Gizem TABAN/İZ GAZETE- İzmir Barosu Genel Kurulu'nun ilk günü geride kaldı. Çağdaş Avukatlar Grubu ile Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’nun başkanlık ve yönetim için yarışacağı 2 günlük genel kurul maratonunun ilk gününde; baro organları ve Türkiye Barolar Birliği (TBB) delege adayları saptandı, tahmini bütçe ve bütçe kararnamesi görüşülerek karara bağlandı. Ayrıca Yönetim Kurulu Çalışma Raporu, Bilanço-Hesap ve Denetleme Kurulu Raporu okunarak görüşüldü. Dilek ve önerilerin de alındığı ilk toplantı bugün Kültürpark 4 Nolu Hol’de gerçekleşti. Saat 10.00'da başlaması planlanan Genel Kurul, yeter sayı olan bin 300 avukatın salonda bulunmaması nedeniyle 5 saat gecikmeli olarak saat 15.00'da başladı. 

Genel Kurul’un ikinci gününde ise binlerce avukat, yeni başkan ve yönetim kurulu ile TBB Genel Kurulu’na katılacak İzmir Barosu Delegelerini belirlemek için sandık başına gidecek. Çağdaş Avukatlar Grubu’nun Adayı ve mevcut Başkan Özkan Yücel ile Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’nun Adayı Mustafa Çetin’in başkanlık için yarışacağı seçim 11 Temmuz Pazar Günü saat 09.00-17.00 arasında Kültürpark 4 Nolu Hol’de gerçekleşecek.

‘YEGANE DAYANAĞI SİZLERSİNİZ’

Genel Kurul’un açılış konuşmasını yapan İzmir Barosu mevcut başkanı ve Çağdaş Avukatlar Grubu Başkan Adayı Özkan Yücel, “Alkışlarınızdan anladığım 2 buçuk yıldır yaşadığım şey. Meslektaşlarımla kol kola omuz omuza yürümek kadar güzeli yok. 2 buçuk yıldır Türkiye’nin içinden geçtiği tüm ağır koşullara rağmen, hukuk devleti, laiklik ve cumhuriyet değerlerine yapılan saldırılara rağmen bayrağı yere düşürmememizin yegane dayanağı sizlersiniz. Sizlerden aldığımız güçle mücadele ettik, bundan sonra da böyle mücadele etmeye devam edeceğiz. İzmir Barosu başkanı olduğum için, sizlerle birlikte çalıştığım için şahsım ve yönetim kurulum adına hepinize sonsuz teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız” dedi. 


Yücel’in konuşmasının ardından görevde oldukları 2 buçuk yıl boyunca yapılan faaliyetlerin sunumu yapıldı.

Genel Kurul'un Divan Başkanı Pulat Hüseyin Gago oldu.Genel Kurul’da Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu üyeleri, Çağdaş Avukatlar Grubu’nun 2 buçuk yıllık görev sürecine ilişkin eleştirilerde bulunurken Çağdaş Grup üyeleri de eleştirilere yanıt verdi.

'ATATÜRKÇÜ OLMAK İÇİN KOCA BİR YÜREK GEREKİR’

Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu adına konuşan Ulvi Puğ, “Biz Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu olarak mesleğimizi seviyoruz, mesleğimizin sorunlarını biliyoruz. Bu sorunlarını çözmek için gerekli cesarete sahibiz. Atatürk hepimizin ortak değeridir. Çok mutluyum, çünkü bol bol Atatürk denildi.  Bu vatanı kurtaran, cumhuriyeti kuran Atatürk’ü sevmek için bir parça kalbe sahip olmak yeter ama Atatürkçü olmak için koca bir yürek gerekir. Bizde o yürek var. Bizim tam bağımsız savunmaya ihtiyacımız var. Bilgimizle, birikimimizle, yüreğimizle Cumhuriyetçi Avukatlar olarak önümüzdeki 2 yıllık süreçte görev yapmaya talibiz. Ancak hangi grup kazanırsa kazansın biz yanlarında olacağız, İzmir Barosu için hayırlısı olsun” diye konuştu

