İzmir Barosu salgın günlerinde çocukların maruz kaldığı cinsel istismar suçları ile ilgili bir açıklama yayımladı. Yapılan açıklamada salgın günlerinde toplumun evde vakit geçirmesiyle birlikte çocuklara yönelik her türlü şiddetin artması ve çocuğun koruyucu politikalardan uzak kalması riskleri ile karşı karşıya kalındığı ifade edildi.

GÖREVLENDİRME AZALDI

Baro, çocukların maruz kaldıkları cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlarda yapılan avukat görevlendirmelerinde ciddi bir değişim gözlendiğinin altını çizdiği açıklamasında paylaştığı verilere göre 10 Mart 2020 ile 07 Mayıs 2020 tarihleri arasında çocuğun cinsel istismarı suçu için yapılan görevlendirme 99 iken, 2019 yılında aynı dönemde bu sayı 160, 2018’de 211, 2017’de 244, 2016’da 154, 2015’de ise 74. 2020 yılı ocak, şubat ve mart ayı görevlendirilmelerine bakıldığında ise şubat ayında cinsel istismarı suçu için yapılan görevlendirme 157 iken mart ayında 32 olarak görülüyor. İzmir Barosu “Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu, Cinsel Taciz Suçu ve Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçlarının, İzmir Barosu CMK görevlendirmeleri kapsamında yapılan avukat görevlendirmelerine ilişkin ayrı ayrı sunulan veriler ve karşılaştırmalar mağdur çocuk sayısındaki azalmanın arkasında yatan nedenlerin titizlikle incelenmesi gerektiğine işaret etmektedir” ifadeleriyle verilerdeki değişimin altındaki nedenin araştırılması gerektiğine vurgu yaptı.

Türkiye’nin Kovid-19 nedeniyle bazı kamu kurumlarının çalışma şekillerinin değişmesinin çocuk haklarının korunmasıyla ilgili mekanizmalara erişimde sorunlara neden olduğunu açıklayan İzmir Barosu, yetkililerce karantina için alınan önlemlerin ev içinde kadına ve çocuğa yönelik her türlü şiddet ve cinsel istismarın önlenmesine ilişkin de bir politika ve acil önlem planına ihtiyaç olduğunu duyurdu.

TALEPLER SIRALANDI

Baro yaptığı açıklamada konuya yönelik şu önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı:

-Alo 155, Alo 156 ve Alo 183 numaraları dışında erişimde yaşanan sıkıntıyı aşabilmek üzere her türlü şiddete ve istismara maruz kalan çocukların gerektiğinde hiç konuşmadan bile erişebileceği ve sadece bir kez arama şansına sahip olabilecekleri de göz önüne alınarak yalnız Çocuğa Yönelik Şiddet için 7/24 ulaşılabilecek aktif ve derhal yanıt veren ayrı bir hat oluşturulmalı ve bu hatlar çocuklar tarafından bilinir kılınmalıdır.

-Kadın ve çocuklara yönelik olarak artan ev içi şiddete ilişkin gerek medya, basın, yayın araçlarıyla gerekse de uzaktan eğitim programı kullanılarak farkındalık ve bilinçlendirme çalışmaları arttırılmalıdır.

-Uzaktan eğitim kararının alınmasıyla ülkede pek çok çocuğun internete erişememesi ve evlerinde televizyon olmaması sebebi ile ortaya çıkan eğitim eşitsizliği ile çocukların çevrimiçi risklere ve dijital zorbalığa maruz kalma riskini ortadan kaldıracak politikalar geliştirilmelidir. Bu süreçte özel eğitime ve farklı destek mekanizmalarına gereksinimi olan çocukların ihtiyaçlarını karşılayacak politikalar oluşturulmalıdır.

-Cinsiyete dayalı şiddet verileri ivedilikle toparlanmalı ve kamuoyu ile paylaşılmalıdır.

-Yapılan infaz düzenlemesiyle cezaevlerinden salıverilen şiddet faillerinin izlenmesi ve bu faillerin şiddetine maruz kalan mağdur kadın ve çocukların korunması için bir izleme/denetim mekanizması oluşturulmalıdır.

-Kamusal alanlar güvenilir ve çözüm geliştirici hale getirilmelidir.

Editör: Haber Merkezi