Türkiye’nin 2004 yılından bugüne Avrupa ülkelerinden ithal ettiği plastik atıkların miktarının 173 kat arttığını belirten HDP İzmir Milletvekili Ekolojist Murat Çepni,  Greenpeace ve İngiltere Ulusal İstatistik Dairesi’nin verilerinde Türkiye'nin, 2020 yılında Avrupa Birliği ülkelerinden toplam 659 bin 960 ton plastik atık ithal ederek,  Avrupa’dan en çok plastik atık alan ülke olduğunu söyledi.

SEKTÖRDE FİRMA ARTIŞI

TÜİK verilerine göre de 2009 yılında, 7 bin 169 ton olan plastik atık ithalatı, 2019 yılı ekim ayı itibarıyla yıllık 524 bin 580 tona çıktığını anımsatan Çepni, 

2017 yılından itibaren, ithal edilen atıkları geri dönüştürmek için kurulan firma ve  plastik organize sanayi bölgelerinin fazlalığına dikkat çekti.

DEVLET TEŞVİK EDİYOR

Devletin, ithal edilen plastik atık başına teşvik ve vergi muafiyeti getirdiğini vurgulayan Çepni, "2020 yılında atık plastik ithal izni olan 130 şirket bulunurken, 2021 yılının ilk dört ayında firma sayı 400’e çıkmıştır. Atık ithalatı  çok büyük bir rant oluşturmaktadır. Yüzlerce firma da  kayıt dışı olarak, yönetmeliklere aykırı faaliyet yürütmektedir. Firmalar,  Avrupa'nın değerlendirilebilir atıklarının yanı sıra bertaraf edilmesi gereken çöplerini de ithal etmektedir. İthal edilen atıkların sadece yüzde 30-40’ı değerlendirilebilmektedir.  

Son yıllarda geri dönüşüm fabrikalarında çıkan yangınlardaki artış dikkat çekmektedir" dedi.

HALK SAĞLIĞINI TEHDİT EDEN YANGINLAR

2020 yılında 65 olmak üzere 2021 yılının ilk 7 ayında, 76  geri dönüşüm tesisinde yangın çıktğını, bazılarının 3-4 defa yandığını vurgulayan Çepni, yangın sebebinin, geri dönüştürülmesi maliyet gerektiren atıkların firmalar tarafından yakılarak bertaraf edilmesi ve firmaların herhangi bir önlem almadan atıkları depolanması olduğunu belirtti. Atık yangınlarının çevre kirliliği, kanser, tarımsal zehirlenmelere neden olduğunu ifade eden Çepni, " Firmaların denetimsizliğinden ve kar hırsından kaynaklanan yangınlarla halkın anayasal hakkı olan sağlıklı ve dengeli çevrede yaşama hakkı gasp edilmektedir. Dünyanın pek çok ülkesinde ağır suçlar arasında sayılan bu yangınları önlemeye yönelik acil kalıcı önlemler alınması ve ilgili kurumların bu yangınların neden olduğu tehlikelere karşı halkı bilgilendirmesi gerekmektedir" uyarısında bulundu.

YANGINLAR ARAŞTIRILDI MI?

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'a, "Kamuoyunda şüpheli olarak nitelendirilen,  geri dönüşüm tesislerinde çıkan yangınların nedenleri etkin bir şekilde araştırılmış mıdır? Sonuç kamuoyu ile paylaşılacak mıdır? İtfaiye raporlarında yangınların çıkış nedenleri ne şekilde yer almaktadır?" diye soran Çepni, şu sorularına da yanıt istedi:

Bakanlığınız verilerine göre 2021 yılı içinde kaç geri dönüşüm tesisinde yangın çıkmıştır?

Yangınların çevreye ve halk sağlığına verdiği zararlar nedeniyle işletme sorumlularına yaptırım uygulanmış mıdır? Ceza alan işletmeler var mıdır?

Geri dönüşüm tesisleri ne şekilde,  hangi sıklıkta denetlenmektedir? 2021 yılında yangın çıkan tesislerin denetim raporları mevcut mudur? Yanıcı madde içeren atıkların uygun koşullarda depolanması yapılmakta mıdır? 

Geri dönüşüm tesislerinde çıkan yangınların neden olduğu zararlardan çevrenin, tarım alanlarının, su varlıklarının ve halk sağlığının korunması için Bakanlığınızın çalışması var mıdır?  

Yangın çıkan tesisin bulunduğu yerde yaşayan halk, yangının neden olduğu zararlar konusunda uyarılmakta mıdır? Bu konuda ilgili kurumlarla işbirliğiniz var mıdır?

Geri dönüşüm tesislerinde meydana gelen yangınların engellenmesi için çalışmalarınız var mıdır? Bu konuda yasal düzenlemeler yapılmakta mıdır? 

Hükümetinizin sıfır atık projesi ile çelişen atık ithalatının bütünüyle yasaklanması için bir girişiminiz olacak mıdır?  

Editör: Haber Merkezi