‘BİAT ETMEYEN AVUKATLIK İÇİN ÇAĞDAŞ GRUP’

Çağdaş Avukatlar Grubu temsilen konuşan üyeler de, “Çağdaş Grup görev süreci boyunca meslektaşlarının yanında olmuştur. Çağdaş Grup yalnızca siyaset yapıyor’ diyenler inat; biat etmeyen, teslim olmayan, vazgeçmeyen avukatlık tarzı, ülkemiz için demokrasi, yargı bağımsızlığı mücadelesi, yurttaşlarımız için daha iyi bir gelecek için yeniden Çağdaş Grup. Şeffaf, denetlenebilir, haksızlıklara, hukuksuzluklara boyun eğmeyen, ezilenlerin yanında olan, çevrenin hayvanların yanında olan, erkek egemen sistemin mağdur ettiği kadının yanında olan ve her şeyden önce cumhuriyet kazanımlarını gerçek anlamda savunan bir baro yönetimi istiyorsanız Çağdaş Avukatlar yönetiminde bir İzmir Barosu olsun” şeklinde konuştu.

YÜCEL, ELEŞTİRİLERE NE YANIT VERDİ?

Eleştirilere yanıt veren mevcut başkan ve Çağdaş Avukatlar Grubu Başkan Adayı Özkan Yücel, şunları söyledi:

“Çalışmalar ve komisyonlar var. Siz gitmezseniz onlar yok anlamına gelmiyor, siz katılmadınız anlamına geliyor. Hepsi ortada. Mustafa Bey’in TV’de yaptığı açıklamalar üzerine komisyondaki arkadaşlarımız eleştiride bulundular komisyonun emeğine haksızlık oluyor diye. Biz kadın hakları ile göç ve iltica eğitimlerini sürdürdük. Sınıfta kaldığımıza yönelik slogan ve söylemler oldu. Bu sloganlar ve söylemler beni rahatsız ediyor. Ne yapmışız? Tam da bir hukuk örgütünün yapması gerekenleri yapmışız. Sokağa çıkmak lazımmış. İstanbul’daki seçim sandıklarının başında olmamız lazımmış. Sokakta yapılanı ne yapacağız? Sokakta bulunan meslektaşların o enerjisini ve varlığını, o seçim sonuçlarını neresine koyacaksınız? Hangi algının parçası yapacaksınız? Biz bütün bu eylemleri hayata geçirirken İzmir Barosu üyesi meslektaşlarımızla gerçekleştirildiğimizi söyledik. Bu gücün temeli İzmir Barosu avukatlarıdır, onların birlikteliği ve mücadelesidir. Ayrımcılık mı istiyorsunuz? Dönün aynaya bakın. Çükü ben hiçbir zaman ‘Çağdaş Avukatlar Grubu’ demedim. Söylediğim tek şey İzmir Barosu’ydu. İzmir Barosu avukatları olarak İzmir Barosu yönetiminin çağrısı üzerine 550 avukatla birlikte Cumhuriyet Meydanı’na girmiş olmaktan gurur duyacağınıza ‘Biz yapamadık ama siz başardınız’ diyeceğinize çamur atmaya çalışmanın bir manası yok. Algı değil bu, gerçek. Orası sokaktı. Aranızda oraya gelen meslektaşlarımız da vardır. Hepsine saygılarımı sunuyorum. İşte algının ne olduğu tam da şimdi ortaya çıkıyor. Bütün bunlar varken yokmuş gibi yapmaya çalışmak, saklamaya çalışmak… İşte asıl algı bu. Var olanı yok saymak, gözlerden kaçırmaya çalışmak. Asıl algı bu. Tekrar ediyorum. Ne değerlerin size bırakılmasına izin vereceğiz ne bu değerleri sizin değerleriniz yapacağız ne de meslektaşlarımıza yalan söylenmesine izin vereceğiz. Biz onlarla birlikteydik. Bütün bu süreci onlarla birlikte yürüttük. Avukatlık için emek koyan bütün meslektaşlarımıza kapımız açıktır. Biz sizin gibi yapılmış seçim sonuçlarını yok saymadık. CMK raporları sizin döneminizde 3 ayda okunamıyordu, 2 haftaya indirdik. Burada baro personeli arkadaşlarım var. Rapor okuma sürresini 2 haftaya indirdik. Siz CMK’da rapor okuyan arkadaşlarıma sorun. Dahasını da yapacağız. O 2 haftalık rapor okuma süresine savcılığı da katacağız ve meslektaşlarımızın 2-3 hafta içerisinde ücretlerini almasını sağlayacağız.  İşsiz avukatların sorunlarını çözemediniz dediler. Çok haklısınız. Çözemedik. Hepinizden özür dilerim. Her birinize 10-15 bin lira maaş ödenmesini ve daha insani koşullarda çalışmanızı isterdik. Ama şunu yaptık. İşçi avukatlar merkezini kurduk ve onların özgürce iş yapmasını sağladık. Kendi çabalarını harcamalarına olanak sağladık. Ama haklısınız Türkiye’de bir yapı var. Sorun sahiplerinin sorunları dinlenmiyor. Baroların bölünmesine ilişkin yasayı da engelleyemedik. Bilmeyip biliyormuş gibi konuşmayın. Bakanla yaptığım konuşmanın kayıtlarını istiyorsunuz ya gel dışarıda göstereyim. 2,5 yıllık yol arkadaşlığımız için bizimle yürüdünüz için hangi seçim grubuna oy vermiş olursanız olun hangi siyasi partiden olursanız olun hepinize teşekkür ediyorum.”

