Kemalbay, "Bugün bütçenin neredeyse tamamı ücretlilerden alınan gelir vergileri ve halktan toplanan doğrudan vergilerden oluşuyor. İşçilerin, memurların maaşları ellerine geçmeden vergi  kaynağında kesilirken kurumlar denen koca holdingler neredeyse bir kuruş vergi vermemektedir. Dünyanın hiçbir ülkesinde dolaylı vergide bu kadar büyük bir pay halkın sırtına bindirilmemiştir. Şirketler, rant sahiplerine vergi cenneti olan coğrafyamız işçiye, işsize cehennem olmaktadır. 3 Konfederasyonun talepleri arasında bulunan asgari ücretten verginin kaldırılması talebi hemen karşılanmalıdır. Temel tüketim mallarından alınan KDV sıfırlanmalıdır. Emekçilerin  vergi yükü altında ezilmelerine son verilmelidir. Son olarak; basında yer almıştır.  Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı; “ İş Teftiş Kurulu Yönetmeliği” uyarınca 2019 yılı “Genel Çalışma Planı”nın 2018 yılı Aralık ayı içinde onaylanması gerekirken bu onay 2019 yılı Eylül ayında vermiş.  Söz konusu onayda da yine temel teftiş türü olan “Programlı Teftiş”e yer verilmemiş" dedi. 

'TÜRKİYE İŞ CİNAYETLERİNDE AVRUPA BİRİNCİSİ'

HDP'li Kemalbay, Türkiye'nin iş cinayetlerinde Avrupa birincisi olduğunu ifade ederek, "Türkiye iş cinayetlerinde Avrupa birincisi, dünya üçüncüsü bir ülkedir. Bakanın bu tasarrufu işçilerin iş cinayetlerine ve meslek hastalıklarına maruz kalmasına, hak gasplarına göz yummaktır.  Bir Bakan’In yaşanan iş cinayetlerinin, meslek hastalıklarının hak gasplarının, birinci dereceden sorumluluğunu üstlenmesi skandaldır. Ayrıca,  Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı’nın teftişleri bile bile yapmaması  bir ihmal değil görevin kötüye kullanılması olduğu da  açıktır. Sırf sermayeyi üzmemek için çalışma yaşamındaki teftişleri planlamamak, olsa olsa işçi düşmanlığıdır. Sermayedarların hizmetkarlığına soyunmaktır. Ama aynı zamanda suç işlemektir. Bu suçu işleyenlerden hesap soracağımızı, konunun takipçisi olacağımızı burada ifade etmek istiyorum" dedi.

Editör: Haber Merkezi