Cengiz Aldemir/ANKARA - Meclis genel kurulunda konuşan Dervişoğlu, kapatılan dükkânların, zarar eden işletmelerin personel ve kira giderlerine destek yerine vergilerin ertelenmesine tepki gösterdi. Ekonomik önlem Paketinde vatandaşlara, "Biz size destek veremiyoruz ama bankalardan kredi çekmenize yardımcı olacağız." anlayışıyla hazırlandığını belirten Dervişoğlu, BDDK verilerine göre 2019 sonu itibarıyla toplamda 150 milyar liralık kredi zaten takiptedir. Yani koronavirüs felaketinden önce de vatandaşlar aldıkları kredileri geri ödeyemezken, onların yeniden bankalara yönlendirilmelerinin mantıklı bir izahı yoktur. Kredi borçlarının altında ezilen vatandaşlarımızın yükünü azaltmak varken sırtlarına yeni kredilerden kaynaklı yüklerin bindirilmesi anlamlı ve yerinde değildir” sözleriyle tepki gösterdi.

T.C.’NİN CEBİ DELİK

Vatandaşların kendi sorunlarına yönelik çözümler beklediğini ifade eden Dervişoğlu, iktidarın yine inşaat sektörüne katkı sağlayacak ve para kazandıracak çabalar içine girdiğini söyledi. Avrupa ülkelerinin açıkladığı paketlerin büyüklüğünün, gayrisafi yurt içi hasılaların yüzde 10'undan fazla olduğuna dikkat çeken Dervişoğlu, iktidarın açıkladığı pakette ise bu rakamın yüzde 2'si kadar olduğunu söyledi Dervişoğlu, “ Hibe ve benzeri destekler yok çünkü kasamız boş, yedek akçe yok, hepsini kullanıp har vurup harman savurdunuz. Türkiye Cumhuriyeti devletinin cebi delik, cepkeni delik bir hâle düşmesine sebep oldunuz” diye konuştu.

YOLSUZLUK VİRÜSÜ

İktidarın yap-işlet-devret modeliyle yaptırdığı köprü, otoyol ve havalimanları için garanti ücreti verebilen hükûmetin, böylesine zorlu bir süreçte vatandaşına ücret ya da kazanç garantisi verememesine tepki gösteren Dervişoğlu, iktidara, “Bu pakette esnafın endişelerini ortadan kaldıracak, çalışanın işsizlik korkusuna engel olabilecek, işvereni iflastan kurtaracak bir tedbir de yok. 100 Milyarlık paketten; işçiye dua, esnafa ve çiftçiye sabır, emekliye ise kolonya düşmüştür. İşsizlik her ay yeni rekorlar kırıyor, dış borç aldı başını gidiyor, hazine inşaat projelerine aktarılıyor. Ekonomi yönetiminin her alanında israf ve yolsuzluk var. Özetle, Türk ekonomisini bugün batıran Korona virüsü değil, yolsuzluk ve israf virüsüdür Bu virüsü de bu ülkeye kendi iktidarında sizler bulaştırdınız” diye seslendi.

İKTİDARIN SORUMLULUĞU

Salgın sürecinin patronunun Sağlık Bakanı ve Sağlık Bakanlığı olduğunu ifade eden Dervişoğlu, iktidara ekonomik sorumluluklarını hatırlatarak şöyle konuştu: “ İYİ Parti olarak bu süreçte tüm Bakanlıkların iş birliği ve koordinasyonla devlet politikasını yürütmesini temenni ediyoruz. Bu süreçte devlet politikamız insanların evde kalmasını sağlayacak ekonomik şartların oluşturulması üzerine şekillendirilmelidir. Küresel salgın sürecinde bozulan tüm ekonomik düzenimizin rehabilitasyonunun yapılması, ekonomik paketlerle tüm toplumsal kesimlerin desteklenmesi ve borçlarının ertelenmesi gibi her nevi iktisadi tedbirin alınması da devletimizin sorumluluğundadır. Sağlık Bakanlığımızla atılan her doğru adımın arkasında olacağız. Sayın Fahrettin Koca'nın felaketin önüne set oluşturacak her türlü uygulamasını yankı odaları oluşturarak vatandaşa duyurmakta yardımcı olacağımızı, gördüğümüz yanlışları ise salt muhalefet anlayışıyla değil, 83 milyon vatandaşımızın sağlığı için ortaya koyacağımızı buradan kamuoyuna deklare ediyorum. Bu vesilelerle vatandaşlarımızı, uyarıları dikkate almaya, başta siz değerli milletvekillerimiz olmak üzere tüm siyasilerimizi ve bürokratlarımızı tedbir amaçlı yapılacak uygulamalarda örnek teşkil etmeye ve öncü olmaya davet ediyorum.”

Editör: Haber Merkezi