SİNEM DALKILIÇ / İZ GAZETE - 24 Haziran seçimleri sonuçlarına göre HDP İzmir’de her iki bölgeden birer milletvekili çıkarmayı başardı. Oyunu da büyük oranda yükselten HDP’de birinci bölgeden Serpil Kemalbey ikinci bölgeden Murat Çepni meclise girmeyi başaran isimler oldu. Seçim atmosferini değerlendiren Çepni bütün planların HDP’yi baraj altı bırakmak üzerine kurulduğunu söyledi. Çepni, “ AKP ve Cumhur ittifakı kendi geleceğini esas alarak HDP’nin baraj altı bırakılması ve mecliste çoğunluğun elde edilmesi üzerine kurgulamışlardı. Zaten mecliste çoğunluk elde edilemediğinde Cumhurbaşkanlığı’nın alınması da çok özel bir anlam ifade etmiyordu. Bu yüzden seçim süreci HDP’nin engellenmesi, manipüle edilmesi, üzerinde kara propagandalar yürütülerek ilerledi” dedi.

‘BİZZAT TAYYİP ERDOĞAN TARAFINDAN SALDIRI KAMPANYALARI ÖRGÜTLENDİ'

Fiilen de saldırılara uğradıklarını söyleyen Çepni, “En başta Suruç olmak üzere, seçmenlerimize dönük saldırılar oldu. Seçmenlerimiz katledildi. Seçim bürolarımız, parti binalarımız, parti stantlarımıza saldırılar gerçekleştirildi. Bizat Tayyip Erdoğan tarafından , hükümet tarafından, bakanlar tarafından sözlü, yazılı karalama ve saldırı kampanyaları örgütlendi. Bütün bunlara rağmen HDP barajı geçmiş oldu. Bu kuşkusuz büyük bir başarıdır. Büyük bir zaferdir.Çünkü aslında HDP bütün egemen siyasete karşı bu zaferi kazanmış oldu” diye konuştu.

‘HDP’NİN OYLARI TERTEMİZDİR, PİRÜPAKTTIR’

İzmir’de oylarını yükseltmiş olduklarını söyleyen Çepni İzmir halkının HDP’de gördüğü geleceğe oy verdiğini belirtti. Çepni konuşmasını şöyle sürdürdü, “HDP İzmir’de 7 Haziran da 273 bin toplam oy, 1 kasım da 233 bin, 24 Haziran da ise 328 bin oy aldı. Dolayısıyla aslında hem Türkiye’nin hem İzmir’in ana muhalefet partilerinden bir tanesi olmuş oldu. İzmir’deki bu oy oranı çok gerçek bir orandır. Doğrudan halkla kurulan temaslar, halkın HDP’ye göstermiş olduğu ilgiyle , halkın HDP’de gördüğü gelecek ile ilgili bir oy oranıdır. Tertemizdir, pirüpaktır. İçinde yalan, zorlama baskı, manipülasyon olmayan bir oydur. Halkımız HDP’nin programını izlemiştir takip etmiştir. Dolayısıyla HDP de kendisini görmüştür.Oyunu öyle vermiştir. Korkuyla, çıkarları için, rant için, ihale alabilmek için eş,dost, akraba çevresi için vermemiştir. Demokratik bir seçimle halk HDP’yi seçmiştir. Aslında bu en değerli seçim sonucudur”.

‘DEMOKRASİ GÜÇLERİ MÜCADELESİNE DEVAM EDECEK’

Toplam seçim sonuçları içinde konuşan Çepni, “Ülkemiz haketiği sonuçları alamamıştır” dedi. Tartışmaların sürdüğünün ve incelemelerin yapıldığının altını çizen Çepni “Hem HDP hem de diğer partiler, başta CHP olmak üzere, bu konuda gerekli açıklamaları yapacaklar, incelemeler sürüyor. Ortada büyük bir problem olduğu, seçim yöntemi açısından antidemokratik uygulamaların olduğu çok açık ve net. Birçok yerden haberler geldi. Silahlı saldırılara, toplu oy kullandırmalara, oy taşımalara, müşahitleri sandık görevlilerinin engellemelerine, fiilen, psikolojik bir dizi engellere varıncaya kadar. Anadolu Ajansı’nın başlı başına ne basın etiğine ne de demokrasiyle uyuşmayan, iktidarın doğrudan sözcüsü biçiminde ortaya koyduğu manipülatif bilgiler tartışılıyor. O yüzden bütün bu atmosfer içerisinde HDP’nin başarısı kuşkusuz çok önemli çok değerli. Ama hedeflediğimiz anlamda hem Cumhur ittifakının mecliste çoğunluğu yitirmesi, tek adam diktatörlüğü dediğimiz Cumhurbaşkanlığı modelinin engellenmesi açısından henüz bir kazanım elde edememiş olduk. Fakat demokrasi güçleri mücadelesine devam edecek. İktidar dediğimiz siyaset dün yönetemediği için panik bir seçim devreye sokmuştu. Şimdide yönetmesi mümkün değil. Demokrasi güçleri, başta HDP olmak üzere tek adam rejimine karşı hem de antidemokratik politikalara karşı tüm mücadelesini üretecektir. Bu konuda umudumuz dimdik ayaktadır” şeklinde konuştu.

‘HDP İZMİR’İN ZENGİNLERİNE BİR VAATTE BULUNMUYOR’

HDP’nin doğrudan demokrasiyi benimsediğini bunun için İzmirliler’in sorunlarını bizzat onlarla çözeceklerini belirtten Çepni şöyle konuştu, “Çalışmalarımız süresince halkımızla buluştuk. Başta ekoloji olmak üzere, halkımızın sorunlarını dinledik. Çiftçilerimizi, küçük esnafı, işçileri dinledik. İzmir bir işçi kenti, emekçi kenti. Kadın kenti aynı zamanda genç kenti. Kırsalının sorunları da var. Biz bütün bu sorunlarla ilgili hem halkımızla, hem demokratik kitle örgütleriyle, sivil toplum kuruluşlarıyla görüşmelerimizi yaptık. HDP’nin genel siyasetinde doğrudan demokrasi olmasından hareketle halkımızla yan yana olacağız. Sorunlarımızı tartışıp ortak çözümler üreteceğiz. Bizim vekil olarak rolümüz de bu taleplerin mecliste dillendirilmesi.Kamuoyuna taşınması ve kamulaştılmasıdır. Hem sokakta hemde mecliste halkımızla doğrudan iç içe çalışmalar yürüteceğiz. Doğa katliamlarının, işçi sınıfının sorunlarının doğrudan takipçisi olacağız. İzmir’in temel sorunlarının vekili olacağız. HDP İzmir’in zenginlerine bir vaatte bulunmuyor, İzmir’in doğasını katledenlere bir vaatte bulunmuyor. İşçilerine, emekçilerine, kadınlarına, gençlerine, çifçilerine bir söz veriyor. Birlikte bu sömürü ve soygun düzenini, rant üzerine kurulu düzeni değiştirelim sözünü veriyor. Bunun karşısında olan antidemokratik güçlere karşı, doğaya düşman güçlere karşı, sosyal yaşamımıza karşı kendisini konumlandıran ne giyeceğimizi, ne yiyeceğimizi, nasıl yaşayacağımızı belirlemeye çalışanlara karşı hattı net olarak onlardan yana koyduğumuzu belirtebiliriz”.

Editör: Haber Merkezi