DERLEYEN: AHMET SEÇİLMİŞ/ İZ GAZETE- Pınar Teke ile Gündem Özel programına konuk bu hafta CHP İzmir Milletvekili Sevda Erden Kılıç oldu. Türkiye ve İzmir gündemine dair ayrıntılı değerlendirmelerde bulunan Kılıç, çarpıcı açıklamalar yaptı. Vatandaşın faturaları ödeyemez hale geldiğini söyleyen Kılıç, sorunların çözümü için CHP iktidarını göstererek, “Düşünün ki bir yanda 5 tane maskeyi halka dağıtamayan bir iktidar, diğer yanda pandemiye rağmen hizmetlere ara vermeyen bir muhalefet var. Yerelde böyle bir yönetim varsa iktidarda nasıl işler yapılacak varın tahmin edin” ifadelerini kullandı.

‘KRİZİ YÖNETEMİYORLAR’

Vatandaşın enflasyon altında ezildiğini her geçen gün koşulların ağırlaştığını söyleyen Kılıç, “Bu ekonomide vatandaşımız geçinmeye çalışırken sihirbazlık yapmayı öğrendi resmen. Bu konuda kim önlem almalı vatandaş mı, iktidar mı? İktidar tabii ki ama önlem alınmadığı ortada. Sonra medyada dünyada da kriz olduğu dillendiriliyor. Elbette dünyada mevcut bir kriz var ancak başka ülkelerde kimse bu şartlarda yaşamıyor. Eğitim, sağlık, yeme-içme, barınma gibi haklardan kimse mahrum değil. Ancak bizim ülkemizde insanların yaşam hakları ihlal ediliyor. Barınma hakkında da şunu söylemek istiyorum öğrenciler kötü durumda. Mevcut öğrenci ve yurt sayısını kıyasladığımızda öğrencilerin 3’te 2’si barınma hakkından yararlanamıyor” dedi.

‘GÜVEN KALMADI’

‘Esnaf ve vatandaş ziyaretlerinde en çok hangi şikayet ve isteklerle karşılaşıyorsunuz?’ sorusunu yanıtlayan Kılıç, “Bu iktidarın esnafla vatandaşı karşı karşıya getirdiğini görüyoruz. Esnaf bir malı alıyor, bunun içine fatura, kira, vergi ve kâr oranlarını ekliyor bunun sonucunda da vatandaşla karşı karşıya geliyor. Lüks diye bir şey kalmadı, insanlar karnını doyurmakla uğraşıyor. Ekonomik sıkıntılar bir yana insanlar özellikle adalet istiyor. Örneğin bu söylemleri sosyal medyada yayınlamak isteyen bir vatandaş ertesi gün gözaltına alınmaktan korkuyor. İnsanlar özgürce fikirlerini dile getirmekten korkuyor. Artık insanlarımızda adalet duygusu öylesine sarsılmış ki dava açmayı düşünen bir vatandaş karşı tarafın iktidara yakın olup olmadığını düşünüp çekiniyor. Devletin çökmesi böyle başlar. İnsanlar adalete güvenmiyor, gençler eğitim sistemine güvenmiyor. Gençler sürekli yurt dışına gitmenin yollarının arıyor. Sağlık personelleri de aynı şeyi düşünüyor. Sizce burada bir yanlışlık yok mu? Bütün sektörlerde birileri yurt dışına çıkmaya uğraşıyor. Yönetime kimsenin güveni kalmamış durumda” diye konuştu.

‘FATURALAR ÖDENEMİYOR’

Artan elektrik ve doğalgaz faturalarına yönelik Bakanlığa, İzmir’de elektrik kesintisi uygulanan fatura sayısını sorduklarını ve aldıkları cevapların içler acısı olduğunu söyleyen Kılıç, “Meskende 14 milyon 967 bin 756, ticarethanede 1 milyon 799 bin 329, sanayide ise 23 bin 907 olmak üzere toplam 16 milyon 791 bin 2 fatura ödenmemiş. Düşünün bu yalnızca elektrik faturaları. Doğalgaz konusuna gelirsek de konutta 6 milyon, ticarethanede 63 bin abonenin doğalgaz faturası ödenmemiş durumda. Yaz aylarında İzmirliler 40 derece sıcaklıkla yaşıyor. İnsanlar nasıl serinleyecek? Esnaf ziyaretlerinde görüyoruz ki elektrik faturaları nedeniyle birçok esnaf dondurma dolaplarını kaldırmış. Vatandaş mevsim normallerinin üzerinde sıcaklarda klima bile açamıyor. Sonra da sayın Nebati gözlerdeki ışıltıdan bahsediyor. S Burada insanların yaşam hakları kısıtlanıyor bu kabul edilebilir bir şey değil” şeklinde konuştu.

‘5 MASKE DAĞITAMADILAR’

İzmir’deki belediyelerin çalışmalarını da değerlendiren Kılıç, “İzmir depremi sonrasında İktidarın ve büyükşehir belediyemizin depremzedelere bakışını herkes gördü. Depremden sonra Mecliste bir komisyon kuruldu ve bizler bu komisyonla yakın biçimde ilgilendik. Bu konuda raporumuzu Meclis’e ilettik. Ayrıca Büyükşehir Belediyemiz deprem mağdurları evsiz kalmasın diye çeşitli otellerle anlaşarak insanların barınma ihtiyaçlarını giderdi. Düşünün ki pandemide 5 tane maskeyi halka dağıtamayan bir iktidar ve pandemiye rağmen hizmetlere ara vermeyen muhalefet belediyeleri. Yerelde böyle bir yönetim varsa iktidarda nasıl işler yapılacak tahmin edin” dedi.

RAPORLARI AÇIKLAYIN

Karşıyaka’daki Atakent Anadolu Lisesi’nin yıkım kararı hakkında konuşan Kılıç, “Depremin üstünden iki yıl geçti. Gerçekten burada bir deprem tehlikesi varsa neden iki yıldır öğrenciler orada öğretim görmeye devam ediyor? Biz istiyoruz ki depreme dayanıksız raporları kamuoyuna açıklansın. Gerçekten ortada bir tehlike varsa raporları görmemiz gerekir. Bu konuda veliler basın açıklaması yaptı. Biz raporların halka açıklanmasını istedik ancak ortada açıklanan bir sonuç yok. Madem doğru bir iş yaptığınıza inanıyorsunuz raporları açıklayın” dedi.

‘SONUNA KADAR KARŞIYIZ’

Aliağa’ya söküm işlemi için getirilecek olan asbestli gemiye dair fikirlerini bildiren Kılıç, “Konu yalnızca para hırsından ibaret” dedi ve şöyle devam etti: “birçok sivil toplum kuruluşları ve çevre dernekleri bu konuda uğraşıyor. İzmir dünyanın çöplüğü değildir. Yapılan açıklamalara bakarsanız 9 ton asbest olduğu söyleniyor. Peki geminin ikizi 760 ton asbest içeriyor buna ne diyecekler? Bu bilimden uzak bir davranıştır. Az önce saydığım bileşenlerle biz bu geminin karşısında duracağız. Hindistan Yüksek Mahkemesi geminin ikizinin sökümüne karşı çıkmıştı. Biz neden geminin ikizini burada söküyoruz? Buna sonuna kadar karşı çıkacağız” diyerek sözlerini noktaladı.

Editör: Haber Merkezi