SATIŞ TARTIŞMASI

Yeni baro kompleksi kurulması amacıyla gerektiğinde mevcut baro binalarının satışı, takas edilmesi yoluyla gerekli tüm işlemlerin yapılması için yönetime yetki verilmesi hakkındaki önerge tartışma yarattı.

Önergeye ilişkin söz alan Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu Başkan Adayı Mustafa Çetin,  “Özkan başkana daha önce şunu söylemiştim; Özkan Bey Çağdaş Avukatlar Grubu olarak yönetimde olduğunuz sürede hangi çiviyi çaktınız da konuşuyorsunuz demiştim. Hangi taşınmaz alındıysa Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu zamanında alınmış. Bizim de hayalimiz İzmir Barosu’nun 50 yıllık hizmet binasına kavuşması. Ama bunu hiçbir taşınmazı satmadan yapacağız. Ortada bir proje varsa getirin tartışalım ama şu an ortada bir proje yok. Biz bu önergeye hayır oyu vereceğiz” dedi.

Çetin’in eleştirileri üzerine söz alan Çağdaş Avukatlar Grubu Başkan Adayı Özkan Yücel ise, “Bu yetki zaten kanuna göre yönetim kurulunda var ama biz genel kurula sunmak, genel kuruldaki onayla yapmak istedik. Bu daha değerli değil mi? Sizin dönemizde yapılanlar için teşekkürlerimi sunuyorum. Ama daha da iyisinin yapılması için uğraşıyoruz. Ayrıca Çağdaş Grup’a yetki istemiyoruz, yönetime istiyoruz. Yarın seçimi kazanacağınızı söylüyorsunuz, o zaman bu telaş niye? Bu yetki yeni yönetim için isteniyor. Proje için 3 ayrı yerle görüşüyoruz şu an bitmiş olsa zaten sunardık” dedi.

Önerge oy birliğiyle oylanmadı.

Gündemdeki maddelerin görüşülmesi ve konuşmaların ardından başkan adayları kürsüye çıktı.,
İlk konuşmayı yapan Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu Başkan Adayı Mustafa Çetin, Özkan Yücel ve yönetimine eleştirilerde bulunarak Cumhuriyetçi Grubun hedeflerini anlattı. Çetin, şunları söyledi: 

‘HİÇBİR SİYASİ PARTİNİN ARKA BAHÇESİ OLMADIK’

Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu, hukukun üstünlüğüne, yargının bakımsızlığına ve basın özgürlüğüne inanan, cumhuriyetin temle ilkelerine bağlıdır. Bugüne kadar hiçbir siyasi partinin arka bahçesi olmamıştır. ‘Baro, avukat için’ sloganıyla barolarda görev almaya devam edecektir. 2014 yılında yola çıkarken ‘baro avukat içindir’ dedik. Seçilir seçilmez meslektaşlarımızın sorunlarını önceliğe koyduk ve öncelikle aidatı indirdik. Adliyelerdeki ve cezaevlerindeki avukat görüşme odalarını baştan aşağıya yeniledik. Hak, hukuk, adalet dedik. 2015 yılında Gündoğdu Meydanı’nda ‘Türkiye adaletini arıyor’ diyerek adalet için haykırdık. Hain FETÖ kalkışmasından sonra KHK’larla yönetilirken buna karşı ilk çalışmaları biz yaptık. Bazı arkadaşlarımız İzmir Barosu’nun sessiz kaldığı algısını yaratabilir. Herhâlde o zaman Gündoğdu’da değillerdi. Ben de diyorum ki sizin orada olmamış olmanız Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’nun bunu yapmadığı anlamına gelmez. 

‘SORUNLARI TESPİT ETTİK VE ÇÖZDÜK’

Şeffaf baro dedik. Seçilir seçilmez yönetim kurulu kararlarının tamamını baronun web sayfasında yayınladık. Mali disiplin dedik. Eksi bütçeyle aldığımız baroyu artı parayla bıraktık. Eksi bütçenin olduğu dönemde çağdaş yönetimin borcu vardı. Bizden öncekiler bize enkaz devrettiler demek yerine gerekli çalışmalar yaptık. Özkan Başkan baro odalarında bizim yaptıklarımızın üzerine bir çivi aktınız mı? Çevreci baro dedik. Onlarca dava açtık. Genç meslektaşlarımız sorunlarını söylediler. 2018 yılında yola çıkarken gençlerle baroyu yöneteceğiz sorunlarını çözeceğiz dedik. Genç avukatlar meclisini kurduk. Onların sorunlarını tespit edip hepsini çözdük. Türkiye’de ilk defa genç avukatlar ofisini açtık. CMK ücretlerinin artırılması ve geç ödenen CMK ücretlerinin hızlı ödenmesi için çalışmalar yaptık. CMK araçlarını hayata geçirdik. Özkan Başkan CMK ücretleri için ne yaptınız? 

‘BİZ ALGI YAPMAYACAĞIZ’

Özkan Başkan 2018 yılından beri milli bayramlara sahip çıktığını ve Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu döneminde 15 kişilik listelerle milli bayramlara gidildiğini söyledi. Özkan Başkan böyle bir şey yok. Biz hiçbir zaman listelerle milli bayramları kutlamaya gitmedik. Atatürk bizim ortak değerimiz, milli bayramlar ortak değerimiz. Özkan Başkan’a soruyorum. Başkan olmadan önce Baro çatısı altında kaç tane 29 Ekim’e katıldın? Biz algı da yapmayacağız, reklam da yapmayacağız. Biz çalışacağız. Gören görür görmeyen algısını yapar.

METİN FEYZİOĞLU İDDİASI

Hepimiz tarih biliyoruz. Metin Feyzioğlu Çağdaş Avukatlar Grubu döneminde seçildi. Peki Feyzioğlu’nun bir kısım çağdaş avukatlar delegesi tarafından seçildiğini biliyor musunuz? Resimlerde olmakla Metin Feyzioğlu’yla yol yürümenin ne alakası var. Baro kompleksi için İzmir Barosu, Metin Feyzioğlu’yla 3 kez bir araya gelmiş. Bu kompleks için krediler çekildi ama Feyzioğlu’nun talimatı üzerine hiçbir girişim yapılmadı. 

‘AYRIM YAPARSANIZ TEK BAŞINIZA GİDERSİNİZ’

Çoklu baro ilk açıklandığında tek baro dedik. Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu, 113 yıllık İzmir barosu çatısı altından ayrılmayacak dedik. Bu konudaki açıklamalarda oradaydık. Yani biz, resim mi koymak zorundayız gittiğimiz yerden? Yapılması gerekiyorsa her yerde olduk. Böyle ayrıştırmalara gerek yok. Bu meslek hepimizin. Ortak sorunları ortak olarak çözeceğiz. Eğer ayrım yaparsanız 29 Ekimlere tek başınıza gidersiniz.

