Toplantıda Anadolu’da yaptığı ziyaretlerde edindiği izlenimleri aktaran CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, “Anadolu’nun gittiğim her yerinde şunu görüyoruz. Esnafımız hayır diyor. Bu değişiklik teklifini gerçekten incelemiş öğrenmiş, ya şu teklifi medyada hep evetçilerden dinliyoruz birde hayırcılardan dinleyelim diyenler; bu kadar yetkinin bir kişiye verilmesine rıza göstermiyorlar, göstermeyecekler.  Milletin iradesi ile seçilmiş olan Cumhurbaşkanı tarafsız kalacağına ant içer. Tarafsızlık yemini etmiş, namus ve şeref sözü vermiş bir cumhurbaşkanının devlet törenlerinde Anayasal bir suç olan vatandaşın oy kullanma hakkı üzerinde baskı kurarak propaganda yapıyor olması maalesef geldiğimiz nokta. Böyle tarafsızlık olmaz. 16 Nisan’da geleceğimizi oyluyoruz. Vatandaşlık hakkımızı kullanalım, oyumuza sahip çıkalım.” dedi.

Parlamenter rejim ve başkanlık rejimiyle yönetilen ülkelerin ekonomik verileri hakkında açıklamalarda bulunan Sındır, “1991 – 2015 yılları arasında yapılan araştırmalarda Başkanlık sistemi ile yönetilen ülkelerde son 25 yılın ortalama enflasyon oranı yüzde 57’dir. Bizim gibi parlamenter demokratik yönetim biçimini kabullenmiş olan ülkelerde ortalama enflasyon oranı ise yüzde 3’tür. Birisi yüzde 57 birisi yüzde 3. Kişi başına gelir de ise tek adam yönetimlerinde 4 bin 700 dolar, Türkiye gibi parlamenter demokratik yönetimle idare edilen ülkelerin ortalaması da 37 bin dolardır. 37 bin doları ülke olarak yakalayabilmemiz için daha çok çalışmamız gerekiyor fakat kişi başı gelirimizi, kalkınmamızı ve ekonomik büyümemizi sağlayabilmemizin temel koşulu parlamenter demokratik yönetim biçimdir. Millet egemenliğidir, milli iradesidir. Tek adam rejiminin ekonomik anlamda ülkemizi nereye götüreceği açık ve net görünüyor. Bu değişiklik ülkemizi geriye, yoksulluğa, fakirliğe bunun yanında baskıya, zulüm, yozlaşmaya ve faşizme götüreceği ortada” dedi.

Anayasa’nın 123. maddesinde yapılan değişikliğe dikkat çekerek konuşmasını sonlandıran Sındır, “Anayasa’nın 123. maddesinin son fıkrasına açın bakın derki; kamu tüzel kişiliği kanunla ve kanunla yetki verilen kurumlar tarafından oluşturulur der. Şimdi oraya kanunla ya da cumhurbaşkanı kararnamesiyle diye eklenti yapıldı. Bu değişiklikle valilik açabilir, kapatabilir; il ve ilçeleri açıp kapayabilir. Kurma yetkisi aynı zamanda ortadan kaldırma yetkisini de beraberinde getiriyor. Özetle dilediği gibi kamu tüzel kişiliği yaratabilir, kaldırabilir. TMMOB kamu kurumları niteliğinde meslek odalarıdır, kamu tüzel kişiliğidir.  Değişiklik gerçekleşirse tek adam istediği kararı alabilecek, kaldırdım, kurdum diyebilecek. Yani bir kişi memleketi canı nasıl istiyorsa, aklından ne geçiyorsa memleketi yönetme yetkisine sahip olacak. Peki bu yetkiyi nereden alıyor Meclis’ten. Biz demokrasiyi yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Hep diyoruz ki bu bir parti seçimi değil. Bir siyasal iktidar mücadelesi değil. Anayasa değişikliği ile rejimin değiştirilme meselesi, memleket meselesi. Geleceğimizin meselesi. Eğer bu değişiklik gerçekleşirse memleket parti devletine dönüşecek” dedi.

Editör: Haber Merkezi