Cengiz Aldemir/ ANKARA - Yaşamın devamı için temel unsur olan su kaynaklarının, artan nüfus, şehirleşme, sanayi ve tarım faaliyetleri nedeniyle tehdit altında olduğunu söyleyen Meclis Çevre Komisyonu Üyesi ve CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, İz gazeteye yaptığı değerlendirmesinde, "İklim değişikliği ve küresel ısınma bu tehdidi artırırken Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) bu yıl yayımladığı rapora göre, dünya çapında 450 milyonu çocuk olmak üzere 1,42 milyardan fazla insan su kıtlığı riskinin yüksek veya aşırı yüksek olduğu yerlerde yaşıyor. Dünya üzerinde her 5 çocuktan 1’inin günlük ihtiyaçlarını karşılayacak suya erişemediği anlamına geliyor" dedi.
YERALTI SULARI TÜKENİYOR
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) ve Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) raporlarına da dikkat çeken CHP'li Arslan, küresel su ihtiyacının 2050 yılında bugüne göre yüzde 30 artacağı tahmininin yeraldığı, dünya nüfusunun yüzde 40'ını oluşturan 1,9 milyar nüfusu barındıran 80 ülkenin halen su sıkıntısı çektiği ve bu nüfusun 2050'de 3 milyara çıkacağı bilgisinin yer aldığın söyledi. Su kaynaklarının stratejik öneminin her geçen gün arttığını, Türkiye'nin, su zengini bir ülke olmadığı, su kaynakları konusunda kirlilik ve aşırı su kullanım gibi önemli tehditlerle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunan Arslan, "Tarımsal üretim ve gıda güvenliği içinde büyük önem taşıyan su kaynakları, ekonomik büyümeyi, yoksulluğu, sağlığı, refah düzeyini ve yaşanabilir bir çevreyi de doğrudan etkilemekte. Tarımsal üretim, tüm su çekimlerinin neredeyse yüzde 70'ini ve bazı gelişmekte olan ülkelerde yüzde 95'ini oluşturmakta. Türkiye'de bu oran yaklaşık yüzde 70'ler düzeyinde " olduğu bilgisini paylaştı.
YÖNETMELİKLER ETKİN KULLANILMIYOR
Su ihtiyacını karşılamada önemli bir paya sahip olan yeraltı sularının plansız ve aşırı kullanımının, su ve çevre kirliliği yüzünde su kaynaklarının geleceğinin tehdit altında olduğu uyarısında bulunan CHP'li Arslan, Türkiye’nin Yeraltı Sularının Kirlenmeye ve Bozulmaya Karşı Korunması ve Yeraltı Suları Ölçüm Sistemleri Yönetmeliğinin etkin olarak kullanılmadığına vurgu yaptı.
KURAKLIK VE ÇÖLLEŞME UYARISI
Türkiye'nin OECD üyeleri arasında en fazla yeraltı suyu kullanan üçüncü ülke olduğunu, yüzde 70’ini sulama amacıyla kullandığını ve su ihtiyacının her geçen yıl arttığını kaydeden Arslan, "
Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA)nin 11 Ocak 2021 itibarıyla Türkiye'deki yeraltı sularının durumunu hesapladığı, kuraklık tehdidinin sadece barajları değil, yer altı sularını da etkilediği görülmektedir. Türkiye'nin büyük bir bölümünde yeraltı suları ortalama seviyenin altında.
İklim değişikliği, çölleşme, kuraklık, düzensiz yağışlar Türkiye’nin su rejimi ve su kaynaklarının kullanımı konusunda yeni planlamalara ihtiyaç olduğunu gösteriyor. NASA verileri ve diğer araştırmalar ise yaklaşan tehlikeye işaret ediyor" diyerek uyarılarda bulundu.
PAKDEMİRLİ'YE SORULAR
Konu ile ilgili Meclis Başkanlığı'na soru önergesi de verdiğini anımsatan Arslan ," Sizin aracılığınızla Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'ye şu soruları bir kez daha yönetmek istiyorum: "Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) projeksiyonlarına göre, Türkiye'nin nüfusu 20 yıl sonra yaklaşık 17 milyon artışla 100 milyonu bulacak. Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) raporlarında küresel su ihtiyacının 2050'de bugüne göre yüzde 30 artacak. Ülkemizdeki nüfus artışı, tarım ve sanayiye ’de yansıyarak su ihtiyacını daha da artıracak. Bu projeksiyonlarda dikkate alınarak ülkemizin ilerleyen yıllarda su ihtiyacının karşılanması için hangi somut önlemler alınmıştır? Bu önlemler neleri kapsamaktadır?
2010, 2015 ve 2021 yılları itibariyle Türkiye’nin yeraltı suyu rezervlerine ilişkin durum nedir? Bir azalma söz konusu ise bunu bölgelere göre dağılımı ve oranı nedir?
Ülkemizde ilgili yönetmelik gereği kaç kuyuda ölçüm sistemleri kurulmuştur? Ölçüm sistem kurulmayan kuyu sayısı nedir? Bu eksik ne zaman giderilecektir?
2010, 2015 ve 2021 yılları itibariyle Türkiye’nin yeraltı suyu kullanım miktarı ve sektörlere göre dağılımı nedir?
İZMİR'İN YERALTI SU REZERVİ NEDİR?
2010, 2015 ve 2021 yılları itibariyle Ege Bölgemiz ve İzmir’de yeraltı suyu rezervlerine ilişkin durum nedir? Bir azalma söz konusu ise bunun oranı nedir?
2010, 2015 ve 2021 yılları itibariyle Ege Bölgemiz ve İzmir’de yeraltı suyu kullanım miktarının sektörlere göre dağılımı nedir?
2014 itibariyle Türkiye’de yeraltı sularının durumunu saptamak için kaç gözlem istasyonu bulunmaktadır? Bölgelere göre dağılımı nedir? Bu gözlem istasyonlarından alınan verilere göre yeraltı sularımızdaki kirlilik oranı, 2010, 2015 ve 2021 yılları için ne olmuştur?
Yeraltı sularının aşırı kullanımı ortadadır, bunun sonuçlarının ne kadar yıkıcı olduğu bilinmektedir. Yeraltı sularının aşırı kullanımını uygun düzeye çekmek için hangi önlemler alınacaktır?
Ülkemizde son 10 yılda kaç obruk oluşmuştur? Yıl ve illere göre dağılımı nedir?
