Emine Uyar- İşçi ve emekçiler bu yıl 1 Mayıs’a, hükümetin Kıdem Tazminatını fona devretme ve kamu emekçilerinin iş güvencelerini ellerinden alma baskısıyla giriyor. İş cinayetleri, taşeron çalışma, sendikalaşmanın önündeki engeller ve grev yasakları da gündem maddelerinin ön sıralarında yer alıyor. İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs İzmir’de, Türk-İş, DİSK, KESK ve TMMOB tarafından ortak kutlanacak. Geçtiğimiz günlerde, Tertip Komitesi oluşturan dört örgüt, 1 Mayıs’ı Gündoğdu Meydanı’nda kutlamak için başvuruda bulundu. 

Biz de yaklaşan 1 Mayıs öncesi hem referandum hem de 1 Mayıs’a ilişkin emek ve meslek örgütü temsilcilerinin görüşlerini aldık. 

Geçen hafta, 1 Mayıs gündemi ile Başkanlar Kurulu toplantısı gerçekleştiren Türk-İş Ege Bölge Temsilciliği, mitinge bölgesel olarak katılacak. Türk-İş Bölge Temsilcisi Süleyman Yıldırım, baş taleplerinin kıdem tazminatına dokunulmaması olduğunu belirterek, iş cinayetleri, taşeron çalışma, işsizlik ve kadın cinayetlerinin gündemleri olduğunu dile getirdi. Bugün diğer sendika ve meslek örgütlerinin katılacağı bir toplantı, daha sonraki günlerde de siyasi partilerle 1 Mayıs gündemli toplantı yapacaklarını duyuran Yıldırım, “Taleplerimizi birlik ve beraberlik içinde güçlü şekilde dile getireceğiz” dedi. 

Referandum sonucuna dair, hayırlı olmasını dileyerek sözlerine başlayan Yıldırım, “Ama bir söz vardır, dere geçerken at değiştirilmez. Kurallar belirlenmişken, YSK’nin son anda yapmış olduğu kural değişikliği yakışmadı. Referanduma şaibe karıştırılmış olmasının Türkiye’de toplumsal uzlaşma açısından doğru olmadığını düşünüyorum” dedi. 

DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı da iş cinayetleri, kıdem tazminatının gasbedilmesine, grev yasaklarına ve güvencesizliğe karşı, taşerona kadro için alanlarda olacaklarını vurguladı. Referandumda kazanın hayır olduğunu belirten Sarı, şunları söyledi: “Sanayide büyüyen illerin çoğunda hayır çıkması, işçilerin haklarına ve mücadeleye sahip çıktığını gösteriyor. Bugünden sonraki çalışmalarımız 1 Mayıs’a yönelik olacak. Herkesi 1 Mayıs’a davet ediyor ve mücadeleye devam diyoruz.” 

KESK Dönem Sözcüsü Necip Vardal da referandumun şaibeli şekilde sonuçlanmasıyla 1 Mayıs’ın daha da önem kazandığını belirterek, “Bizim açımızdan özellikle KHK’ler, ihraçlar ve iş güvencesinin temel başlıklar olması gerektiğini düşünüyoruz. Önümüzdeki günlerde gündeme geleceğini düşündüğümüz belki de onun ön çalışması olan bireysel zorunlu emeklilikle birlikte değerlendirildiğinde iş güvencesi meselesi önümüzde duran temel sorunlardan birisi. İktidara bu boyutuyla iktidara güçlü bir ses verilmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi. Referandumda devletin tüm imkanları evet için seferber edildiği halde ancak bu sonuca ulaşıldığını belirten Vardal, “Üstelik şaibe ve tartışma söz konusu. Bütün bunlarla birlikte bu hayırın umudu büyüttüğünü, yan yana durmamız gerektiğini, son üç aydır yapılan çalışmanın da büyük önem taşıdığını düşünüyorum. Yarını örgütlemek gibi bir zorunluluğumuz var” dedi. 

TMMOB İKK Sözcüsü Melih Yalçın da, referandum çalışmalarının baskı ve tehditle sindirilmeye çalışıldığını belirterek, “Eşit olmayan koşullarda yapıldığını herkes net olarak gördü. Devlet haline gelmiş bir partinin halka karşı savaşı şeklinde gerçekleşti. Evet sonucu çıkmış olması, YSK’nin yaptığı hukuksuzluk nedeniyledir. Bu oran anayasa değişikliği için, toplumun bir arada barış içinde yaşayabilmesi açısından yeterli değildir” dedi. 

Referandumda sağlanan birliğin yayılması gerektiğini ifade eden Yalçın, “Kentlerin, doğanın talanına, sermaye lehine yapılan tüm düzenlemeler karşı 1 Mayıs’ta tün emekçilerin mücadele vermesi gerekiyor”dedi.

EVRENSEL

Editör: Haber Merkezi