Yüzde 62 oranında engelli Veysi Çakır, 50 yaşında ve beş çocuk babası. Asıl mesleği muhasebecilik olan Çakır, Yeni Haber'den Asya Yaşarikiz'in haberine göre Sağlık Bakanlığı İzmir İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde engelli işçi kadrosunda çalışırken, 21.06.2021 tarihinde Sağlık Bakanlığı Üst Disiplin Kurulu kararı ile işinden çıkarıldı. 2017 yılında İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nde hizmetli kadrosunda işe alınan Çakır, geçici görevlendirme ile başlayıp işten çıkarılması ile son bulan olayları gazetemize anlattı.

FARKLI İLÇELERDE GEÇİCİ GÖREVLENDİRMELER

Çakır, asıl kadrosunun Karabağlar İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde olduğunu ve Seferihisar’da ikamet ettiğini dile getirerek “Kadrom Karabağlar’da olmasına rağmen sürekli olarak geçici görevlendirmelerle Konak, Karabağlar, Urla ve Seferihisar gibi farklı ilçelere gönderildim” sözleri ile yaşadığı geçici görevlendirme sorununa dikkat çekti.

NEDEN 27 DEĞİL DE 30 GÜNLÜK MAAŞ?

En son Urla Devlet Hastanesi’nde çalışırken yine geçici görevle Konak ilçesine gönderildiğini ve kendisinin kadrosunun bulunduğu Karabağlar’da görevlendirme talebinin dikkate alınmadığını söyleyen Çakır müdürlerinin “merak etme, işe Konak’ta başla, yakında Karabağlar’a alınacaksın” dediğini de sözlerine ekledi. Ancak Konak’ta işe başladıktan sonra hakkında 3 gün işe gelmediğine ilişkin tutanak tutulan Çakır, işe gelmediğinin ise müdürlerinin bilgisi dahilinde olduğuna dikkat çekti. Çakır “Çocuğumun yaşadığı bir sorun nedeniyle Konak’taki işime 3 gün gidemedim. Bu yüzden bana hakkımda tutanak tutulduğu söylendi. Ancak o ay maaşım 30 gün üzerinden yatırıldı. Tutanak tutulduysa neden 27 günlük değil de 30 günlük maaş aldım? İl Disiplin Kurulu beni Sağlık Bakanlığı Merkez Disiplin Komitesine göndermiş. Sonra da işime son verildi” ifadeleri ile yaşadığı sorunu dile getirdi.

“MAĞDUR EDİLDİM”

Çakır, şu ifadelerle de mobbing yaşadığını iddia etti; “Engelliyim, Seferihisar’da oturuyorum ve evime yakın lokasyonda istihdam istedim. Engelli olmama rağmen gece vardiyası bile yazıldı. Beni mağdur ettiler. Bir sebep yokken beni Urla’dan Konak’a aldılar. Urla’da hakkımda bir tutanak yoktu. Hiçbir sıkıntım yoktu. Beni sürüncemede bıraktılar. Bu sırada çocuğum bir travma geçirdi bunu mazeret sundum ama kabul etmediler. Beni sürdükleri yere tekrar göndermeleri bir mobbingtir, kıyımdır. Üzerimde baskı kurdular ve beni mağdur ettiler.”

Konak’a gönderilmesini büyük bir hayal kırıklığı olarak niteleyen Çakır şöyle konuştu; “2020 yılında tekrar Konak’a görevlendirilince bunun beni mağdur edeceğini onlara beyan ettim. Sonra giriş çıkış yazışmaları yapıldı. Nereyi istediğim soruldu. Seferihisar dedim. Dilekçe yazıp İl Sağlık Müdürlüğü’ne gönderdim. Personel yardımcıları yine beni zora soktu. Konak’a gidemeyeceğimi söylediğimde hakkımda tutanak tuttular. Seferihisar’da çalışmak istediğimi beyan ettiğim dilekçemi aldılar. Seferihisar’ın olmadığını söyleyip Karabağlar’a gideceksin dediler. Madem benim asli yerim Karabağlar ise beni neden sürgün edildiğim yere Konak’a gönderdiler? Bunlar psikolojik baskıdır.”

“İŞİME GERİ DÖNMEK İSTİYORUM”

Çakır, haklarını geri almak için mahkemeye başvurduğunu ve bu süreçte kendisine Eşit Haklar İçin İzleme Derneği’nin hukuki destek verdiğini açıkladı. Talebinin işine geri dönmek olduğunu söyleyen Çakır sözlerini “İşime geri dönmek ve mesleğim olan muhasebeciliği yapmak istiyorum. Ağır hizmeti kaldıramıyorum, destek hizmetlerinde çalışmak istiyorum. Ruhuma, bedenime uygun bir iş verilmesini talep ediyorum. 5 çocuk babasıyım ve kiracıyım. Aileme bakmak zorundayım ama bu saatten sonra iş bulmam pek mümkün değil. Daha fazla bedel ödemek ve kurban olmak istemiyorum. Bu olaya duyarlılık gösterilmesini talep ediyorum” ifadeleri ile sonlandırdı.

Editör: Haber Merkezi