Cengiz Aldemir/ ANKARA- Meclis Genel Kurulu'nda konuşan HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, çokça tartışılan kriz sürecinde kavramların altının boşaltılarak, ters düz edildiğini söyledi.
ÇELİŞKİLİ TUTUMUNU SÜRDÜREN ERDOĞAN
AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın, krizin olmadığı "dış düşman, iç düşman" tartışmalarıyla, her şeyin çok iyi olacak gibi sözlerle çelişkili tutumunu sürdürdüğünü belirten HDP'li Çepni, " Ahmet Kaya'nın dediği gibi, neresinden baksanız çelişki, neresinden baksanız tutarsızlık ama tabii, bir de "fırsatçılık" diye bir becerisi var AKP'nin. Mecliste tartışamadığımız gerçek sorunlar var olduğu müddetçe, tartıştığımız güncel meseleleri de açığa çıkarma, sonucuna vardırma imkânımız yok " dedi.
AKP KİŞİYE ÖZEL HUKUKU AÇIKLAMALIDIR
Cezaevlerinin ülkenin kanayan bir yarası, siyasal ve yapısal krizin en temel yansıdığı alanlardan biri olduğunu söyleyen HDP'li Çepni, "Bugün grubumuzu İmralı Cezaevinde kalan Abdullah Öcalan, Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım, Veysi Aktaş'ın aileleri ziyaret ettiler. Ziyaret eden ailelerimizin temel derdi; Sekiz aydır cezaevine gidemiyorlar ve sekiz aydır cezaevinden, İmralı Adası'ndan hiçbir haberi alamadıklarını söylüyorlar. Son derece endişeliler ama aynı zamanda Öcalan'ın avukatları da en son 7 Ağustos 2019'da görüşebilmişler ve bütün bu süreç içerisinde hiçbir haber alınamamış. Yani tecrit içinde tecrit, hukuksuzluk içinde hukuksuzluk devreye konuluyor. Soruyoruz; Bu ülkede kişiye özel bir hukuk var mıdır, eğer varsa bunu AKP açıklamalıdır. Geçtiğimiz yıllarda AKP yetkilileri tarafından Öcalan'la görüşmeler yapılmış; seçim ve pandemi sürecinde bizzat Bakan tarafından "Görüşmeler önündeki engeller kaldırıldı." açıklaması yapılmış. Peki, ne oldu da şimdi bütün görüşmeler ortadan kaldırılmış durumda yani aileler yaşam hakkı, yaşamın güvencesi açısından bile muazzam bir endişe hâlindeler" ifadelerini kullandı.
DEMOKRASİ GÜÇLERİ TECRİTE KARŞI ÇIKMALI
Ortada ciddi bir hukuksuzluğun olduğunu, Kürt halkı, Türkiye demokrasisi, özgürlük mücadelesi ve Kürt sorununun çözümsüzlüğü meselesiyle karşı karşıya kalındığını belirten Çepni, "Tecrit meselesi aynı zamanda bu meselenin derinleştirilmesi anlamına geliyor. Yani siyasi açıdan bu ülkede Kürt sorununun çözümsüzlüğünden beslenen akıl, istediği koşullarda bu fırsatları istediği biçimde değerlendirmeye çalışıyor. Kürt sorununun çözümü Kürt halkının sorunu değildir tek başına hatta daha da fazla tüm Türkiye halklarının sorunudur. Türkiye'deki işçi sınıfının, emekçilerin, kadınların, köylülerin, demokrasi güçlerinin, sosyalistlerin görevidir. Çünkü bir halk özgür olmadan hiçbir halk özgür olamaz. Buradan çağrımız şudur: Tüm demokrasi güçlerinin bu tecrit meselesine, İmralı ve tüm cezaevlerindeki bu tecrit, insan hakları, işkence, hukuksuzluk meselelerine sahip çıkmalı, bunun mücadelesini yürütmelidirler" çağrısında bulundu.
AİLELERİN, AVUKATLARIN GÖRÜŞMESİNE İZİN VERİN
Ekonomik krize karşı mücadelenin, demokrasi meselesine karşı mücadele yürütmekle mümkün olabileceğini savunan HDP'li Çepni," Size "Bir merminin fiyatı kaç liradır?" diye soranlar olduğu müddetçe açlığınızı, iş ve ekmek mücadelenizi kazanma şansınız yoktur. İlk sermaye tarafından milliyetçilik ve ırkçılık bütün bunları örten bir örtüye dönüştürülmüştür. Buradan Bakanlığa çağrımız: Bu hukuksuzluğu bitirin. Ailelerin ve avukatların ziyaretine, görüşmesine izin verin. Bu işkenceyi durdurun, bunun ne hukuki ne insani ne de siyasi hiçbir açıklaması yoktur."
