İZMİR'de faaliyet gösteren 61 sivil toplum kuruluşu yöneticisinin katılımıyla yapılan toplantı sonucu oluşturulan 'Beyaz Sivil İnisiyatif' adlı çalışma grubu, basın açıklamasıyla barış çağrısında bulundu. Toplam 113 sivil toplum kuruluşunun imzasının yer aldığı açıklamayı okuyan Çalışma Grubu Komisyon Başkanı Abdullah Cıstır, "Kaybedilen her can içimizi yakmakta ve ülkemizin geleceğinden bir şeyleri alıp götürmektedir. Bu, kötü gidişe, 'Dur' demek istiyoruz" dedi. Açıklamaya katılanlar, ellerinde beyaz bayrak ve zeytin dalı taşıdı.

İzmir'de faaliyet gösteren 61 sivil toplum kuruluşu yöneticisinin geçen 13 Ocak'ta yaptığı toplantıda, 'Beyaz Bayrak' logosu ve 'Beyaz Sivil İnisiyatif' adı altında bir çalışma grubu oluşturuldu. Beyaz Sivil İnisiyatifi, bugün de Alsancak Semti'ndeki Tarihi Havagazı Fabrikası'nda, silahların susması için basın açıklaması yaptı. Çalışma Grubu Komisyon Başkanı Abdullah Cıstır, grup adına basın açıklamasını okudu. Aynı zamanda İzmir Romanlar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı olan Cıstır, "Tek hedefimiz, ülkemizde hiçbir insanın artık savaşı andıran şiddet nedeniyle ölmemesi, yaralanmaması ve engelli kalmaması. Açıklamamızın altında, 113 sivil toplum kuruluşunun imzası bulunuyor. Bizler, yaşadığımız bu güzel ülkenin, içinde bulunduğu duruma ve her gün biraz daha azalan sevgi ve kardeşlik ortamına, her gün gelen ölüm haberlerine, insanların gitmeye korktuğu, ülkemizin Doğu ve Güneydoğu bölgesine neden gidilemediğine, tüm yaşananlara rağmen sadece taziye mesajı yayınlayan sayın yöneticilerimize ve karar vericilere, tepkimizi gösterebilmek adına bir araya geldik. Bazı yerli, yabancı yayın ve düşünce kuruluşları, 'Türkiye iç savaşa gidiyor', 'Türkiye, Ortadoğu gibi olacak' , 'Kutuplaşmış bir ülke' , 'Sınırları içinde istikrarsızlık var', 'İstikrar arayışı kaosu getirdi' şeklinde ülkemizin kesinlikle hak etmediği tanımlamalarda bulunulmaktadır. Sayısı her geçen gün artan bu söylemler ülkemizdeki barış umutlarını baltalamaktadır. Ülkemizin Doğu ve Güneydoğu bölgesinde yaşanan olaylar, rutin olaylar haline gelmeye başladı. Ve asla anlayamadığımız bir akıl tutulması ile üzülerek ifade ediyoruz ki, yaşanan olaylar ve ölüm haberleri sıradanlaşmaya başlamıştır" dedi.

ZEYTİN VE BEYAZ BAYRAK

Açıklamaya katılanlar ellerinde beyaz bayrak ve zeytin dalı taşırken, Türkiye'nin 7 Haziran seçimlerinden sonra şiddet sarmalının içine düştüğünü kaydeden Abdullah Cıstır, "Yaklaşık yedi aylık süreçte içinde masum sivillerin de bulunduğu yüzlerce insanımız hayatını kaybetmiş ve ülkemizin doğusu adeta yangın yerine dönmüştür. Diyarbakır, Suruç, Ankara ve Sultanahmet'te masum insanların katledilmesi ile ülkemizin doğusu ve batısında da çok boyutlu bir şekilde yayılmış ve yüreğimizi yakan can kayıplarına ve telafisi son derece güç, maddi manevi kayıplara neden olmuştur. Büyük acılar yaşadığımız bu süreç boyunca yaşamını kaybeden sivil halkımıza ve görevi başında şehit düşen güvenlik mensuplarımıza Allah'tan rahmet, ailelerine sabır ve metanet diliyoruz. Kaybedilen her can içimizi yakmakta ve ülkemizin geleceğinden bir şeyleri alıp götürmektedir. Yaşanılan şiddet olaylarına tepki gösterenler, sokakta eylem yapan insanlar, kınama mesajı yayınlayan sivil toplum kuruluşları, siyasi otorite, siyasi partiler ve özel sektör yöneticileri giderek azalmaya başlamıştır. Yaşanan olayların Batı'daki yansımaları da, anlaşılamaz bir şekilde gelişmektedir. Doğu ve Güneydoğu'ya giden şehirlerarası yolcu otobüslerinin taşlanması, patlayan bombalar, linç kültürünün yayılmasına sebep olmuştur. Biz, bu kötü gidişe, 'Dur' demek istiyoruz" diye konuştu. Cıstır, silahların susması için grup olarak ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.


Tufan HAMARAT/ İZMİR, (DHA)

Editör: Haber Merkezi