Cengiz Aldemir/ANKARA - Uzun süredir Türkiye'nin gündeminde olan Kabine değişikliği ile ilgili kararlar geldi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ikiye bölündü. Yeni kurulan iki bakanlıktan biri olan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı görevine Derya Yanık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na Vedat Bilgin atandı. Ticaret Bakanlığı'na ise Mehmet Muş getirildi. Bu kararlarla, Zehra Zümrüt Selçuk ve Ruhsar Pekcan görevlerinden alınmış oldu.

PEKCAN YÜCE DİVANLIK SUÇ İŞLEDİ

Görevden almalarla ilgili İz gazeteye değerlendirmelerde bulunan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın yüce divanlık suç işlediğini, görevden alınmasıyla Pekcan’ın korunduğunu vurguladı. Bakan Pekcan ve eşi Hasan Pekcan’a ait Nanoksia Biyoteknoloji firmasından 9 milyon liralık dezenfektan alınmasıyla gündeme oturduğunu belirten Beko, “Ticaret Bakanlığı koltuğunda oturacaksınız, şirket kurup, dezenfektan üreteceksin ve başında bulunduğunuz bakanlık satın alacak. Böyle bir anlayış nasıl kabul edilebilir. Ve sizi istifaya çağıranlara yanıt vermeyerek o makamda oturmaya devam edeceksiniz. Bu kabul edilecek bir şey değil. Bakan Pekcan’ın görevden alınması yerinde bir karar olmuştur. Ancak yüce divanlık suç işleyen Pekcan görevden alınmakla korunmuş olduğunu da buradan söylemek isterim” dedi.

EMEKÇİYE HİÇ KATKISI OLMAYAN BAKAN

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’la birlikte Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un da görevden alınmasının geç de olsa yerinde bir karar olduğunu belirten CHP’li Beko, Bakan Selçuk’un, “Kadına, çocuğa, yoksula, işçiye, emekçiye, emekliye hiçbir katkısı olmamış bir bakan daha gitti, yerine bir başkası geldi. Artık sıradan bir taşra yöneticisinin değişimi haberinden fazla bir değeri olmayan ama beklenen bir değişim oldu” ifadelerini kullandı.

Görevden alınan Bakan Selçuk’un, patates-soğan kuyruklarıyla, işçi hakkını, hukukunu ve parasını patronlara peşkeş çeken bir bakan olarak anılacağını söyleyen Beko, “ Çalışma yaşamıyla yakından uzaktan alakası olmayan sayın Selçuk, açlık ve yoksullukla baş başa bırakılan babaların, annelerin çaresizlik sonucu intiharlarıyla, kadına, çocuğa şiddet ve istismar haberleriyle, bir kereden bir şey olmaz diyenlerle anlayış birlikteliğinizle, kadın cinayetleriyle, tarikatların öncülüğünde ‘İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması kararına koltuk çıkmanızla, velhasıl kötü hatırlayacak... “ sözleriyle tepkisini dile getirdi.

TARİHİN KARA SAYFALARINDA YERİNİ ALACAK

Selçuk’un Covid-19 salgını süresince artan işsizlik ve yoksulluğu, işçilerin ve emekçilerin borç batağına sürüklenmesini görmezden geldiğini anımsatan Beko, Bakan Selçuk'un yoksulluk sebebiyle artan intiharları ve koronavirüsün sağlık çalışanları için meslek hastalığı olarak kabul edilmesi çağrılarını, "Evde hastalananlar var, nasıl meslek hastalığı kabul edelim" ifadeleriyle tarihin kara sayfalarına geçen bakan olarak hatırlanacağını söyledi.

SİYASİ AHLAK YASASI ÇIKMALI

Tek adam yönetimiyle Türkiye’nin bir yolsuzluklar ülkesi olduğunu belirten Beko, CHP’nin parlamentoya siyasi ahlak yasası getireceğini vurgulayarak, “Yolsuzluk her birimizin alın terimizin çalındığı bir süreç demektir. Yolsuzluk aynı zamanda siyasette iktidar olanların açtıkları beyaz sayfanın aşama aşama kirlenmesidir. Bu konuda atılacak en önemli adım siyasi ahlak yasasının çıkmasıdır” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi