GÜNDEM

İBB'ye kayyum atanır mı? CHP'den açıklama geldi

Tutuklu bulunan İBB Başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu hakkında 'Casusluk' soruşturması da başlatıldı. Gül Çiftçi'den konuya ilişkin açıklama geldi.

Abone Ol

Halktv.com.tr Yazarı İsmail Saymaz, Avukat Hüseyin Ersöz'e bu soruşturmanın İBB'ye kayyum atanma sebebi olabilir mi sorusunu sordu. Saymaz'ın bu sorusunu CHP'li İlhan Cihaner ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi de yanıtladı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, bu sabah İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu hakkında Casusluk soruşturması da başlattı. İmamoğlu'nun danışmanı Necati Özkan'ın Hüseyin Gün ile irtibatta oduğu ve bu kişinin seçmen verilerini yabancı ülkelere sattığı öne sürüldü. Aynı soruşturma kapsamında Tele1'e operasyon düzenlendi. Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, gözaltına alındı.

İmamoğlu'na başlatılan bu yeni soruşturmanın ardından İBB'ye kayyum atanır mı sorusunu akıllara getirdi.

Halktv.com.tr Yazarı İsmail Saymaz, Halk TV'de Ebru Baki'nin sunduğu Para Siyaset programında bu soruyu İmamoğlu davalarına da bakan Avukat Hüseyin Ersöz'e yönelttiğini açıkladı. Ersöz'ün görüşlerini Saymaz şöyle aktardı:

"Casusluk suçu terör nitelikli bir suç olduğundan kayyum atanması için hukuki zemin oluşur."
Saymaz'ın bu sorusunu CHP Genel Merkezi'de CHP'lİ Gül Çiftçi'ye mikrofon uzatan Sibel Mazrek aktardı.

Gül Çiftçi, İBB'nin kayyum tehdidi altında olmadığını söyledi. Çiftçi, casusluk suç tiği ile terör suç tipinin farklı olduğunu belirtti.

Çiftçi, şöyle konuştu:

"Casusluk bağlantısı kurdukları Ekrem İmamoğlu'nun da içerisinde olduğu bir soruşturma var. Bir de başka bir uygulama üzerinden İstanbul'da yaşayan yurttaşlarımızın verilerinin satıldığına, verilerinin paylaşıldığına ilişkin başka bir soruşturma daha var. İkisi ayrı ayrı soruşturmalar.

Casuslukla ilgili olan yani Sayın Ekrem İmamoğlu'nun da isminin geçtiği bu soruşturmada bir başka iş adamının da iş adamı olduğunu öğrendiğimiz yani basın yoluyla iş adamı olduğunu öğrendiğimiz bir başka kişi Gün isimli kişinin de adı geçiyor.

Casusluk iddiası neye dayandırılıyor?

Bu kişinin daha önce başka suçlarla ilgili bir yargılaması olup olmadığından dolayı bir FETÖ bağlantısı deniyor ama başlı başına bu soruşturmanın herhangi bir şekilde bir FETÖ bağlantısı yok. Bunun altını hani kalın kalın çizmekte fayda var.

Bir casusluk iddiası var ortada ama casusluk iddiası neye dayandırılıyor? Nasıl bir casusluktan bahsediliyor. Bu konuya ilişkin en ufak bir fikrimiz yok. Dolayısıyla ifadeler alınmadan da bilgi paylaşımı olmuyor biliyorsunuz. Bize gizli ama yandaş medyaya açık olan soruşturmalar bunlar, gözaltılar bunlar.

"Casusluk soruşturması da tek başına bir kayyum değildir"

Dolayısıyla şu anda bir İBB kayyum tehdidi altında değil. Zaten tek başına bir casusluk iddiası, casusluk soruşturması da tek başına bir kayyum değildir.

Eğer siz bu casusluk soruşturmasını bir terör örgütüyle bağlantılı hale getirip ilişkilendirebiliyorsanız o zaman başka bir şey konuşabiliriz ama casusluk Türk Ceza Kanunu'nda bir suç tipidir.

Terör örgütü ile ilgili ilişkilendirmesi terörle mücadele kanuna ait bir durumdur. Dolayısıyla ikisinin bir ilişkilendirilmesi lazım. Dolayısıyla tek başına casusluk bir kayyum gerekçesi olamaz. Ancak biz de soruşturmayı şu anda yakından takip ediyoruz.

Şimdiden bir şey sormak söz konusu olamaz. Ancak hani casusluk suçlaması da ne Ekrem başkana, ne diğer yol arkadaşlarımıza herhangi bir şekilde üzerine düşen bir iftira niteliğinde olabilir. Üzerine yapışmaz yani bu. Bu az önce ismini zikretmiş olduğum iş adamı kimdir? Nedir? Kiminle bağlantısı vardır? Hiç bilmiyoruz, tanımıyoruz

Daha önce İstanbul Büyükşehir'de çalışmış mı, çalışmamış mı ona baktık. Herhangi bir kayıt bulamadık, rastlamadık. Bizim 19 Mart'tan bu tarafa veya öncesinden bu tarafa bizimle ilgili bir operasyonda adı geçmiş mi, geçmemiş mi diye baktık.

Orada da bir isim geçme söz konusu değil. Dolayısıyla herhangi bir şekilde Cumhuriyet Halk Partili belediyelerle Cumhuriyet Halk Partisi'ne yönelik yürütülen soruşturmalarla bağlantılı bir kimse değil. Neden cezaevinde onu da bilmiyoruz ama haricen yapmış olduğumuz araştırmalardan şunu öğrendik.

Basın yoluyla hani kamuoyuna açık searchlerden yapmış olduğumuz öğrenmelerden de şunu söyleyebiliriz. Daha önce bir FETÖ yargılamasıyla yargılamasına maruz bırakılmış ve oradan beraat etmiş. Ardından da 4 Temmuz'dan bu tarafa bir casusluk iddiasıyla tutuklu olduğunu öğrendik.

Aslında siz 4 Temmuz'da casuslukla ilgili birini gözaltına almışsınız, tutuklamışsınız. 4 Temmuz'dan bu tarafa geçen sürede de bu casusluk yaftasını Ekrem İmamoğlu'nun üzerine yapıştırmaya çalışıyorsunuz. İçinin boş olduğunu değerlendirmemiz bir soruşturma. Sadece içeriği ve günü biraz manidar.

"Diğer soruşturmlaraı etkilemez"

Mazrek'in, "Diğer soruşturmaları etkiler mi peki ?" sorusuna da Çiftçi şöyle yanıtladı:

"Etkileyeceğini değerlendirmiyorum. Çünkü içinin boş olduğunu düşünüyorum. Yani sizin elinizde casuslukla ilgili böyle bir iddia varsa casusluk çok ciddi bir suçlama çünkü. Casuslukla ilgili böyle bir suçlama var. Elinizde somut bir delil varsa niye bugüne kadar beklediniz ve niye bugüne kadar bir iş yapmadınız. Yani casusluk çok büyük bir suçlama. Dolayısıyla diğer soruşturmaları da etkileyeceğini düşünmüyorum."

"Casusluk suçu tek başına terör suçu değildir"

İsmail Saymaz, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açıklamasındaki PKK, FETÖ ve YPG gibi terör örgütlerine atıflar olduğunu vurguladı.

Soruşturmanın 'terör' ile bağlantı olup olmayacağı konusunda hukuksal ihtilaf olduğu ifade edildi.

CHP'li İlhan Cihaner, Saymaz'a konuştu. Cihaner şunları ifade etti:

"Casusluk suçu tek başına terör suçu değildir. Yani anayasada terör nitelikli suçların sayıldığı 312, 302 ile 320'ye kadarki maddeler arasında terör suçu yoktur. Aynı şekilde doğrudan terör suçu diye nitelenmeyip dolaylı olarak işlendiğinde terör suçu olarak kabul edilen suçlar arasında da casusluk yoktur. Bu bakımdan o casusluğun terör nitelikli bir suç olmadığından hareketle herhangi bir kayyum kayyumun gündeme gelmeyeceğini"