CHP İzmir Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, eski hakim Murat Özkan’ın, “eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın kardeşi Ünal Bozdağ’ın personel atamalarında etkili olduğu” iddiası ile ilgili Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına soru önergesi sundu.

Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Av. Kılıç, “FETÖ” üyeliği iddiasıyla yargılanan ve beraat eden Bakırköy Adliyesi Adalet Komisyonu üyesi eski hakim Murat Özkan’ın, etkin pişmanlıktan yararlanmak için verdiği ifadesinde, eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın kardeşi Ünal Bozdağ hakkında çarpıcı iddialarda bulunduğuna ilişkin haberlerin basında yer aldığını kaydetti.

Av. Kılıç, buna göre; Gaziantep 10. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı davadan beraat eden Özkan’ın ifadesinde, “2005-2007 yılları arasında Eyüp Ağır Ceza Mahkemesi üyesi olarak görev yaptığını, 2011 yılının şubat ayında Bakırköy Adliyesi Adalet Komisyonu üyeliğine seçildiğini” söylediğini bildirdi.

Özkan’ın, Bakırköy Adalet Komisyonu olarak adliyeye sürekli memur alımı yaptıklarını belirttiğini ifade eden Av. Sevda Erdan Kılıç, Murat Özkan’ın ifadesinde ayrıca şunları söylediğini kaydetti:

“Hatta bazen İstanbul dışındaki illerin memur alımını da biz yapıyorduk. Bu memur alımları sırasında komisyon başkanımız Orhan Gödel’e listeler geliyordu. Bu listelerin Adalet Bakanlığı’nda Personel Genel Müdürlüğü’nde görev yapan Ünal Bozdağ’dan geldiğini düşünüyorum. Hatta bu listelere ‘Ünal’ın listeleri’ denirdi. Genelde Ünal Bozdağ, katip alımları için liste gönderirdi. İnfaz koruma memurları alımlarında ise Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğünde görevli olan Sefa Mermerci’den liste gelirdi. Bu listelerdeki isimler nasıl oluşturulurdu bilmiyorum. Ancak şuna dikkat ediyorlardı. Genelde Alevi vatandaşları almıyorlardı. İşe alımlarla ilgili zaman zaman itirazlarımı dile getirdim, komisyon üyeliğinden ayrılmayı düşündüm. Hatta bu durumu o zamanlar Cumhuriyet Savcısı olan Ömer Faruk Aydıner ile de paylaştım.”

CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, eski bir hakim olan Murat Özkan’ın ifadesinin, Alevilerin Adalet Bakanlığı düzeyinde fişlendiği ve işe alınmadığına dair bir gerçeği ortaya koyduğunu vurguladı.

“(Alevi hakimler gidecek, Müslüman hakimler gelecek) denildi”

Kamu kurumlarında mezhepçi bir yapılanma uğruna farklı olanlara ayrımcılık yapıldığını ve yargıda mezhepçi bir kadrolaşmanın hedeflendiğini ifade eden Av. Kılıç, şunları kaydetti:

“FETÖ ve AKP zamanında, tam da bu nedenle, HSYK’da köklü değişikliğe yol açacak Anayasa Referandumu talep etti. 12 Eylül 2010 referandumu ile yargıyı FETÖ’ye teslim edenlerin o dönemki sloganı dincilik üzerinden kurgulandı, taşralarda ‘Alevi hakimler gidecek, Müslüman hakimler gelecek’ denildi. Dönemin Başbakanı, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘yargı artık dedelerden talimat almayacak’ diyordu. Olan oldu; Aleviler yargıdan temizlenmeye başlandı.

Yargı önündeki itiraflar, TCK ve kanunlarda yer alan ayrımcılık ve nefret suçu olarak görülmüyor. ‘Alevileri fişleyerek işe almamak’ gibi ayrımcılık suçunu işleyenler ise halen görevlerinin başındadır. Hukukun üstünlüğü yerine, mezheplerin üstünlüğüne dayalı bir yargı inşa edilmiştir.”

CHP’li Av. Kılıç, “Kamu kurumuna ve hizmetine dinsel, etnik, mezhepçi kimlik giydirmek; laiklik, demokrasi, eşitlik ve hukuk devleti anlayışına aykırıdır. Kamu kurumları ve kamu hizmetleri vatandaşlık esasına göre düzenlenir. Kamu görevi yapanlar, mezhepçi tekçileştirmeye değil, demokratik, laik ve evrensel hukuk değerlerine uymalıdır.” dedi.

 AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından bugüne kadar, Recep Tayyip Erdoğan’ın atamalarda torpil ve kayırma yapılmayacağına dair sözlerine rağmen, AKP’li yöneticilerin kamu personel atamalarında kayırma ve torpil yaptıklarına ilişkin birçok haberin kamuoyuna yansıdığını ifade eden Av. Kılıç, hatta bazen torpil listelerinin yanlışlıkla CHP milletvekillerine gönderildiğini ve böylece torpilin ortaya çıktığını bildirdi.

'ALEVİ OLDUĞU İÇİN BİR TÜRLÜ ATANAMIYOR'

CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, “Aleviler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşı ve ayrılmaz bir parçasıdır. Eğer yargı Alevilere ayrımcılık yaparsa, Aleviler yargıdan nasıl adalet bekleyecek? Devleti yönetenlerin Alevilerle ilgili olumlu sözleri lafta kalmasın, bunu uygulamada da görelim. Bakırköy Adliyesi Adalet Komisyonu üyesi eski hakim Özkan’ın mahkemedeki beyanları çok ciddi iddialardır. Kamuoyunda çokça dillendirilen ‘AKP’nin atama listesi’ iddialarından bir tanesidir. Adalet Bakanlığı’nda Personel Genel Müdürlüğü’nde görev yapan Ünal Bozdağ, Bakırköy Adliyesi Adalet Komisyonuna, içinde Alevilerin olmadığı katip alımları için liste gönderdi mi? Ünal Bozdağ veya ağabeyi eski Adalet Bakanı Bozdağ, bu konuyu, üzerinde şaibe kalmayacak şekilde açıklamalıdır.” ifadesini kullandı.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in, TBMM Genel Kurulunda yaptığı bir konuşmada, AKP’li tanıdığı olmayan ya da Alevi olan bir kişinin hakim ya da savcı olamayacağına ilişkin bir örnek verdiğini ifade eden Av. Kılıç, “Grup Başkanvekilimiz Özgür Özel’in aktardığına göre, Hüseyin Can, okul birinciliği kontenjanından Ankara Hukuku kazanıyor ve derece ile okulu bitiriyor. Hakim/savcı olmak istiyor ve sınava giriyor. Mülakata çağrılıyor ancak eleniyor. Hırs yapıyor gene çalışıp bir daha sınava giriyor, tekrar mülakata çağrılıyor. Liste açıklanıyor ama gene listede yok. İşte bu Hüseyin Can isimli genç, Alevi olduğu için bir türlü atanamıyor.” dedi.

Editör: Haber Merkezi