SELİNAY MUTLU/ İZ GAZETE- Kent ve Demokrasi Derneği Başkanı Çağdaş Altun İzTV’de yayınlanan Buğra Kızılkara ile Meclis Kürsüsü programına konuk oldu. Dernek çalışmalarından söz eden Altun, gündeme ilişkin değerlendirmelerde de bulundu.
‘STK ve 6’LI MASA BULUŞTU’
18 Aralık’ta gerçekleştirilen Kent ve Demokrasi Derneği kahvaltısı hakkında konuşan Altun kahvaltıya 371 kişinin katıldığını söyledi. Altun, “Organize ettiğimiz kahvaltı bir anlamda Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdi. Sivil toplum kuruluşları ile Altılı Masa’nın siyasal yapılarını bir araya getirme gibi çalışmamız vardı. Sayıyı az tutmak gibi niyetimiz vardı. Sonradan müthiş talep geldi. İlçe başkanlarımız bize ulaştı ve 3 kafeye yayıldı. Bence bu Türkiye’de olması gereken bir yöntem. Altılı Masa’nın ilçe başkanları vardı. Basın mensubu arkadaşlarımız da destek verdi. Ülkeye, derneklere, kente dair fikirlerini bildirdiler. Değişik ideolojilere sahip birçok dernekte ordaydı. İzmir kenti ordaydı. Bu anlamıyla güzeldi. İzmir’de ilk defa STK’larla Altılı Masa’yı bir araya getirdik. AKP iktidarından kurtulmak için çalışma yöntemlerinden biri budur. Umarım tüm Türkiye’de böyle olur” diye konuştu.
‘MOZAİK TÜRKİYE’
Dernekteki çalışmalarından ve yapılan etkinliklerden söz eden Altun, “Türkiye’yi bir mozaik olarak algılıyoruz. Bu mozaikte farklı renklerin ve kimliklerin aynı Altılı Masa gibi kent ve ülkeye dair ortak kaygılar ve beklentiler üzerinden bir araya gelebileceğini amaçlıyoruz. Çocuklarımızı okuldan servislerle alıp Atatürk Müzesi’ne götürdük, kaldığı yerleri gösterdik. Onun dışında huzurevi ziyaretlerimiz var. Geçmişimizle geleceğimize sahip çıkmak gibi bir amacımız var” şeklinde konuştu. Çocuklar ve gençler ile politikanın ötesinde ayrı bir dünya yaratmak istediğinin de altını çizen Altun, “Tek istediğim şey hepimiz STK’yız, hepimiz siyasetin içindeyiz ama siyasete ayırdığımız vaktin bir kısmını bu kentin ya da bu ülkenin duyarlılıklarına ayıralım” ifadelerini kullandı.
‘BEKLENTİMİZ YOK’
CHP’de milletvekili olmak gibi bir hedefinin olmadığını söyleyen Altun, “Alanda olmamızdan kaynaklı bir talep ve istek var fakat ben bu dönem koşullarında siyasetin önemli bir durum teşkil ettiğini düşünmüyorum. Biz CHP kimliği ile üretim yapıyoruz, alandayız, ekonomik anlamda desteğimiz yok. 7/24 telefonumuzun açık olması, halkla beraber olmamız ve kente dair çalışmalarımızın olması sebebiyle böyle bir talep oluşmuş. Bu bizim kişisel beklentilerimiz üzerinde bir süreç. Önemli olan CHP Genel Başkanının, CHP örgütünün, STK ve vatandaşın beni layık gördüğü yerin neresi olduğudur” şeklinde konuştu.
‘ADAYIMIZ KILIÇDAROĞLU’
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında çıkan hapis cezası ve Saraçhane Mitingi hakkında konuşan Altun, “Ben Meral Akşener’in İmamoğlu’na sahip çıkmasını anlayabilirim fakat Altılı Masa’nın siyasal partilerinin diğer partilerin iç işlerine karışmasını doğru bulmuyorum. Burada yargılanan Ekrem İmamoğlu değildi. CHP’nin belediye başkanı Ekrem İmamoğlu idi. Başka bir partiden olsaydı yargılanmazdı. Ekrem Bey’e düşen İstanbul’da tekrar aday olmak” dedi. Aynı zamanda cumhurbaşkanı adayı olarak da Kılıçdaroğlu’nu gösteren Altun, “CHP’nin doğal ve tek adayı Kemal Kılıçdaroğlu’dur, bu değişmez” diye konuştu.
‘EGE’YE YAYILACAĞIZ’
Türkiye’de tüm muhalif unsurların AKP ve iktidarını indirmek için ortak akılla birleşmesi gerektiğine vurgu yapan Altun, “Biz Türkiye’de demokrasi mücadelesine sadece omuz veriyoruz. Ufacık katkımız oluyorsa ne mutlu. İzmir merkezli olarak bu birlikteliğin Ege Bölgesi’ne yayılmasını istiyoruz” açıklamasında bulundu.
Aydınlık güzel günlerin Türkiye’yi beklediğini, umudu kaybetmemek gerektiğini de sözlerine ekleyen Altun, “Türkiye’nin herhangi yerinde Altılı Masa’ya, insan haklarına, demokrasiye, özgürlüğe inanan birileri varsa bilinmelidir ki umut hâlâ vardır, kurtuluş yakındır. Altılı Masa diğer muhalif bileşenlerle Türkiye’de yeniden demokrasiyi inşa edecek” şeklinde konuşarak sözlerini bitirdi.
‘İKTİDAR DEĞİŞECEK’
Asıl meselenin Türkiye’nin sorunlarını tespit etmek olduğunun altını çizen Altun, “Bu problemlere doğru bireyler ve doğru akıl üzerinden çözüm üretmek gerekiyor. Asgari ücret meselesinin insani yaşam üzerinde şekillenmesi gerekiyor. İktidarın değişip, enflasyon aşağı çekilerek, iyi yaşam koşulları oluşturmak gerekir. İktidarın bir sürü manevraları var ama işin sonunda Sayın Erdoğan artık valizini hazırlayıp saraydan ayrılacak ve evinde torunlarıyla ilgilenecek. Sayın genel başkanımız onu emekliğe ayıracak. Emeklilikte yaşa takılmayan cumhurbaşkanı olacak” ifadelerini kullandı.
