GÜNDEM

İmamoğlu'nun X hesabının engellenmesine tepki göstermişti: O avukat yargılandı

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 19 Mart operasyonuyla tutuklanmasının ardından X hesabının da engellenmesine tepki gösteren ve bazı sosyal medya paylaşımları nedeniyle "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla bir süre tutuklu kalan avukat Burak Saldıroğlu yargılandı.

Abone Ol

Yaşlı bir vatandaşın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elini öpmesiyle ilgili de eleştirel paylaşımlarda bulunan avukat Saldıroğlu'nun bu yöndeki paylaşımları da iddianamede yer aldı.

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun X hesabının engellenmesinin ardından, paylaşımlarını sokaklarda dağıtan ve bu görüntüleri sosyal medya hesabında paylaşan avukat Burak Saldıroğlu, 92 yaşındaki bir vatandaşın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elini öpmesiyle ilgili sosyal medya paylaşımında "Erdoğan aklı yerinde bir insan olsa utana sıkıla iki büklüm olurdu burada" ifadesi nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla 10 Mayıs’ta tutuklanmıştı. 50 gün tutuklu kalan Saldıroğlu, hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla hazırlanan iddianamenin İstanbul 61. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmesi üzerine 27 Haziran’da tensiple tahliye edilmişti.

Saldıroğlu’nun yargılandığı davanın ilk duruşması ise bugün İstanbul 61. Asliye Ceza Mahkemesi’nce İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi salonunda görüldü. Duruşmayı takip etmek üzere Avukatın Sesi İnisiyatifi (ASİ) avukatları, Avukat Hakları Grubu ve Tutuklu Gençler Platformu adliyedeydi. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, sanık Saldıroğlu ve avukatları hazır bulundu. Ayrıca duruşmaya müşteki sıfatıyla dosyada yer alan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı da katıldı.

"Sırf tutuklu bulunmam için geçmiş tweetlerim araştırıldı"

İlk olarak Saldıroğlu’nun savunması alındı. Saldıroğlu'nun ifadesinde şu ifadeler yer aldı:

“Dava konusu soruşturma başka bir suçtan açılmıştı. Ancak sırf tutuklu bulunmam için geçmiş tweetlerim araştırıldı. Örnek olarak şu ifadeyi vereyim: 'Erdoğan aklı yerinde bir insan olsaydı.'

Ben şu an asliye ceza mahkemesinde yargılanıyorum. Fakat yaptığım savunma, ticaret mahkemesi salonunda değerlendiriliyor. Örneğin boşanma davasındaymışım gibi ifade kullansam, bana 'Aklın yerinde mi?' diye sorarlar. Bunun üzerine de 'Bunun konumuzla ne ilgisi var?' eleştirisi yapılır. Benim paylaşımımda da anlatılmak istenen tam olarak budur. Bu bir hakaret değil, nazik ve kibar bir uyarı niteliğindedir.

Ayrıca polislere yönelik söylediğim 'Erdoğan’ın kulu' ifadesi de suç değildir. Bir insanı 'kul' olarak nitelendirmek hakaret sayılamaz. Eğer öyle olsaydı, Müslümanların inanç ifadeleri ne olacaktı? Dolayısıyla hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Bu sözler, polise yönelik bir beyan kapsamında dahi değerlendirilemez.

Öte yandan hakkımda verilen yurt dışına çıkış yasağı da hayatımı olumsuz etkilemektedir. Mezun olduğum okul sebebiyle çok sık Almanya’ya gidip gelmekteyim. Bu yasak, hem eğitimim hem de devletin temsili açısından sorun yaratmaktadır.”

Avukatların beyanlarının ardından ise duruşma savcısı Saldıroğlu’nun TCK 299 kapsamında cezalandırılmasını istedi. Duruşma, savunma avukatlarının talebiyle 30 Ekim 2025’e ertelendi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Avukat Burak Saldıroğlu hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla iddianame hazırladı. İddianamede savcılık, "'Aklı yerinde bir insan olsa' şeklindeki ifadenin, Cumhurbaşkanı'nın akli dengesinin yerinde olmadığını ima etmek amacıyla kullanıldığı" iddiasında bulundu.

İddianamede, avukat Saldıroğlu'nun Saraçhane'deki protestolara yönelik polis müdahalesine ilişkin yaptığı bir başka paylaşımda yer alan "Siz Türk polisi değil, Tayyip'in kulusunuz" ifadesiyle hakaret suçunu işlediği ileri sürüldü. Paylaşıma ilişkin değerlendirmede, "Paylaşım içeriğinde yer alan 'Siz Türk polisi değil, Tayyip'in kulusunuz' şeklindeki cümlenin Cumhurbaşkanına alenen hakaret suçunu oluşturduğu" ifadesine yer verildi.

Saldıroğlu'nun eylemlerinin Türk Ceza Kanunu'nun 299/1-2 maddelerinde düzenlenen "Cumhurbaşkanına alenen hakaret" suçunu oluşturduğu ifade edilen iddianamede, kovuşturma izninin Adalet Bakanlığı tarafından 27 Mayıs 2025 tarihinde verildiği belirtildi.