CENGİZ ALDEMİR / İZ GAZETE -  Sabiha Gökçen havaalanında yaşanan uçak kazasını meclis gündemine taşıyan eski Pilot ve CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, kazada hayatını kaybeden vatandaşın cenazesinde hazır bulunduğunu belirtti. Kaza konusunda görüşlerini milletvekilleriyle paylaşan Çelebi, uçak kazalarındaki artışa dikkat çekti. Bu tür kazalarda kesin yargılardan uzak durmak gerektiğine vurgu yapan Çelebi, havacılık kazalarının organizasyon kazaları olduğunu belirtti. Çelebi, “Yani firma, havaalanı işletmesi, sivil havacılık otoritesi, uçak üreticisi, meteoroloji istasyonu; bunların hepsi bunların içine girer. Bizim işimiz de burada kazayı çözmek değil, neler yapabilirizi Meclis olarak araştırmaktır” dedi.

Kazanın araştırılmasında yapılan hataları sıralayan CHP’li Çelebi, kaza sonrası hemen soruşturma açılmasının yanlış olduğunu, ön rapor tamamlandıktan sonra açılmasının doğru olduğunu belirtti. Çelebi, “ Çünkü birisi başım belaya girecek diye yalan söyleyebilir veya başkasının başı belaya girecek diye tanıklık yapmaktan çekinebilir; bu da yeni kazaların olmasına vesile olabilir. Dolayısıyla ön rapor önce çıkarılmalıydı, ondan sonra soruşturma açılmalıydı. Bu yanlış, bunun tekrarlanmaması gerekir yani önce kazanın sebebi bulunacak, ondan sonra suçlu bulunacak; buna dikkat etmek gerekir” uyarısında bulundu.

KURUL İNCELENMELİ

Kaza araştırma raporlarının dünyanın diğer ülkelerinde yayınlanarak ders çıkartıldığını söyleyen Çelebi, Türkiye'de bu raporun yayınlanmayışının yanlış olduğunu belirtti. Konu ile ilgili Ulaşım Emniyeti Araştırma Kurulu’nu işaret eden Çelebi, “ Boeing 737'de çok tecrübeli bir kaptanımı aradım. Bu işlerde de çok maharetlidir. Siz bu kurulda var mısınız diye sordum; "Yokum." dedi. Bu konularda sizin kadar üstün birisi var mı dedim, "Sanmıyorum." dedi. Bu kurulu incelemenizi rica ederim. Çünkü Boeing 737'de sadece uçmak yetmez. Kaza araştırması bambaşka bir alandır” diye konuştu.

TEDBİRLER ALINSA KAZA OLMAZDI

İdari ve teknik eksikliklere vurgu yapan Çelebi, kazayı önleyecek tedbirlerin önceden alınmayışına dikkat çekti. Çelebi,"EMAS" denilen bir sistem yani malzeme var. Aslında parayı verip bunu yaptırsak bu uçak aşağı düşmeyecekti. Hiçbir kırıma uğramadan bunu bir jel gibi düşünün buraya girdiği an bataklığa saplanıyor. Dolayısıyla EMAS sistemi olsaydı uçak şu şekilde saplanacaktı ve orada kalacaktı. Dolayısıyla iyi tedbirler alınırsa bu tür kazalar önlenebilir. Bakın, İstanbul Havalimanı açıldığında "Meteoroloji radarı olacak." dendi. Meteoroloji radarları çok önemli. Mevcut sistemlerle aktüel hava durumunu ölçebiliyoruz ama bir iki saat önceden fırtına ve "oraj" oluşumunu ölçemiyoruz. Meteoroloji radarı olsaydı yine önceden tespit edilirdi, pist istikameti, pist iniş yönü değiştirilirdi, kaza yine olmazdı” şeklinde değerlendirdi.

DENETİM EKSİKLİĞİ

İstanbul Havalimanı ile Sabiha Gökçen Havalimanı inişlerinin koordineli yürütüldüğünü belirten Çelebi, bu durumda kulenin tek başına tereddütte kaldığını ve hassas bir durum yarattığını, bununla ilgili tedbirlerin de alınması gerektiğini söyledi. Çelebi, “Maliyet baskısı nedeniyle teknik limitlere de yaklaşmaları söz konusudur. Dolayısıyla bu maliyet baskısı da Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından incelenmelidir. Sivil Havacılık Genel Müdürü, patronun, firmalar değil kendisi olduğunu göstermelidir. Burada bir denetim eksikliği de vardır, bu çözülmelidir diyorum.”

Editör: Haber Merkezi