İZ GAZETE- AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, ABD Başkanı Donald Trump'ın, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan'a gönderdiği ve ‘Don’t be a fool!’ (Aptallık etme) dediği mektuba ilişkin, "Birileri CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun o çirkin mektubu alıp Meclis kürsüsünden okuması gibi, mektup üzerinden maalesef siyaset yürütüyor. Cumhurbaşkanımız sahada en güzel şekilde cevabı vermek yerine kalkıp da, 'Bana böyle bir mektup geldi. Ben bu mektubu kabul etmiyorum' deyip, diplomasi örneği değil de bir duygusallık örneği mi sağlasaydı? Cumhurbaşkanımız ülkesinin çıkarlarını ve masada yürüttüğü oyunu bozmak için sızdırılan mektubu alıp meseleyi kişiselleştirse, 'Bana böyle bir mektup geldi' deseydi daha mı doğru olurdu? Asla. Ona verilecek en güzel cevabı sahada Mehmetçik, Türk ordusu verdi" ifadelerini kullandı.

‘GIK DİYEMEDİLER’

CHP İzmir Milletvekilleri Tuncay Özkan ve Atila Sertel ise, Ünal’ın açıklamasına sosyal medya hesaplarından tepki gösterdi. CHP’li Özkan, “AKP sözcüsü Ömer Çelik’i dinledim. Hakaret ve zırva doluydu. Trump mektupta doğruları yazmış demek ki. Gık diyemediler. Muhatapları korkudan Trump’a sevgi selam yolluyor, hep bir ağızdan CHP ve Kılıçdaroğlu’na saldırıyor. Trump gibi diyeyim o zaman: Don’t be a fool! ” dedi.

‘KENDİ GENÇLERİNİZİ…’

CHP’li Sertel ise, “Cumhurbaşkanına hakaret etti diyerek kendi gençlerinizi, insanlarınızı cezaevine attırıyorsunuz da, ağız dolusu hakaret ve tehdit dolu mektup yazan Trump’a niye sus pus oluyorsunuz? Genel Başkanımız ülkemize hakaret eden Trump’a gereken yanıtı vermiştir. Sizi rahatsız eden budur.” ifadelerini kullandı.

CHP LİDERİ NE DEMİŞTİ?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Grup Toplantısı'nda ABD Başkanı Trump’ın mektubunun küstahça yazıldığını dile getirerek AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın sessizliğini eleştirmiş ve şu 7 soruyu sormuştu:

1. Hiç bir şekilde diplomatik teamüllere uymayan ve hakaret dolu ifadeler içeren bu mektubu "bu üslup kabul edilemez" diyerek neden iade etmediniz?

2. Okuduğunuzda bu ifadeleri nasıl hazmettiniz? Neden ve hangi korku, endişe ve ruh haliyle bu mektubu kabul ettiniz?

3. Hakaretler içeren mektubu anında iade etmediğiniz gibi, kamuoyundan da gizlediniz. Neden?

4. Bu mektubu Amerikalılar kamuoyuna duyurmasaydı üstünü örtecek, sessiz mi kalacaktınız?

5. Hakaretler içeren mektubun üstünü artık örtemeyeceğinize göre, milletin onurunu nasıl kurtaracak ve bu yakışıksız üsluba Türkiye ve ABD arşivlerine girecek şekilde nasıl cevap vereceksiniz?

6. “Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak” T.C. Cumhurbaşkanlarının anayasal görevidir. 82 milyonun huzurunda ettiğiniz yemini hatırlıyor musunuz?

7. Ettiğiniz yeminde bahsi geçen “namus ve şeref” kavramları sizin için neyi ifade etmektedir?

Editör: Haber Merkezi