Cengiz Aldemir/ANKARA - Meclis genel kurulunda görüşülmekte olan Kooperatifler Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerine söz alan CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, konuşmasına, İzmir'e kooperatifçilik konusunda önderlik yapmış, büyük emek vermiş, Gümrük ve Tekel Bakanlığı da yapmış olan kooperatifçiliğin önderi Mahmut Türkmenoğlu'nu anarak başladı.

İKTİDAR KOOPERATİFCİLİĞİ GEREKSİZ GÖRÜYOR

Kooperatiflerin farklı bakanlıklara bağlı olması ve her bakanlığın kooperatifçiliğe bakış açısının farklı olmasının sıkıntılı bir durum olduğunu belirten CHP'li Bayır, Kadın üretim kooperatiflerinin Aile Bakanlığına, taşıma kooperatiflerinin Ulaştırma Bakanlığına, tarım üretim kooperatiflerinin Tarım Bakanlığına, bazılarının da Ticaret Bakanlığına bağlı olması kargaşaya neden olmaktadır. Ayrıca, son zamanlarda, az ortaklı olarak kurulan çok sayıdaki kooperatif nedeniyle kooperatiflere bakış açısının devlet tarafından değiştiğini söyleyebilirim. "Kooperatifçilik gereksiz." düşüncesiyle iktidar tarafından pompalandığını düşünmekteyim. Böylelikle birlikte üretim yapma, dayanışma, örgütlenmenin önü kesilmeye çalışılmakta, birlikten kuvvet doğar sözü unutturulmaktadır" dedi.

KOOPERATİFLERE "İŞLETME KURUN" DAYATMASI YANLIŞ

Kooperatiflerin uzun vade ve düşük faizle bankalara müracaat ettiğinde "Siz KOBİ değilsiniz." denilerek bankalar tarafından geri çevrildiğini, Herhangi bir biçimde kredi talebinde bulunan kooperatiflerin, KOBİ olmadıkları için geri çevrildiğini anımsatan Bayır, kooperatiflerin iktisadi işletme kurma zorunluluğunun kaldırılması taleplerini dile getirdi. Bayır, kooperatiflerin bu konudaki gerekçelerinin; "Bize bu iktisadi işletme kurma zorunluluğunu dayatmayın çünkü biz kooperatifler zaten Türk Ticaret Kanunu kapsamında ticaret yapabilir özelliğe sahibiz." dediklerini aktardı.

TARIM VE İNŞAAT KOOPERATİFLERİ AYNI STATÜDE OLAMAZ

Kooperatifler Kanunu'nun tek bir paket içerisinde hazırlanmış olduğunu kaydeden CHP'li Bayır, "Yani sütü üreten, fındığı üreten, pamuğu üreten tarım kooperatifleriyle; konut üreten ya da ticari inşaat iş yeri üreten kooperatiflerin yani satış yapan kooperatiflerin aynı statüde olmasının doğru olmadığını düşünmekteyiz. Çünkü biri gerçekten bu ülkeye bir katma değer yaratıyor, üretim yapıyor, tarımda toprağı işliyor buna tanınan haklarla ticari amaçlı iş yeri yapan, fabrika inşaatı yapan bu kooperatiflere tanınan hakların aynı olmasını adaletli görmüyoruz, bulmuyoruz, farklar olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu anlamda, üretim yapan özellikle tarıma dayalı üretim yapan tarımsal kooperatiflere daha çok destek sağlamamız gerektiğini düşünüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

İKTİDAR KOOPERATİFLERDEN RAHATSIZ OLUYOR

İktidarın, üretim kooperatiflerinin bulunduğu bölgeye hem ekonomik hem de eğitsel katkılarından rahatsızlık duyduğunu ileri süren Bayır, "Rahmetle andığım Mahmut Türkmenoğlu'nun köy kooperatifçiliği konusunda, özellikle İzmir'de, bundan kırk yıl önce yarattığı proje, köyde tiyatroyla sonuçlanmıştı. Türkiye'deki ilk köy tiyatrosu Urla Bademler köyündedir ve bu o tarım kooperatifi sayesinde yapılmıştır. Bu anlamda mevcut iktidar bu aydınlanmanın acaba kooperatifler kanalıyla Türkiye'ye yayılmasının rahatsızlığından mı yakınmaktadır?" diye sordu.

ÜRETEN ÜLKEYDİK, İTHAL EDEN ÜLKE OLDUK

Kooperatiflere Bakanlıklar tarafından verilen paraların amacına uygun kullanılmadığını belirten CHP'li Bayır, Kooperatiflerin üretim alanlarına göre ayrıştırılarak tarımsal amaçlı üretim kooperatiflerinin ayrı tutulması gerektiğini vurgulayarak, "Aksi takdirde birçok ithal tarım ürünlerini, örneğin kuru fasulyeyi Arjantin, Kanada, Kırgızistan; pirinci Çin, Rusya, Pakistan, Arjantin, Yunanistan, Hindistan; mercimeği Mısır, Irak, Sudan; bulguru Bosna Hersek, Rusya, Hollanda; mısırı Rusya, Sırbistan, Romanya; ayçiçek yağını Rusya, Ukrayna, Moldova, Bulgaristan, Yunanistan; nohutu Meksika ve Hindistan'dan ithal ederek halkımızın alım gücünü yükseltemez, yeterli gıda almasını sağlayamayız.Bir zamanlar âdeta tahıl ambarı olarak anılan ülkemiz artık tarımsal ürünlerini Rusya başta olmak üzere diğer Avrupa ülkelerinden temin etmektedir. Çok fazla değil, daha otuz sene önce kendi kendine yetebilen 7 ülkeden biriyken bugün mutfaklarında yangın olan yiyeceklerini ithal eden ülkeler kategorisine geçtik" sözleriyle tepki gösterdi.

KOOPERATİFLERİN ÇOK AMAÇLI İLKESİ ÖNEMLİ

Kooperatiflerin çok amaçlılık ilkesinin göz ardı edildiğini, uzmanlaşma, ihtisaslaşma gibi kavramlardan hareket edilmesinin doğru olmadığını savunan Bayır, "Bu nedenle az ortaklı çok sayıda kooperatifin oluşmasının önüne geçen bir hüküm. Ben bu yasa önerisinde görmedim, bunu eleştiriyorum. Yani bir taraftan siz hem az ortaklı çok kooperatif kurulmasına müsaade edeceksiniz, hem de bundan şikâyetçi olacaksınız, "Çok sayıda kooperatif var. Bunun için "şu yasayı çıkarıyorum." diyeceksiniz bu doğru değil" ifadelerini kullandı.

KADIN KOOPERATİFLERİNDEN KDV VERGİSİ ALINMASIN

Kooperatiflerin finansman ayağının olmadığına dikkat çeken Bayır, kooperatiflerin kurulmasından çok sürdürülebilir olmasının önemli olduğunu söyledi. Katma değer yaratan kadın kooperatiflerinden KDV vergisinin alınmaması gerektiğini savunan Bayır, bunların haricinde gelir, kurumlar, stopaj, damga vergilerini de ödediklerini kaydetti.

KOOPERATİFLERE UZUN VADELİ FİNANS VERİLSİN

Kooperatifçiliğin köyden, kente göçü durduracak, çiftçinin alın teri ve emeğinin karşılığını alabileceği ortaklık yöntemi olduğunu belirten Bayır, bundan vazgeçilmesinin asla düşünülemeyeceğini vurguladı. Tarımsal amaçlı kooperatiflerin her koşulda KOBİ sayılması gerektiğinin altını çizen Bayır, "Tarımsal kalkınma kooperatiflerinin tümünün, KOBİ tanımına bakılmaksızın, düşük faizli uzun vadeli finansman kaynaklarından faydalandırılması sağlanmalıdır. Yatırım destekleri sadece ilçe bazlı kooperatiflere verilerek köy kooperatiflerinin de birleşmesi teşvik edilmelidir."

Editör: Haber Merkezi