‘AVUKATLARI AYRIŞTIRDINIZ’

Kimsenin hakkını bilerek yemedim, yemeyeceğim. Baro başkanlığı ve baro organlığı yapmak emek işi. Özkan başkana da ekibine de artılarıyla eksileriyle, emekleri için teşekkür ediyorum. Ama eksilerini de söyleyeceğim. Avukatları ayrıştırdınız. Siyasetin dilini baroya soktunuz. ‘Ya çağdaş ya AKP ya da AKP zihniyeti ile yol yürüyenler’ dediniz. Biz, din, dil, ırk, cinsiyet, siyasi görüş ayrımı yapmadan herkese eşit davranacağız. Baroyu siyasetin arka bahçesi yaptınız, algılarla ve sloganlarla baroyu yönettiniz.

‘HANİ SİYASET YAPMIYORDUNUZ!’

Kendini bilmez birkaç kişi ‘Pontuslu Rumlara soykırım’ yapıldı dedi, 75 baro tepki koydu, siz yoktunuz. Pontuslu Rumlara soykırım yaptığımızı mı düşünüyorsunuz? 2015’te ‘Ermenilerden özür diliyoruz’ dediniz. Görüşünüzü biliyoruz. Hani siz siyaset yapmıyordunuz? İzmir’i ‘İnsan haklarının başkenti yaptık’ dediniz. Terör örgütleri tarafından kafasına sıkılanlara sessiz kal! Bu mudur insan hakları başkentinin barosu? ‘Biz savaşa karşıyız’ diyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti, terör örgütlerine karşı saldırı yapıyor. Savaş 2 ülke arasında olmaz mı? Farklı düşünüyor olabiliriz ama savaşa mı karşısınız terör örgütüne operasyona mı karşısınız? Karar verin! 

‘SINIFTA KALDINIZ’

İzmir Barosu sessizleşti ve kimliksizleşti. 113 yılda hiç sessiz ve kimliksiz kalmamıştı. Sınıfta kaldınız. Biz reklam yapmadık, algı yapmadık.  Hukuka, meslektaşlarımıza hizmet etmek, hukuksuzluğa karşı koymak istiyoruz. 

‘TEK BARO, BİRLİKTE YÖNETİM’

Cumhuriyet “tam bağımsızlık” demek; “emperyalizme karşı dimdik durmak” demek; “temel hak ve özgürlükler” demek, “toplumsal, siyasal, ekonomik, kültürel dönüşüm” demek, “her alanda eşitlik” demek, “ulus bilinci” demek, “kadın hakları” demek, “basın özgürlüğü” demek, “akıl, bilim ve çağdaşlık” demek. Her şeyden öte “Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimleri” demek. Tüm bu kavramları kendisine ilke edinen, sonuna kadar inanıp sahip çıkan Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu olarak ‘Tek baro birlikte yönetim’ diyoruz ve desteğinizi bekliyoruz.

Çetin’in ardından kürsüye 2 buçuk yıldır İzmir Barosu Başkanlığı görevini yürüten Çağdaş Avukatlar Grubu’nun Başkan Adayı Özkan Yücel çıktı. Yücel eleştirilere sert yanıt verirken, önümüzdeki dönem hedeflerine dair de açıklamalarda bulundu. Yücel şöyle konuştu:

‘ÇAMUR AT İZİ KALSIN’

