Murad Karabulut - Başkanlık meselesini uzun süredir düşünüyoruz. Başkanlık dedikleri nedir, meclisten geçecek mi, halk oylaması yapılacak mı, gelirse neler değişir, gelmemesi için neler yapabiliriz. Bunların hepsi kafamızın içerisinde dönüp duruyordu. Artık bazı şeyler netleşmeye başladı. Özellikle biz hayır’cılar için. Netleşen şeyleri birkaç maddede kısaca yazalım:

Başkanlık, AKP’nin cumhuriyeti tasfiye sürecinde ve sünni islam rejimi inşasında en önemli güç olmayı temsil etmektedir. (Başkanlık gelse dahi bunun yapılıp yapılamayacağı belli değildir.)

Başkanlık, ihraç edilen akademisyenler, tutuklanan gazeteciler, yasaklanan grevler, ithal edilmiş cihatçı çeteler, patlayan bombalar, olmayan adaletin saraylarıdır.

Başkanlık, tek adamın bütün ülkeyi keyfine göre yönetmesidir.

Başkanlık, mecliste verilecek bir mücadele ile engellenemez.

Başkanlığa karşı mücadele verilmesi gerekir.

İlk üç madde çoğaltılabilir. Buraya yazılabilecek çok örnek ve hayal vardır. Dördüncü madde kesinleşmiş beşinci madde ise hayır diyen insanlar için bir yandan yapma etme bir yandan da tartışma konusu olmuştur.

Yapma-etmelere başlamış bulunmaktayız. Hayır bildirileri dağıtma, kahvehanelere girip metin okuma, meclis meclis toplantı alma, belli yerlerde platformlar üzerinden sokaklara çıkma, profil resimlerimize hayır yazan görseller ekleme, Toma’dan su yeme, plastik mermi yeme, gazın unuttuğumuz kokusunu hatırlama. Bunların hepsini yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Hayır diyen insanları çoğaltmak ve bu hayır cephesini büyültmek de görevimiz.

O zaman şuradan devam edelim. Dün İz Gazete’de Ümit Kartal “Bir Öneri: Hayır’lı Akşamlar Ziyaretleri” başlığında bir yazı yazdı. Yazı haftada bir kere komşularından, akrabalarından birisine “Hayırlı akşamlar ziyaretleri”ne gitmeyi öneriyordu.

İLGİLİ YAZI: Bir öneri: Hayır’lı akşamlar ziyaretleri

Bundan iki ay öncesinde hayır cephesini nasıl kuracağımıza dair yaptığımız tartışmalardan birisinde bir süredir düşündüğüm bir şeyi açıklamıştım. Gerekiyorsa okulu bırakarak ev ev hayır’ı örgütleyemeye devam edeceğim. Akrabalarımın evlerine gideceğim ve komşularınızı davet edin, hep beraber konuşacağız diyeceğim. Kendi evimde kendi komşularımı ağırlayacağım ve hepsiyle başkanlığı konuşacağız. Aynı şekilde annemin gününe, habersiz bir şekilde, katılarak başkanlığı anlatacağım. Bu küçük-duygusal bir konuşma olarak da görülebilirdi. Ama hayır.

“Ben düşünmüştüm adamlar yapmış abi” geyiğinin bir tık ilerisinde ince bir çizgide yazıyorum. Yazı ben düşünmüştüm Ümit Kartal yazmış demenin bir ilerisine geçmek durumundadır. Bu anlamda hem kendi düşündüklerimi hem de Ümit Kartal’ın açmış olduğu yerden devam edeyim.

Haftada bir hayır ziyaretleri yapmak yetmez, haftada en az üç defa kapılar çalınmalı, yüzler gülmeli, başkanlığa karşı hayır; komşu, akraba sohbetlerinde örgütlenmeli.

Ziyaret etmek için akşamları ya da hafta sonları beklenmemeli. Eğer ev içi üretim yapan bir “ev hanımı” iseniz bu süreçte yeni “günler” koyabilirsiniz. Gün şeklinde buluşmalar düzenleyebilir hayır’ı buradan örebilirsiniz.

Hafta içleri kahvehane alışkanlığı olan erkekler de biten her seri oyun arasında küçük sohbetler ekleyebilir sonra evlere dağılmadan önce bir çay içimlik hayır konuşmaları yapabilir.

İlk defa oy kullanacak, ikinci defa oy kullanacak gençlere, kendi çocuklarınızdan başlayarak, durumun ciddiyeti anlatılmalı.

Elbette burası bütün hayır cephesinin stratejisini somutlamak adına yazılacak bir metin olma özelliği taşımaz. Tam tersi olarak da hayır cephesinin yapma etmelerini bırakın bakın böyle yaparsak kazanırız da dememektedir. Bunların yanında tek başınıza dünyayı kurtarırsınız bırakın örgütleri gibi bir anlayış hiç çıkmamaktadır.

Hayır, bir cephe olarak örgütlerin, partilerin, meclislerin öncülüğünde örülmeli ve gözümüz kulağımız bunlarda olmalıdır. Bunların yanında evlerde ne yapılabilir ve bu ev içi yapma etmeler bir hayır cephesi stratejilerinden olabilir mi, bunu konuşuyoruz. Bence ve görüldüğü kadarıyla Ümit Kartal’ca olabilir. Sizce de olabilir. Hatta bir ileri götürerek en başta hayır cephesinde görev aldığım HAZİRAN meclislerine ve daha sonra diğer örgüt, partilere de bir davet olarak: Haftada birkaç defa hayır’lı günler ziyaretlerine gider miyiz?

İLGİLİ YAZI: Bir öneri: Hayır’lı akşamlar ziyaretleri

Editör: Haber Merkezi