CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray, yaptığı açıklamada, “Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti’nin yakın geleceğini belirleyecek en dramatik olay 15 Temmuz 2016 gecesi kalkışma ve işgal harekatıdır. Bu işgal ve kalkışma harekatı Türk milletinin hafızasına en şiddetli travmalardan biri olarak şimdiden kazınmıştır. Bu felaketin nasıl ve hangi yöntemlerle hazırlandığının aydınlatılması ve arkasındaki bütün ana aktörlerin ve piyonların deşifre edilmesi bu muazzam travmanın etkilerini hafifletmek ve bu etkilerle baş etmemiz açısından hayati bir önem taşımaktadır" ifadelerini kullandı.

Çıray, yazılı açıklamasında şu bilgileri aktardı: "Ancak, Yüce Meclis çatısı altında cumhuriyet tarihimizin bu en büyük travmasını en azından belli cepheleri ve boyutlarıyla aydınlatılmasının komisyonun sağlıklı biçimde teşkil edilmesine bağlı olduğu açıktır. Sağlıklı bir komisyonun temel şartı ise üyelerinin 15 Temmuz işgal harekatının işbirlikçi ajan ve piyonlarıyla hiçbir şekilde pozitif bir ilişkiye girmemiş olmamalarıdır. AKP’nin Komisyona verdiği bazı üyelerin bu temel şartı karşılamadıkları bütün kanıtlarıyla ortadadır. Reşat Petek, bu karanlık ajan ve piyon işbirlikçi siyasi İslamcı şebekenin Türk Silahlı Kuvvetlerini ele geçirmek için sahneye koyduğu Ergenekon ve Balyoz kumpaslarına açık destek vermiş bir şahsiyettir. Yani Reşat Petek araştıracak değil siyasi İslamcı FETÖ ile ilgisinin derecesi araştırılacak bir şahsiyettir. Petek TSK’nın asil üyelerinin aileleriyle birlikte hayatlarını zindan edilmesine önemli katkılarda bulunmuştur. Petek’in bundan ötürü pişmanlığını deklare ederek bir bakıma özür dilemesi bu konudaki sorumluluğunu ortadan kaldırmamaktadır. Ama burada önemli olan husus, Petek’in bu tatsız tarihsel bagajının onun komisyondaki varlığını başlı başına bir mesele haline getirmiş olmasıdır. Reşat Petek’in komisyondaki varlığı komisyonun etkinliğini ve verimliliğini düşürebilir, hatta onu bazı bakımlardan battal hale getirebilir. Kocabıyık ise 2009 Aralık’ında Yeni Asır köşesinde bu İslamcı imamı tarihin en büyük 1000 Türk büyüğünden birisi olarak zikretmiş, 28 Ocak 2011'de 'bu büyük insanı kendi ülkesinden çekip gitmeye zorladık, 70 milyonun utanç duyacağı bir durumdur bu' diyerek Türk milletinin bütününü sözde 'suça iştirakle' suçlamış ve 2011Temmuz ayında yazdığı makalede de onu insanlık tarihinin ortak onur listesinin en üst sıralarında yer alan Shakespeare’le eşitlemiştir. Bu satırlarda yer alan ifadelerin sıradan övgü sınırlarını zorlamış olması komisyonun üzerine gölge düşürecek ve tartışmalara yol açarak gündemi esastan saptıracaktır. Bu aşikar gerçek karşısında AKP Genel Başkanı ve Başbakan olarak ben Yıldırım’ın bu konudaki haklı endişelerimizi samimiyetle değerlendireceğine ve verimli çalışması için gereken hassasiyeti göstereceğine inanıyorum, en azından inanmak istiyorum."

Editör: Haber Merkezi