BATUHAN KAYA/İZ GAZETE- İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin İZSU, İZDOĞA, İZBETON ve İZULAŞ şirketlerinde örgütlü Türk İş'e bağlı Belediye İş Sendikası ile işverenin yetkilendirdiği SODEM-SEN arasında görüşülen, 6 bin işçiyi ilgilendiren ve geçtiğimiz ocak ayından bu yana süren Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmeleri tıkandı. 

Üçüncü kez iş bıraktılar

İzmir Büyükşehir Belediyesinin yüzde 30'luk maaş artışı teklifini kabul etmeyen Belediye İş Sendikası eylem kararı aldı. Sendikaya üye işçiler geçtiğimiz günlerde önce yarım gün ardından da 2 saat süreyle iş bırakarak belediyeyi greve karşı uyarmış ve TİS görüşmelerinin sonuçlandırılmasını istemişti. Geçtiğimiz günlerde SODEM-SEN ve İzBB tekrar masaya otursa da görüşmelerden sonuç çıkmaması üzerine işçiler bugün 3'üncü kez iş bıraktı. Konak Pier önünde toplanan işçiler İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in makamının da bulunduğu Egemenlik Evi'ne 'İşte örgüt, işte sendika', 'direne direne kazacağız' sloganlarıyla yürüdüler.

Enflasyon altında eziliyoruz

İşçiler adına basın açıklamasını okuyan Belediye İş Sendikası İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Savaş Atalay, “İzmir’in her evinde, her sokağında, her caddesinde emekçilerin alın teri ve emeği var. Emekçiler, ülkemizin, belediyemizin her sıkıntılı döneminde kurumların daha verimli çalışması için var gücümüzle çaba harcayan, fedakârlık yapanlardır. Ancak bu kadar önemli ve vazgeçilmez olan bu hizmetleri yapan bizler, yaşanan ekonomik sıkıntılar ve enflasyon altında eziliyoruz” diye konuştu.

Emekçilerin sesini duymak zor mu?

İzBB’ye seslenen Atalay, “İzmir halkına hizmet veren belediye emekçilerinin alın terlerinin karşılığını vermek, geçim sıkıntısını hafifletmek zor bir iş mi? Toplu iş sözleşme masasında emekten yana tavır sergilemek zor iş mi? Kabul edilemez tekliflerle gelerek neden bizi eyleme, protestoya, greve zorluyorsunuz? Kim, neyi tatmin etmeye çalışıyor? Yaşanan siyasi çekişmelerin, kavgaların parçası, tarafı sorumlusu biz emekçiler değiliz… Olmayacağız…” dedi.

2 aydır görüşme yönetiyoruz

Sendikanın TİS için belediyeyle 2 aydır görüşmeler yürüttüğünü kaydeden Atalay, “İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, İZSU, İZDOĞA, İZBETON ve İZULAŞ işyerlerince çalışan emekçiler, alın terinin karşılığını almak için iki ayı aşkın süredir belediye yönetimi ile görüşüyor. Ancak emekçinin yaşadığı geçim sıkıntısını görmüyorlar. Yüksek enflasyon ortamında, erken kalkanın ilk zammı yaptığı, kimsenin de hesap sormadığı ekonomik koşullarda yaşıyoruz. Belediye emekçileri esnaf gibi her maliyet artışında ürettiği ürün veya verdiği hizmete zam yapamaz. Çünkü, emekçinin tek geçim kaynağı, alın teri olan ücretidir. Emekçinin iki yıl boyunca alacağı ücret, toplu sözleşmeyle belirleniyor” ifadelerini kullandı.

Sendikadan son uyarı: Hayat durur

TİS görüşmeleri sonuçlanmazsa işçilerin greve çıkacağını ve hayatın duracağını açıklayan Atalay açıklamayı şöyle sonlandırdı:

“Buradan belediye yönetimine sesleniyorum. Yangında hayatını ortaya koyan itfaiye emekçisinin, yazın 40 derece sıcağında çalışan İZBETON emekçisinin, Kışın soğuğunda suyun içinde çalışan su arıza emekçisinin, kanalizasyonda lağımın içinde çalışan kanal emekçisinin, atıksu arıtma ve atıksu pompalarda koku gaz ve lağımın içinde çalışan arıtma İZSU ve İZDOĞA emekçisinin, sabah-akşam, yağmur-sıcak demeden sabahın dördünde yola çıkıp her türlü riski alan ve can taşıyan İZULAŞ emekçisinin, Kenti güzelleştirmek için ter döken kent ustaları emekçisinin sesine kulak verin. Bu sesi duymazsanız, hayat durur. Bu sesi duymaz, emekçinin çocuğunu açlığa, yoksulluğa mahkûm eder, emekçinin dünyasını karartırsanız, bu karanlık sizi de içine çeker.”

Editör: Duygu Kaya