Gizem TABAN/İZ GAZETE- Önceki dönem Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konak İlçe Başkanı Mehmet Şakir Başak, İz Televizyonu’nda yayınlanan Ümit Kartal ile Kayıt programının konuğu oldu. Yakın zamanda, ‘Sivil Toplumla İlişkilerden Sorumlu İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBB) Koordinatörü’ görevine getirilen Başak, saha çalışmalarına ilişkin bilgiler verirken son 2 buçuk yılının nasıl geçtiğini de anlattı. Başak, bundan sonraki yol haritasını da açıkladı.

‘İKTİDARA HİÇ OLMADIĞI KADAR YAKINIZ’

Mardin, Diyarbakır, Malatya, Elazığ gibi birçok ilde yaptığı saha çalışmasına ilişkin değerlendirmelerini aktaran Mehmet Şakir Başak, “Uzun yıllardır hiç olmadığı kadar CHP’ye bir teveccüh var. Dört bin kilometreyi gezdikten sonra bir rapor hazırladım ve genel merkeze bildirdim. CHP, hiç olmadığı kadar iktidara yakın… Oralardaki vatandaşlarımız; ‘Artık CHP burada, CHP bizim sorunlarımızı dile getiriyor’ diyor. Daha önce Sivas’ın ötesine geçmeyen bir CHP’den söz ediliyordu, böyle eleştiriler geliyordu. Artık bu değişti. Artık CHP, Mustafa Kemal Atatürk’ün ortaya koymuş olduğu Cumhuriyet anlayışında, insanları bir araya getirerek kurmuş olduğu temelde Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da bir araya gelmeyenleri Millet İttifakı masasının etrafında bir araya getirmeye çalışıyor. Bu, Mustafa Kemal Atatürk’ün anlayışının ta kendisi! Bunu çok iyi vurgulamak gerekiyor. Çünkü maalesef insanlar ‘ben’ anlayışı üzerinden hareket ederken şimdi özveri ve liyakat daha çok ön plana çıkmaya başladı” diye konuştu.

‘BU ANALİZLERİ DİKKATE ALMALIYIZ’

Dünyaca ünlü araştırma şirketi Gallup’un 100 ülkede yaptığı araştırmanın sonucunu paylaşan Başak, söz konusu araştırmada ortaya çıkan analizlerin hem parti hem ülke açısından dikkate alınması gerektiğini söyledi. Harvard Üniversitesi’nin Bilim Dergisi’nde de yayınlanan araştırmanın verilerinden yola çıkarak açıklamalarda bulunan Başak, “Bu, 100 ülkede 10 bin kişinin üzerinde 10 yıl boyunca bir araştırma… Araştırma sonucu; seçilen yöneticilerin, yönetici konumunda olanların yüzde 82 yetersiz olduğunu ifade ediyor. Seçilirken o insanların o işi yapıp yapmayacağı değil, seçenin arkasında durup duramayacağı ya da kültürel olarak aynı aidiyeti hissedip hissetmediği ön planda olduğu için, kendine biat eden anlayışla seçildikleri için yüzde 82’si başarılı değil. Dolayısıyla bu, siyasete de iş dünyasına da uyarlanabilir. Biz de insanın başarılı olup olmadığına, o iş için yeterli olup olmadığına bakmalıyız. Bu, belediye başkanı olabilir, meclis üyesi olabilir, milletvekili olabilir. Seçerken, buna bakmak lazım. Yöneticiler seçilirken, o işi yapıp yapamamasına, var olan bilgiyi pratikleştirip sahaya yansıtıp yansıtamadığına bakılması gerekiyor. Bu analizleri hem parti hem ülke açısından dikkate alarak yönetici seçmemiz gerektiğini, bu verileri değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Yöneticinin çok iyi bir üniversite bitirmesi yetmiyor, bunu sahaya yansıtması gerekiyor. Sahaya yansımadıktan sonra o bilginin bir anlamı yok” ifadelerini kullandı.

‘KENDİ İÇİMDE YOLCULUĞA ÇIKTIM’

Son 2 buçuk yılda neler yaptığına dair konuşan Başak, “Benim de hatalarım var, sütten çıkmış ak kaşık değilim ama elimden geldiğince hata yapmamaya çalışıyorum. ‘Ben her şeyi doğru yapıyorum’ diye bir şey olamaz. Onun için bu 2 buçuk yıl boyunca kendi içimde bir yolculuğa çıktım. İnsan kendi içinde yolculuğa çıkınca kendiyle baş başa kalınca insanın ne demek olduğunu anlamaya başlıyor. Hele hele biz siyasilerin önce insanı tanıması gerekiyor. İnsanı tanımadan, toplumun analizini yapmadan ortaya koyacağın ne olursa olsun oraya uymaz. Önce orayı tanıyacaksın, anlayacaksın. O yüzden son 2 buçuk yılda kendi kendimi masaya yatırdım, beraber yürüdüğüm arkadaşlarımı, ailemi, hepsini sorguladım.  Bütün okuduklarımdan anladığım; global düşünüp yerel uygulamak gerekiyor. Teknoloji çağında dünyayı yakından takip edip iyi okumak gerekiyor. Okuduğunu da kendi kültür örf adetlerimizle iyi sentezleyip uygulamak gerekiyor. Eğer global düşünüp global uygulamaya kalkarsanız insanların sorunları çözmekten çok yeni sorunlar meydana getirirsiniz. Çünkü Londra’daki, Paris’teki ya da Newyork’taki bir gencin doğrularıyla Mardin’de, Diyarbakır’da, Kars’ta, Yozgat’ta yaşayan gencin doğruları aynı değil.  Bilgiye sahip olmaktansa sahip olduğun bilgiyi olumlu bir şekilde yönetmek daha önemli. Biz siyasetçilerin bence üzerinde durmamız gereken önemli konulardan biri de bu. Sonuç olarak benim geldiğim nokta, siyasette bugüne kadar yapılanların dışında yeni bir dönem başlıyor ve o döneme iyi ayak uydurmak gerekiyor” açıklamalarında bulundu.

‘BENİM İÇİN KOLTUKLAR ARAÇTIR’

Bundan sonraki yol haritasını açıklayan Başak, CHP Konak İlçe Örgütü’ne yönelik duygularını da paylaştı. Başak, “Kendimi CHP’nin bir militanı, bir devrimcisi, bir mücadele adamı olarak görüyorum. Verilen ve yapabileceğimi içselleştirdiğim her görevde yer alacağımı söylemek isterim. Bu, benim bir yere gelip gelmemem meselesi değil. Benim için koltuklar araçtır. Ben siyaseti bireysel zenginlik aracı, bireysel ikbal aracı görenlerden olmadım, olmayacağım. Ben bu örgütün hakkını asla ödeyemem. Bu örgüt bana 3 defa Konak İlçe Başkanlığı makamında oturma ve mücadele etme fırsatı verdi. Asla başlarını öne eğdirmedim. Gözüm kapanınca kadar bu örgütün bana o şerefi vermesini unutmam. Bugüne kadar, siyaseti bireyselleştiren, geldiği yeri unutan ve bunu farklı bir boyuta dönüştürmeye çalışan anlayışa karşı durdum, bundan sonra da karşı duracağım” dedi.

 
 

Editör: Haber Merkezi