Sivil toplum kuruluşları, meslek kuruluşları, birlik ve kooperatifler tarafından düzenlenecek etkinlikler 1 Aralık'a kadar İçişleri Bakanlığı genelgesi ile ertelendi. Kararı İz Tv'de değerlendiren Yücel, “YSK’nın verdiği karara bakıldığında 'siyasi partiler, sendikalar genel kurullarını yapabilirler' ifadesi var ancak Barolara gelince yapamazlar deniyor. Virüs siyasetçilere, sendikacılara bulaşmıyor mu? Bir tek avukatlar mı etkisi altında. Siyasi iktidarın bir hesaplaşması var. Hukuk üzerinden yapıyorlar. Biz buna göre tedbirlerimizi aldık. Seçim yapmak istiyoruz. Biz şuanda garip durumdayız. Süremiz 2 yıl ve bunu uzattılar. İkinci baroları kurmak için çok uğraştılar ama başaramadılar. İstanbul’da kuruldu dediler ama ben buna inanmıyorum. Bunu denetlemediler.  250 avukat arkadaşım bunları istiyor diyerek imza versem, hepsinin onların elinden çıktığı doğruluğunu teyit edemeyiz. Şuan böyle bir test mekanizması yok. Amacı 2. baroyu kurmak ve oradan gelen 4 delegenin oyunu kullanmak. Ankara’da ve İzmir’de kuramadılar ve kuramayacaklar. İstanbul’da kurulması da yeterli mi değildir.” dedi.

Yapılan bu hukuksuzlukların genel ve yerel seçimlerde de gözlemlenebileceğinin de altını çizen Yücel, “YSK’nın İstanbul için verdiği son karar neydi? Siyasi iktidarın bana yakın olan kazansın diye bir anlayışı var. Güneydoğu’da seçilen hepsi kayyumlarla yönetiliyor. Belediye işleri böyle yürümez ki. Millet iradesi diyeceksiniz daha sonra da halkın verdiği oyları yok sayacaksınız. Hukuk devleti dediğimiz şey yalnız sokaktaki vatandaşın uyması gereken şey değildir. İdare ve yöneticinin de bu kurallara uymasından geçer. Bugün ne yazık ki böyle değil.

İzmir Barosu’nun 17-18 Ekim’de gerçekleştireceği genel kuruluna Çağdaş Avukatlar Grubu iki yıldır baro başkanlığı görevini yürüten mevcut başkan Özkan Yücel’i aday gösterdi. Adaylığına ilişkin konuşan Yücel, “Tam anlamıyla hukuksuz bir durumdan bahsediyoruz.  Hafta sonu genel kurulumuzun ilk günüydü. İkinci toplantımız 17-18 Ekim’de onu demokrasi şölenine döndüreceğiz. Yapılan şeyin ne kadar hukuksuz olduğunu anlatacağız.

Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’nun diğer adayını çağrılıp çağrılmadığı sorusuna, “Yönetim kurulunda böyle bir karar aldığımızı söyledim. Arkadaşlarımla değerlendirip karar vereyim dedi. Mustafa Çetin’den hukuksuzluğa karşı hukuki yollardan mücadele vereceğiz açıklaması geldi. Katılacaklar mı bilmiyorum. Bugün kendisiyle yeniden konuşacağım.” şeklinde yanıt verdi

TEDBİRLER ALINDI

Engellemelerinde getirilebileceğini söyleyen Yücel, “ Virüs tedbirlerini karşı tüm toplantı salonlarında aynı kuralların geçerli olacağı kurallar olsa anlarım ama bu o kadar kör gözün parmağına ki. Biz genel kurul salonunda olacağız. Bu ertelemeleri de dile getireceğiz. Hepsinin ipliğini pazara çıkaracağız. Mücadale etmeye devam edeceğiz.” açıklamasında bulundu.

Yapılacak olan seçimin hukuka uygun olduğunun altını çizen Yücel, “Biz seçimden kaçmıyoruz. Seçim istiyoruz. Çoklu baro tartışmalarında ‘Tabanda desteğiniz yok, illerinizde seçilebilecek misiniz’ diyerek, hodri meydan diyoruz. Meslektaşlarımız yaptıklarımızı desteklemiyorsa, kaybetmeye hazırız. Demokratik idareye saygımız var.  Aralık ayında tekrar karar alıp eylül ekime bıraktım derseniz ne olacak. Kanuni bir genelgenin karşısına bir şey koyuyorsunuz. Bizim kanun dışı bir şey yapmıyoruz.  Barolar Birliği bunu der mi derseniz. Der diyorum. Çoklu baro konusundaki iki yüzsüzlüğüne şahit olduk. Yapar mı ihtimaline karşı asla vazgeçmeyeğiz.  Kendi sorumluluklarımızı yerine getirerek orada olacağız. Bunu yerine getirmeyenler suç işlemiş demektir.” dedi

SÜLEYMAN SOYLU YORUMU

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan’a söylediği, ‘Polis koruması almana gerek yok. Bisikletinle işe git gel bakalım’ sözlerine ilişkin, “bunları duymaya çok alışık değil miyiz?  Her söylediği hukuk tanımaz anlayıştan geliyor. Kolluk görevliliklerine talimat veriyor. Geldiğimiz nokta ben yaptım oluyor. Totaliter anlayış yaşıyoruz. Boyun eğmeyeceğiz. Biz tüm hukuksuzluğa karşı hep karşılarında olacağız. Yargıyı siyasinin eline verdiğinizde adalet üzerine bir sonuç beklemeyin.” dedi

KÜÇÜK TEK ADAM!

Sözlerine son olarak değişimin İzmir’den başlayacağını belirterek, “Metin Feyzioğlu’nun küçük tek adam yönetim anlayışına son verilmesi demokrasiden, hukuktan yana Barolar Birliğine ihtiyacımız var. Bize diyorlar İzmir Barosu siyaset yapıyorlar diyorlar. Bizim yaptığımız hukukun siyasetidir. Baroların görevi seçme seçilme hakkına aykırı bir durum varsa buna karşı çıkma hakkım var. Kimse bir şey demezken İzmir Barosu buna karşı çıkınca yanlış yapıyoruz demek değildir. 2020’de değişim İzmir’den sürecek. Önce Barosu devam edecek. Sonra Barolaar Birliği diyorum.”

Editör: Haber Merkezi