Bir seçim konuşması yapmakla gerçek dışı iddialara cevap vermek arasında kaldım. Gerçek olmadığını bildiğim iddiaların hepsine cevap vermek zorunda değilim ama bir kısmına değineceğim. Şeffaf baro dediniz ya 2014’te biz getirdik dediniz ya baronun 2010 kayıtlarına bakacaksınız yönetim kurulu kararlarını ilk kimin yayınladığını görmek için. Yaptığımız her çalışma faaliyet raporunda var, zahmet edip baksaydınız. İzmir Barosu’ndaki arkadaşlarım yapılan tüm eğitim çalışmalarını da komisyonlarda gerçekleştirilen faaliyetleri de bilirler. ‘Kadınlardan ceza avukatı olmaz öyle mi Özkan Bey?’ dediniz. Özkan Yücel’den buna dair tek bir kelime duyduysanız şu an adaylıktan çekilmeye hazırım. Algılardan mı söz ettiniz, buyurun size algı. Çamur at izi kalsın! Bu, kadın-erkek eşitliği için mücadele eden bir gruba söyleyecek en son söz, en son saygısızlıktır. 

‘BU LEKEYİ ATMANIZA İZİN VERMEM’

2014 yılında ve sonraki süreçte 4 yıl Cumhuriyetçi yönetim vardı, galiba yeni bir grupla karşı karşıyayız, daha önce hiç fırsatları olmamış da yeni projelerle ortaya çıkıyorlar gibi bir algıya kapıldım. Gizli yapılmış bir oylamanın sonuçlarına dayanarak çamur at izi kalsın diyerek İzmir Barosu’nun Metin Feyzioğlu’na karşı başka bir adayı desteklediğini bildiğiniz halde sizin oylarınızla seçildi demenizin bir vicdanı var mı? Avukatların vicdanında karşılığı yok. Feyzioğlu’na karşına mücadelenin en başında yer almış İzmir Barosu’na bu lekeyi atmanıza izin vermem. Bütün meslektaşlarıma söylüyorum; seçimi kazandığımızda, hukuk devletinin, avukatlık haklarının önünde engel olan Feyzioğlu ve anlayışını TBB’den göndermek boynumuzun borcudur dedik.

‘MESLEKTAŞLARIMIZ YAPILANLARI TAKDİR EDİYOR’

Depremde, pandemide ofisini, işini kaybetmiş arkadaşlarımız için ücretsiz kullanacakları dayanışma ofislerini hizmete sunduk, size kendimizi beğendirmek için ücret istemeliymişiz. Ama meslektaşlarımız yapılanları takdir ediyor. O kadar büyük bir haksızlık içindesiniz ki. Gece gündüz sabahlara kadar çalışan arkadaşlarımız burada. Neyin sınıfında kaldık? 1400 meslektaşımızın ofisinde tespitleri yaparken mi sınıfta kaldık? Herhalde siz olsanız ‘baksınlar başlarının çaresine’ diyecektiniz. Biz meslektaşlarımızı yalnız bırakmadık, bırakmayacağız. 

‘BAKANLIK 1 YILDIR CEVAP VERMEDİ’

CMK ücretleri geç ödeniyor, düşük farkındayız ama kimse kusur bakmasın bu ülkede CMK ücretlerinin artırılması için dava açan tek baro, tek grup ile karşı karşıyasınız. O da Çağdaş Grup. Ağzınızı açıp kelam etmeye hakkınız yok! CMK ücretlerinin savcılar tarafından ödenmesini getiren sizdiniz. Şimdi bize neyin hesabını soruyorsunuz? Bununla ilgili bakanlıkla kaç kere görüşme yaptık, savcılığın ‘uygundur, olurlarınızı bekliyorum’ dediği uygulamaya, bakanlık 1 yılı aşkın süredir yanıt vermedi. 

‘YANLIŞI SÖYLÜYORSAK EN ÜST PERDEDEN SÖYLERİZ’

Bakanlıkla konuşmuyorsunuz diyorsunuz ya, ayıp! Bilmeden konuşmayın. Siyasi iktidarın tavrıyla aynı yere düşüyorsunuz! Onlar da ‘gelmediler görüşmediler’ demişlerdi. Ama onlar AKP milletvekillerine de yalan söylemişlerdi, bizimle görüşmediler demişlerdi. Adalet Bakanı ile 40 baro başkanının olduğu toplantıda benim bakana söylediklerimin hala kaydı var. Mesleğimizin sorunlarını çözmek varken şimdi çoklu baro ile mi uğraşacaksınız dedim. Eğer bir yanlışlığı söylüyorsak en üst perdeden söyleriz. Kim olursa olsun! Ya hukuk ya hukuk devleti ya avukatlık ya da kabul edilemez bir durum. Siz kabul edebilirsiniz ama ne Çağdaşlar ne Özkan Yücel bunu kabul eder. 

‘SİZ NE GETİRDİYSENİZ GERİ ÇEVİRMEDİK’

Sizin dönemizde ne getirdiyseniz hiçbirini geri çevirmedik, hepsi devam ediyor. Meslektaşlarımızı hizmetten mahrum bırakmadan, baro için meslektaşlarımız için kaynakları en uygun şekilde kullanmak için yine ne lazımsa yaparız. Mesela günlük kişisel işlerimizde makam aracı kullanmayız, baronun bütçesine katkı koyarız. Bu bizim anlayışımız. Size de tavsiye ederim. 

‘KİM ALGI YARATIYOR, CEVAP VERİLMELİ’

Şimdi gelelim 29 Ekim’lere. Valilik size 29 Ekim için 20 kişiyi isteyen yazıyı gönderdiğinde ‘hayır kabul etmiyorum, meslektaşlarımla alandayım’ diye hangi çağrıyı gönderdiniz?.1 Mayıs’ta gönderdiğiniz piknik mesajlarını unutmayın. Ankara’daki yürüyüşlerin neresindeydiz, barikatların neresindeydiniz, bana değil, arkadaşlara anlatın. Ben bugünkü konuşmamda da söyledim; bu 2 buçuk yıllık süreçte, cumhuriyet değerlerine, demokrasiye, insan haklarına bizimle birlikte sahip çıkan, bizimle yürüyen tüm meslektaşlarımıza teşekkür ettim, gücümüz varsa sizin sayenizde dedim. Şimdi Cumhuriyetçi avukatlara teşekkür etmedin diyerek kimin algı yarattığına cevap verilmesi gerekiyor! 

‘YALNIZ BIRAKMAMAYA DEVAM EDECEĞİZ’

Önümüzdeki dönem neler yapacağız? Yalnız bırakmamaya devam edeceğiz. Tüm yönetimimizle meslektaşlarımızla dayanışmayla mesleğimizi korumaya devam edeceğiz. Geçmiş 2 buçuk yıla bakın yeter. Biz bir aile olacağız diyerek yola çıkmıştık, bu aile olmanın gereklerini sürdüreceğiz. Yeni Avukatlık Kanunu şart. Biz ısrarla ve inatla bunu sürdüreceğiz. Yeni kanun için her yaştan her alandan tüm arkadaşlarımızı kanunun hazırlanması konusunda Türkiye’ye öncü olmaya çağıracağız. 

‘AVUKATLAR TAKIM TUTAR GİBİ OY VERMEZ’

Algılar ortada uçuşuyor, sanılıyor ki avukatlar takım tutar gibi oy verirler. Geçen seçim nereye oyu verdilerse bu sefer de oraya oy verirler. Avukatlar takım tutar gibi grup tutmazlar. Bu seçim; mücadeleden bahsedenlerle, gerçekten mücadele edenlerin; baroyu 4 yıl sessizliğe boğanlarla, kişisel riskleri ne olursa olsun cesaretle öne çıkanların; sesini kaybedenlerle, tüm Türkiye’yi sesinin peşinden sürükleyenlerin; algılarla, hakikatlerin yarışacağı bir seçim olacak.

‘MESLEKTAŞLARIMIZA İNANIYORUZ’

Biz, meslektaşlarımızın vicdanına, aklına, kararlarına, inanıyoruz. İnanıyoruz ki bu seçim bir yönetimden öte; iki buçuk yıllık pratiğinin devamı ile avukatlar için vazgeçmeyen, biat etmeyen, teslim olmayan bir avukatlık tarzı, ülkemiz için demokrasi, hukuk devleti ve yargı bağımsızlığı mücadelesi ve yurttaşlarımız için daha iyi bir ülke, daha iyi bir gelecek, daha çok özgürlük umudu olacak.

Editör: Haber Merkezi